BTS Ve Yeni Kız Üye

✨Kıskanç✨

Arkamda bana bağırma seslerini geride bırakarak Jimin'in odasına gittim.Onun yatağına atladım. Pislik yatağı gerçekten çok yumuşaktı. Biraz daha düşüncelerim ile uğraştıktan sonra uyumaya başladım.
Sabah kendi istediğim ile uyandım. Ne güzel hiç ses olmadan uyanmak ne güzel tek uyumak. Kalktım mutfağa inip kendime bir şeyler hazırladım. Onları yedim yavaş yavaş hepsi uyanmaya başladı.

Jin: Günaydın herkese. Jimin ve Jungkook nerede hala mı uyuyorlar?
Ece: Bence bugün gece uyumadılar kavga etti.
Taehyung: Neden ayrı odalar da kalmıyorlar mı?
Ece: Cık dün gecelik değil. Jimin ile yer değiştirdik. Bekleyin ben şunları alıp getireyim.

Anahtarı alıp kapını önüne geldim. Derin bir nefes alıp kapıyı açtım. İçeri de ses bile yoktu.
Ece: Pişt günaydın. Ben geldimmmmm.
Jimin: Sal bizi uyuyacağız.
Jungkook: Evet Hyung haklı.
Ece: Öyle mi? TAEHYUNG, GELİR MİSİN????
Taehyung yanına geldi.
Taehyung: Ne oldu Ece?
Ece: Bu arkadaşlar uyanmıyor. Biraz yardım istiyorum.
Taehyung: Tabiki de, bugün seni açıklayacaklar ama bunlar uyuyor öyle mi??

Koşturarak aşağı indi. On dakika sonra elinde bir hortum ile içeri girdi.
Taehyung: Son uyarı kalkıyor musunuz?
İkisinden de ses çıkayınca banyoya hortumu taktı.
Taehyung: Ece bir kaç gün benim odamda kalacaksın üzgünüm.
Ece: Sorun olmaz.
Jungkook: Neden?
Taehyung: İşte bu yüzden.

Çeşmeyi açtı hortumu onlara doğru tuttu. İkiside sanki denizdeymiş gibi ıslanıyordu.
Jimin: Ayıp yaa. Ah yeter tamam uyandık.
Jungkook: Su buz gibi..
Ece: Tamam yeter Oppa. Teşekkürler uyandırma servisi için.
Taehyung: Bir şey değil küçüğüm. Ben aşağıda bekliyorum.

Taehyung'8n yanağından öpüp ıslak olan Jimin ve Jungkook'un yanına gittim.
Jimin: Yani Ece bunu senden beklemezdim.
Jungkook: Akşam görürsün sen.
Ece: Hadi hadi gidin üstünüzü değiştirin. Hasta olacaksınız.
Jimin: Küstüm ben sana konuşma benimle.
Jungkook: Yürü git çık odasan.
Ece: Niye burası benim de odam.
Jungkook: Peki o zaman gözlerini kapat. Üstümü değiştireceğim.
Ece: Banyo da değiştir!
Jungkook: İstemiyorum!
Ona dilimi çıkarıp dolabıma yöneldim. Üstüme düzgün bir şeyler giymek gerekiyordu. Tam elimi uzatıp bir şey alacakken Jungkook'un sesiyle irkildim.
Jungkook: Hay yapıştı çıkmıyor!
Ece: Dönüp yardım etmemi ister misin?
Jungkook: Hayır ben çıkartırım.
Ece: Peki.
Dolabıma geri döndüm. Hiç birşey bulamadım.
Jungkook: Ece yardım eder misin?
Ece: Peki.

Ona doğru döndüm. Tişörttü yarısına kadar sıyrılmıştı. Kaslarının birazı gözüküyordu. Elimi tişörttüne deydirdim. Gerçekte fazla ıslaktı, yardım edip tişörttünü çıkarttım.
Ece: Ama bana yardım et. Ne giyeceğini bilmiyorum.
Jungkook: Tamam ama biraz bekle.
Kafamı olumlu anlamdaki salladım. Telefonumdan Instagram'a girdim. İnternetten gezinmeye başladım.  Soluma döndüm Jungkook yatağa kıyafet atmıştı.

Ece: Bu tam benlik, de benim böyle bir hırkam yok.
Jungkook: Zaten senin değil, benim. Sen bana kıyafet bul dedin bende buldum.
Ece: Peki. Ben lavaboda giyiniyorum, sende o arada giyin.
Kıyafetleri alıp banyoya gittim. Üstümü değiştirip saçımı düzeltip odaya geri döndüm. Jungkook çoktan giyinmiş saçıyla oynuyordu.
Ece: Jungkook saçını kıvırcık yapsana. Sana çok yakışıyor.
Jungkook: Nereden biliyorsun?
Ece: Sanki hiç kıvırcık halinle fotoğraf çekilmedin.

