BTS Ve Yeni Kız Üye

-Ölü-

Sabah uyanıp duşa girdim. Üyeler ile konuşmuştum ben şirkete gidip seçmeleri izleyecektim.

Bunları giyip çantamı da aldıktan sonra telefonumu da yanıma alıp şirkete gittim.
Seçmelerin olacağı odaya girdim. Bir kaç kişi kamerayı ayarlamış oturuyorlardı. Bende yanlarına oturdum. Biraz sonra içeri girip dans etmeye başladılar.

Uzun bir zamandır buradayım bazılarını gerçekten çok beğenmiştim ve notlar almıştım. Natsuki hala gelmemişti. Kısa zaman kalmıştı bitmesine. Bir anda kapı hırslı bir şekilde çalındı. İçeri Natsuki girdi beni görünce biraz rahatlayıp gözleri parladı. Bende biraz rahatlayıp sandalyeme biraz daha rahat oturup onu izlemeye başladım.
Bilmesem uzun bir zamandır hazırlandığını düşünürdüm, vücudunu gerçekten çok güzel bir şekilde kontrol ediyordu. Şarkıyı yaşayarak her notasını belli ediyordu. Hızlıca onun için de notlar aldım. Yanımdakiler bir kaç soru sorduktan sonra bana gülümseyip odadan çıktı. Biraz bekledim kimse gelmeyince bende çıkmaya karar verdim.
Ece: Beni kabul ettiğiniz için teşekkür ederim. Size iyi çalışmalar.
Eğilip odadan çıktım. Derin bir nefes verip şirket içinde gezmeye başladım. Bir anda telefonum çaldı.
J-Hope: Ece neredesin?
Ece: Şirketteyim.
J-Hope: Güzel biz geliyoruz, çalışmalara erken başlayacakmışız.
Ece: Tamam gelirken bana rahat bir şeyler getirir misiniz? Üstüm çalışmaya uygun değil.
J-Hope: Tamam. Biz birazdan geliyoruz.

