2.Bana neler oluyor?😯

107 36 139
                                    

Merhaba ben geldim🙃

Hala benimlemisiniz?

Medya: Biz gibi düşünün🙃

Başlıyorum...

Bu arada geçen bölümün ardı değil biliyorsunuz😊

Haftanın üçüncü günü yine ve ben bu günü çok seviyorum. Çünkü her hafta bu gün benim rusca dersim var ve oda geliyor derse değil bana😊( Tabi o zamanlar böyle düşünmüyordum)

Yine anlam veremediğim bir heyecan var içimde. Kalbim sıkışıyor sanki sığmıyor içime. Ama neden?

Zilin çalmasına dakikalar kala masanın üzerindekileri çantama koymuştum bile. En son sırada oturuyorum. Elimi yavaşça askıya atıb montumu aldım. İşte son sırada oturmanın en güzel yonlerinden biri. Zaten burda oturmayı ben çok seviyorum. Bir tek rahatsız olduğum şey yanımdakı hayvan. Tabi bazen yerleri değiştirib Fatmanın yanına gidiyordum. Bazen o geliyordu. Ama bunun için yanımdakı hayvana dil dökmeli oluyordum.

Sağ koluma keçirdim soluda. Ve sınıfdakılar bana sesleniyor. Sırf askıya yakınım diye bir bir onlarınkını vermeli oluyorum. Tabi vermiyorum kafalarına atıyorum😁.

Ve zil çaldı. Allahım nefes alamıyorum. Alıyormuyum acaba? Dur bi deniyim. Evet alıyormuşum. Allahım şu an konuşamıyorum. Dilimi mi yutdum acaba? Yok dilimde bende canım dilim ya. Pek bir işe yaramıyorsun ama yinede seni seviyirum. Kendimle konuşa bilmem için bana lazımsın.

Merdivenleri iniyoruz. Ve karşımda o. Onların sınıfı aşağı katda bizimki yukarıda. Ne olurdu yani karşılıklı olsaydılar. Montunu atmış çiyinlerine yaslamış omzunu duvara. Sağ ayağıda duvarda. Duvarlar kirleniyor diyesim var. Bekliyor orda ve yalnız şu an. Hiç bir arkadaşı yok yanında. İlk defa onu yalnız görüyorum. Sanki birini bekliyor çünkü bakışları yukarıdan inenlerde geziyor derken bakışlarımız kesişdi. Allahım sana geliyorum. Bu nasıl bakış. Ayaklarım heyecandan dolansa bir-birine mesela ben burda düşsem yere. Ne güzel rezil olurum dimi.

Ya da dur ya ben kendimi yere atayım. Gelib bana yardım etsin. Bu nasıl manyak fikir etrafımda onlarca erkek var şu an onun bana yetişmesine birinin kollarında olurum.

Bu arada o an böyle bir manyak fikir gelmemişdi aklıma yazarken geldi. Yani o zamanlar akıllı bir kızdım. Şimdiki benle hiç alakam yoktu.

Bir dakikaya hemen erime kızım. Birini beklediyi belli. Peki ama kimi? Hemen bakışlarımı keçdim üzerinden. Hayran-hayran baktığımı anlamasın. Yalnışlık olmasın sonra.

O bakışdan sonra gene bakmadım. Nede olsa birini bekliyor dimi. Neden bakayımki zaten. Ya ben niye bunun kimi sevdiğini bulamıyom. Gidib sorsam mı?

Yok canım ne diyicem? O ne der? 'Niye soruyorsun' demezmi? Ya da 'Sana ne?'. Yok ben vazgeçdim. Sormuyucam. Beni ilgilendirmez.

