BTS Ve Yeni Kız Üye

💫 Açıklanma 💫

Sakince konuşma alanın doğru ilerledik. Üyelerin hepsi bana dönmüştü.
Jimin: Ece iyi misin? Ayağını mı burktun? Buz getirelim mi?
Jungkook: Sandalye getirelim mi? Rahat mısın? Hastaneye götürelim mi?
Ece: İyiyim, sadece ayağımı burkttum. Ama buz iyi olabilir.
Taehyung hızlıca arkaya gidip bir buzla geri döndü.
Ece: Teşekkürler Oppa.
Jin: Ece gel istersen arkaya geç. Bir ayağına baksınlar.
Jungkook: Evet Ece hadi nazlanma bir ayağına baksınlar.
Ece: Peki ama Jimin Oppa benimle gelip yanımda duracak. Başka türlü gitmem.
Jimin: Peki başımın belası gel koluna gireyim.

Jimin koluma girdi, arkaya ilerledik. Bir sandalyeye oturdum. Yanımıza bir Unnie geldi. O ayağıma bakarken bende Jimin'e bakıyordum.
Jimin: Ece ne oldu? Neden durmadan bana bakıyorsun?
Ece: Bilmem canım istedi. Barıştık mı?
Eliyle saçımı bozup aynı boyda olmamız için eğildi.
Jimin: Tabiki de barıştık, ama şartım hala geçerli.
Ece: Peki de saçımı bozdun. Neden?
Jimin: Canım istedi bekle ben düzeltirim şimdi.
Eliyle saçlarımı düzeltmeye başladı. O saçlarımı düzeltirken bende gözlerimi kapattım. Elini saçlarımdan çekince gözümü kısık bir şekilde açtım.
Jimin: Gözlerini niye kapattın?
Ona sadece omuzlarımı silktim. O önde yürüyordu bende arkasından yavaş yavaş yürüyordum.

Ön tarafa geldiğimde flaşlar tekrar patlamaya başladı. Jimin yanıma gelip kolumdan tuttu. Yavaş yavaş geçmem gereken yere geçtim. PD konuşmaya başladı.
PD: Biliyorsunuz Bts 7 kişilik bir gruptu. Gerçekten 7 kişiyken çok güzel başarılara imza attılar. Bu yüzden hepsi ile teker teker gurur duyuyorum. Hepsine çok teşekkür ederim. Ama hep bir şeyin eksik olduğunu düşünüyordum. En sonunda yeni bir üye alma kararı aldık. Zaten Ece bizim stajyerimizdi, ve ben onun azimini taktir ediyorum. Gerçekten çok güçlü birisi, asla pes etmeyen, elinden geldiğinin daha iyisini yapmak için çabalayan birisi. Kendi kendime dedim ki" Ece Türkiye'den gelmiş, ailesini hayatını geride bırakıp idol olmak için buraya gelmiş ve her geçen gün daha da ileri gidiyor. Ondan daha iyi bir yeni üye bulamam. O yüzden artık resmiyen Bts 8 kişi ve yeni üyeleri Türkiye'den gelen Ece.

Hepsi birden beni alkışlamaya başlamadı. Bende hafifçe eğilerek onlara teşekkür ettim. Yavaş yavaş mikrofonun yanına gittim.
Ece: Merhaba ben Ece, biliyorum ki çocuğunuz benim bu gruba girmemi istemiyorsunuzdur. Ama size kendimi göstermek için elimden gelenin en iyisini yapacağım. Sizin için güçlü kalacağım ve bu grubu daha ileriye taşımak için elimden gelenin hepsini yapacağım.
Üyelerin hepsi bana ışıldayan gözler ile bakıyordu. Teşekkür edip yerime gittim. Konuşan bitince fotoğraflarımızı çekmeye başladılar. Bir kaç tane normal poz verdikten sonra farklı şekillerde pozlar vermeye başladık. Oradan çıkınca şirkete gittik. Herkes bana mutlu şekilde bakıyordu. Bazıları bana bakıp güçlü kalmamı falan söylüyordu. Hepsine teşekkür etmeye çalışarak pratik odasına gittik.