Telefonu kapatıp pratik odasına gittim. Şarkılarımızdan bir kaçı hazırdı, onlar kayıt etmemiz gerekiyordu. Bir kaç şarkı eksikti onları tamamlayacaktık. Ve eski şarkıların pratiklerini yapmamız lazımdı. Yeni albüm çıkartacaktık, MV çekimleri olacaktı, Run bölümü çekecektik, bir kaç showa davetliydik. Biraz bekledikten sonra üyeler geldi. Getirdikleri şeyleri giyip yanlarına geri gittim.
Ece: Ne oluyor? Pazartesi başlamayacak mıydık?
Namjoon: Bir kaç pürüz çıktı. O yüzden erkene alındı.
Jimin: O zaman başlayalım.
Jungkook: Seçmeler nasıl gitti?
Ece: Güzeldi yetenekli olan bir kaç kişi gördüm.
Jimin bileğimi tutup havaya kaldırdı.
Jimin: Bu ne? Yeni mi aldın?
Ece: Benim için önemli bir anlamı var.
Jungkook kolunu omzuma attı.
Jungkook: Kim verdi bakalım?
Şaşırmış gibi gözlerimi açıp ona baktım. Bir günde bir insan anca bu kadar değişirdi.
Ece: Tanımıyorsunuz.
Taehyung: Tanışırız çok basit güzelim.
Ece: Aaa arkadaşım sadece. Suga oppa yardım et.
Suga: Gel buraya.
Yanına gidip diğerlerine dil çıkardım. Kulağıma eğildi.
Suga: O dün söylediğin çocuk değil mi? Seçmeler de geldi.
Ece: Olabilir ama sadece arkadaşım.
Suga: Öyle diyorsan öyledir Ece.
Kayıt odasına gittik. Bir oppa oradaydı, hepimiz içeri girdik. Sözler belliydi müzikte hazırdı kayıt etmeye başladık.

~~~
Namjoon: Ama Ece senden o kadar nota beklemezdim.
Suga: Ben alttaki rapini beğendim.
Ece: Teşekkürler. Çalışmaya devam edeceğim.
Jin: İlk solo idolü çıkaracaklar diye duydum. O yüzden galiba seçmeleri başlatmışlar.
Taehyung: Ece sence olacak gibi birisi var mı?
Suga bana bakıyordu.
Ece: Aslında var bir kaç kişi.
Jungkook: Sen dün arkadaşın gelecek demiştin geldi mi?
Ece: Evet ve çok beğendim. Hani aynı sizin gibi dans ediyordu. Sesini duymadım ama olacağından eminim.
J-Hope: Bizde görseydik keşke.
Ece: Buluruz. Biraz zaman verin.
Kayda alınıp beğendiğim dansları bana atmalarını rica etmiştim. Danslar arasın da Natsuki'ninkini buldum.
Ece: İzleyin bakalım.

Hepsi pür dikkat videoyu izliyordu. Bittiğinde bana baktılar.
Ece: Eee ne düşünüyorsunuz?
Jimin: Eğer sesi de güzelse onu sahnede görebiliyorum.
Jungkook: Bir dakika bir dakika yoksa bu çocuk sana bileklik veren arkadaşın mı?
Ece: İvit.
Bir anda hepsi " oooooooo" diye bağırmaya başladı.
Ece: Suga yardım et.
Suga: Tamam ya kesin. Hyung sizde.
Namjoon: Ne oldu Suga, bu aralar Ece'yi fazla koruyorsun.
Suga: Sadece olaylara normal tarafından ve onu da düşünerek bakıyorum. Size de tavsiye ederim.
Ece: İşte be gerçek abi dediğin böyle olur.
Havada beşlik çaktık. Diğerlerine otuz iki diş gülüyordum.
Jin: O çocuk bir çıkış yapsın ben sizi nasıl shipliyorum gör bak. En büyük fanınız olacağım.
Taehyung: Bu arada adı ne?
Ece: Natsuki, Kato Natsuki.
Suga: Nereli?
Ece: Japon.
Jimin: Niki kıskanmasın sonra.
Ece: Ay ben onu unuttum. Bu hafta sonu görüşecektik.
J-Hope: Biraz zor görürsün, bu aralar fazla çalışıyorlar.
Ece: Bir de bana hafta sonu görüşmeyi cuma 12'de hatırlatırım dedi.
Jin: Hadi biraz daha çalışalım.
Ece: Olur.

Müziği açmadan az önce öğrendiğimiz dansı tekrar etmeye başladık. J-Hope biraz uzaktan bizi izliyor ve hata yaptığımız da durdurup baştan aldırıyordu. Bu seferki koreografimiz çok zor değildi ama yine de bizi zorlayabilirdi. Odaklanmış bir şekilde dansı yapıyordum.
J-Hope: Ece gel sende yardım et bak bakalım kim yanlış yapıyor.
Kafa sallayıp yanına geldim. Diğerlerini izlemeye başladım. Çok güzel ve senkronize bir şekilde dans ediyorlardı.
Ece: Bence bir sıkıntı yok. Herkes çok güzel yapı. Sözümü geri aldım. Suga oppa yanlış yaptın.
Suga: Neyi?
Ece: Ayakları. O bir sonraki harekette var.
Suga: Gel göster bakalım.
Ece: Emriniz olur.
Aynanın karşısına geçip yapması gereken yeri yaptım.
Suga: Bende böyle yaptım.
Ece: Hayır sen böyle yaptın.
Diğer hareketi gösterdim.
Suga: O kadar karıştırmış olamam.
Ece: Olabilir insanlık hali. Yardım etmemi ister misin?
Suga: Olur.
Onu da yanıma çekip hareketi göstermeye başladım.