Bana inanmayan gözler ile bakıyordu. Bende telefonumdan çektiğim fotoğrafta dahil olmak üzere kıvırcık haliyle fotoğraf gösterdim.
Jungkook: Sen beni kıvırcık halimle daha mı beğeniyorsun? Bunu mu anlamam gerek?
Ece: Hemen zaten yanlış düşün, ben sen sevenlerine daha iyi gözük diye öneride bulunuyorum. Sen yine olayı bana çeviriyorsun.
Jungkook: Ben anlayacağımı anladım meleğim. Artık daha fazla kıvırcık halde gezeceğim.
Yüzüne bakmadan salona gittim.  Herkes hazırlanmaya başlamıştı. Hepimiz salonda toplanınca Jin o beklenen soruyu sordu.
Jin: Nerede yemek yiyeceğiz?
Ece: Ben atıştırdım.
Suga: Küçüğe bak sen.
J-Hope: Benim aklımda bir soru var. Neden hortum olması gereken yerde değil, ve neden Ece ve Jungkook'un odası ıslak?
Bütün hepsi bana döndü.
Ece: Bu sabah Jimin ve Jungkook'u kaldırmak için yeni bir taktik denedik o yüzden.
RM: Peki o oda kuruyana kadar nerede kalmayı düşünüyorsunuz?
Taehyung: Ece benimle kalacak.
Jimin: Jungkook'ta benimle kalır.
Ece: Bak bana nasıl da trip atıyor. Ama sizde uyansaydınız!
Jimin: Hortumla ıslatmak ne ya? Sürahi boşaltsanız tamam derim ama hortum ne ya?
Ece: Üzgünüm. Aklımıza o geldi.
Taehyung: Yani benim aklıma. Ben özür dilerim. Sizi ıslatan bendim.
Jin: Neyse bir yolunu buluruz. Hadi gidelim bir şeyler yiyelim. Ben açımmm.
Hepimiz evden çıkıp evin önündeki arabaya atladık. Suga arabayı kullanıyordu. Herkes ayrı bir kafadaydı. Yanımda Jimin oturuyordu. Telefondan bir şeyler yapıyordu ama bana göstermemeye çalışıyordu. Baktığını fark etti.
Jimin: Ece önüne döner misin? Bir şeyler yapıyorum burada. Ve bu özel bir şey.
Ece: İyi be yemedik yaptığın işi, bende şarkı dinlerim.
Jin: Bende senin şarkılarını dinlemek istiyorum.
Ece: Tamam.
Bir kulaklığı kendime diğerini Jin'e taktım. Türkçe şarkılar açtım. İki  parça dinledikten sonra Jin konuşmaya başladı.
Jin: Ece şarkıların melodileri güzel ama keşke anlamlarını da anlasam.
Ece: İstersen sana Türkçe öğretebilirim.
Jungkook: Ama meleğim ben? Hani bana özel ders verecektin?
Ece: Hatırlarsan o isteğine cevap vermemiştim.  Neyse kolay bir kaç kelime öğretirim hepinize. Tabi Jimin Bey benimle barışırsa.
Jin: Ece bu şarkı bir yerden tanıdık geliyor ama nereden? Aaa Filter Jimin'in şarkısı bu.

Hızlıca telefonu alıp şarkıyı kapatmaya çalışıyordum.
Namjoon: Ahaha Ece sakin ya ikiniz de aynı gruptasınız dinlersiniz birbirinizi.
Ece: Keşke o kadar ile kalsa.
Suga: Ne var ki?
Önüme döndüm Jungkook'un kıskaç ve bir o kadar öfkeli bakışları ile karşılaştım.
Ece: Hiç yani bana küs ya o yüzden dedim.
Taehyung: Siz ikiniz küs kalacaksınız. Asla inanmam değil mi Jungkook?
Jungkook yüzünü hemen değiştirdi, sevecen bir tavırla konuşmaya dahil oldu.
Jungkook: Evet Hyung, Jimin Hyung ve Ece küs kalacak öyle mi? Asla olamaz hele ki bu gün olmaz değil mi Jimin Hyung ve Ece?
Jimin: Belki bilmiyorum. Ece'nin kendini bana affettirmesi lazım.
Ece: Nasıl olacak o Oppa?
Jimin: Bu küçüğü nasıl küs kalayım ve ben ya?  Sen ama çok tatlısın, neyse sadece bir şartım var. Bir gün benimle beraber uyu.
Ece: Bu gece değil. Taehyung Oppa ile beraber uyuyacağım. Ondan sonraki gün uygun mu?
Jimin: O zaman iki güne çıkar.

Göz ucuyla Jungkook'a baktım sinirli bir şekilde bizi izliyordu.
Jungkook: Peki ben nerede yatacağım? Benim odam ıslak!
J-Hope: Ece sen demedin mi, bunlar sabah sarılarak uyuyorlardı diye. O zaman sen Taehyung ile yatacağın zaman ikisi yatar. Diğer günler de Taehyung ile yatar. Taehyung sana uyar mı?
Taehyung: Sıkıntı olmaz Hyung.
Suga: Peki olay çözüldü. Heh geldik,  şimdi sakin bir şekilde sırayla aşağı inelim.
Başımız ile onayladıktan sonra ilk önce önde oturanlar olmak üzere sırayla arabadan indik. Ben en son indim. İndiğim anda flaşlar patlamaya başladı, gözümü aldılar o yüzden tökezledim. Ayağımı burkttum, o anda Suga Oppa yanıma geldi.
Suga: Ece gerçekten bu kadar sakar olunmaz. Alışman gerekiyor sen artık Bts'in bir üyesisin.
Ece: Suga Oppa bu benim ilk deneyimim, alışırım zamanla. Ah ayağım.
Suga: Kaldır kolunu da koluna gireyim. Heh şöyle sakin sakin yürü.