Bir kaç saat pratik yaptık. Tabi ki ben ayağımı burkttuğum için tam olarak hiç birşey yapamadım.
Jin: Ben açım. Maknea Line'dan birisi gidip yemek alabilir mi?
Ece: Bana bakmayın. Çok yorgunum. Hem ayağımı burkttum.
Jimin: Ben alırım.
Ece: İşte Oppa be. Aslansın oppam benimmm.
Jimin: Teşekkürler küçük. Sana da bir çikolatalı süt alacağım.
Hızlıca ayağa kalkmaya çalışınca ayağımı acıttım.
Jimin: Ece dur, canını acıtacaksın. Otur sen ben alıp geleceğim.
Ben tekrar yerime oturdum. Telefonumu alıp yeni editler yapmaya karar verdim.
Suga: Ne yapıyorsun Ece?
Ece: Edit yapıyorum. Ama karar veremedim. Grup için mi yapayım, yoksa aranızdan birisi veya birileri için mi yapayım?
RM: Bence grup için yap, hem hepimiz de kullanırız.
Taehyung: Sonra bireyesel yaparsan ona göre değiştiririz.
Biraz uğraştıktan sonra bitirdim. Yaparken kimseye göstermedim tabii.

Ece: Bittiiiiiii.
Jimin: Ne bitiiiiiiii?
Jungkook: Bakayım hadi ya göster artık!

Telefonu onlara doğru çevirdim.
J-Hope: Bunu bizim grupta atsana.
Başımla onaylayıp hepimizi olduğu gruba attım.
Jin: Benim aklıma takıldı, bugün Jimin ne yapıyordu? Hani şu özel diyip göstermediğin.
Jimin: Hiç birşey sadece özel.
Taehyung: Ya Jimin şurada bir aile olmuşuz özelimiz mi kaldı?
Telefonu bana doğru uzattı.

Jimin: Nasıl olmuş?
Ece: Jimin bu çok tontiş olmuş.
Jungkook: Hani ban yani bize de göstersen keşke.
Ece: Bütün herkese göster ama Jungkook gösretme.
Jungkook: Ama yaaa banane bende merak ediyorum.
Suga: Göstermeyin silver maknea'ye.
Jin: Silver maknea mi? Çok güzel bir lakap. Ece Golden Maknea oluyor, Jungkook Silver Maknea oluyor.
J-Hope: Hadi yemek yiyelim acıktımmmm.

Hepimiz susup yemeklere gömüldük. Yemekte kimsenin sesi çıkmadı. Yemek bitince hemen yine pratiğe başladık. Pratikte gerçekten fazla zorlandım. Bütün danslar da ayaklar fazla kullanılıyordu. Bende çoğunu yapamıyordum, o yüzden biraz moralim bozulmuştu.
Namjoon: Tamam yeter bence bu günlük.
Jin: Neden ki? Yeni albüm için ve eski albümler için çalışmamız lazım.
Namjoon hafifçe beni işaret etti.
Jin: Yani aslında iyi olur.
Ece: Benim için pratiği bırakmayın. Ben ayağım iyileşince açığı kapatacağım.
Jungkook: Eve gidelim, ben bugün Türkçe öğrenmek istiyorum.
Jimin: VLive'da açalım.
Taehyung: Olabilir o zaman karar verildi. Hadi eve gidelim.
Suga: Jimin sen Ece'ye yardım et.
Kafasıyla onaylanıp yanıma geldi. Koluma girdi, konuşmadan sadece ilerliyorduk, arada sırada bana bakışlarını yakalıyordum.

Arabaya gittiğimiz de herkes bir yere oturduktan sonra telefonum çaldı.
Ece: Alo kimsiniz?
Namjoon: Ece bir şey mi oldu?
Ece: Bilmiyorum birisi aradı ama kim olduğunu bilmiyorum.
Jin: Saseng'dir. Boşver, sen kendini iyi hissediyor musun onu söyle.
Ece: Yani evet, şu anda ağrımıyor. Bekleyin benim instaya bir şeyler atmam lazım.
J-Hope: Instagram kullanman yasak değil mi?
Ece: Yani yasak olabilir ama sizce ben bu yasağa uyar mıyım?
Taehyung: Özgür ruhlu olmana hayranım.
Ece: Thankssss.