~~~
Jimin: Ece gelmiyor musun?
Ece: Yok ben biraz daha çalışacağım. Öğrenmek istediğim bir kaç dans varda.
Jimin: Tamam sen bilirsin.
Jungkook: Geç gelme bak.
Ece: Emredersiniz.
Onlara gülümseyip bilgisayardan dans aramaya başladım.
Ece: Natsuki'nin yaptığını öğreneyim.
Telefondan videoyu bilgisayara aktarıp videoyu açtım. Bütün gecemi dansı öğrenmek için harcadım. Dansı ezberleyince vokal odasına gidip orada da çalışmaya devam ettim. Sabah uyandığımda vokal odasında ki sandalye de oturuyordum. Güzelce esneyip yine şirket içinde gezinmeye başladım.

Niki: Ece neredesin sen ya?
Ece: Neredeymişim?
Niki: Bende onu soruyorum zaten. Bütün gecemizi zehir ettin. Aklınıza neler geldi bir bilsen. Yürü gidiyoruz.
Ece: Nereye? Niki bırak kolumu.
Beni kolumdan sürükleyip bir pratik odasına soktu. İçeri de BTS, TXT, Enhypen vardı.
Suga: Neredesin la sen? Aklıma neler neler geldi bir bilsen.
Ağlarken koşarak bana sarıldı.
Suga: Bir daha bizimle eve geliyorsun veya bizden biri ile çalışıyorsun.
Ece: Oppa iyi misin?
Suga: Lan bu siktiğimin dünyasında sana neler yapabileceklerini bilmiyorum. Twitter gündemini gördüm, ölüyordum lan burada meraktan.
Ece: Özür dilerim de vokal odasında uyuya kalmışım. Bunda bu kadar korkacak ne var?
Hepsi bana baktı. Daha sonra telefonlarına bakıyordu. Cebimden telefonumu çıkarıp Twitter'a girdim. Gündemlere girdim. İlk on gündemin altısı benimle alâkalıydı. Beni korumak istedikleri, beni unutmayacakları ve benim hakkımda iyi dilekleri falan vardı.
Ece: Bunlar ne? Niki anlat ne oldu?
Niki: Şey oldu. Şey yani şey yazıldı.
Kai: Bekle göstereyim.

Telefonunu açıp bana uzattı. Birisi benim bir pratikte ki fotoğrafımı paylaşmıştı. Altına "Nasıl öldürmemi istersiniz?" yazmıştı. Aşağı indiğim koridorda yürürken bir fotoğrafımı atmıştı. Ona da " Sadece ikimizin olacağı bir odaya doğru ilerliyor. Kendi ölüm fermanını imzalıyor." yazmış. Son olarak kanlı bir bıçak fotoğraf çekip atmıştı. " Güzel kızdı ama bunu bana yapmayacaktı. O gün beni bırakıp onun yanına gitti. Dediklerimin yalan olduğunu sinirle söylediğimi anlamadı. Bu yüzden elveda güzellik..." yazmıştı. Ne diyeceğimi bilemedim.
Ece: Beni aramadınız mı bunu görünce?
Jungkook: Deliler gibi aradık ama açmadın.
Evet bayağı bir telefonun çaldığını hatırlıyorum.
Ece: Ne diyim yaşıyorum ölmedim.
Jin: Salak hala şaka yapıyor.
Ece: Can'ı aradınız mı?
Namjoon: O bizi aradı.
Niki: Ben şimdi yazdım ona bulunduğunu, ama kimseye söylemeyecek. Senden bir geri dönüş bekliyoruz.
Ece: Tabiki de güzel bir geri dönüş yapmalıyım.
Yeonjun: Aklında ne var?
Ece: Şu anda yok ama yakın zamanda bulurum, siz sadece benim öldüğümü inkar etmeyin.
Suga: Eğleneceğiz gibi duruyor.
Ece: Duruyor değil eğleneceğiz.