Sınıfa girdim oturduk yerimize. Fatiş gitdi evine yemek yeyib gelecekmiş. Zaten derse daha yarım saat vardı. Dakikalar geçdi öğretmenide çağırdılar gitti. Yalnızdım şu an. Sıkılıyoruuuuum. Ders çalışmaya başladım. Kendimi kaptırmışım derslere kafamı kaldırdım kapıdan dışarı baktım onu gördüm. Çetesiyle sohbet ediyor. Ah Orhan ah. Bana neler yapıyorsun sen? Baktım baktım baktım uzakdan onu seyr etmek o kadar güzeldiki. Görmüyordu ve ben de istediğim kadar bakıyordum. Kemdimi kaptırmışım o an göz kırpmadan izliyorum. Daha fazla bakmayayım şimdi görür falan derken bakışları bana döndü hafiften. Döndüm önüme. Of yaa hep böyle yakalanıyordum. Allah beni ne etmesin.

Bakmadım o tarafa birak keçdi ayak sesleri duydum kaldırdım kafamı yine takılıb kaldım beni içine çeken bakışlarında. Niye böyle bakıyordu? Acaba herkese mi böyle bakıyordu? Eğdim başımı aşağı derslerime. Bakamıyorum ama qaliba aynanın karşısında. Ne yapıyor acaba? " Hani senin arkadaşın?" Yine baktım ona kimi soruyordu? Arkadaşım kimdi benim? Benim adım ne? "Kim?" Çok güzel arkadaşını tanımıyorum şu an. Sonra aklıma geldi ve sordum "Fatma?" Şaşkın halime bakıyordu qaliba. Ben de hemen cevapladım "O eve gitti. Gelir ders için. Ve beklemediğim o cümleyi söykedi "Görüyormusun o da seni yalnız bıraktı." Hiç bir şey demedim. Zaten kapıya doğru yürüyerek söylemişdi. Niye böyle dediki? Her kes beni yalnız mı bırakıyordu yani? Anlamadım. Sonrada anlamayada çalışmadım zaten. Bu güne kadarda hiç anlamamaşdım ama şu an sanki kalbime taş oturdu.

Sonra Fatiş geldi. Ders başladı. Ama o gelmedi. Zaten dersdeydi ama ara-sıra çıxıb gelirdi hep. Bazende dersine hiç gitmez bizimle kalırdı. Ben bunları düşünürken kapı açıldı büyük bir hececanla bakışlarımı kapıya çevirdim. O girdi içeri aaay nasıl bir mutlulukla yüzüne baktım o an. Anlamaması imkansızdı ama acaba bu aptal hallerim hakkında neler düşünüyordu? Öğretmenimizin yanına keçerken bana göz kırpdı. Gülümsedim kafamı sağa sola salladım. Sonra o da salladı saçlarının sağa sola davruluşu çok güzeldi. Şu anki tatlış halini anlatamam.

Hoca bize dinleme koyuyordu. Biz de dinleyib anlayıp onun testlerini çözüyorduk. Evet çözüyorduk çünkü o geldikden sonra pek çözemedim. O sırada o yerine keçmişdi zaten. Hep bilgisayar başında otuyordu. Hocada o bildisayardan koyuyordu bize dinlemeleri. Ama 2-den fazla değil. 2-cü defada dinledikden sonra yazmağı kaçırdığın sorular vardı. "Ama bunu anlamadım" dedim. "Bitane daha kalmış" diye itiraz etdim. Zayen normalde iki kere dinliyoruz şu an on defa dinlesem yine yazamadıklarım kalır. "Koyayım mı?" Diye sordu. Başımı evet dercesine salladım. Hocamızda güldü çünkü şu an kanundan dışarı çıkıyorduk. Bişey söyleyeyim mi? Sonra bir kez daha yeniden koydurtub dinledim😁. Eeee kafa ben de değilki.

Bu günlük bu kadar iyi geceler benim kulaklığımı takıb müzik dinleme vaktim sonrada uyumam.

İyi geceler tatlış rüyalar yakalasın sizi tavşanlar😂

Yazı hatalarım için kusura bakmayın nede olsa ben sizin gibi türk değilim

Azerbaycandan selamlar👋

Gülüşün kalbime yaraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin