Çok yorgundu. Açtı susamıştı hemde. Ama yine de koşuyordu. Buradan kurtulması gerekiyordu ama nasıl?
Yol gibi bir yere gelmişti. Buradan ilk geçen arabayı durdurup onu eve bırakmalarını isteyecekti. Ama buradan araba geçme ihtimali pek yüksek değildi. Günde en fazla bir yada iki araba geçiyordu. Tabi şanslıysan.
Cemre beklemeye başlamıştı. Hava kararmak üzereydi. Epey bide soğumuştu. Üstünde mont vardı ama ince olduğu için sıcak tutmuyordu. Biraz daha burada beklerse soğuktan donarak ölecekti. Ama vazgeçmeden bekliyordu. Hava iyice bozmuştu. Yağmur hafiften yağmaya başlamıştı. Bir araba geliyordu. Cemre görüp hemen yola atladı. Elini havaya kaldırarak dur işareti yaptı. İçerisin de bir adam ve bir kadın vardı. Ama içmiş gibilerdi. Cemre korkarak geri çekildi. Arabalarına binemezdi.
Adam; Buyur ne istedin?
Cemre; Telefonunuz varsa arkadaşımı arayabilir miyim?
Adam; Niye
Cemre; Burada kayboldum. Telefonum yanımda değil. Arkadaşımı arayıp beni buradan almasını isteyeceğim.
Adam; Gel biz seni bırakırız
Cemre adama ve yanında ki kadına güvenmemişti.
Cemre; Yok gerek yok telefonunuz varsa verin ben arkadaşımı ararım o gelir hemen.
Adam; İyi peki sen bilirsin. Ama 1 2 saat sonra karanlık çöker arkadaşın gelmezse burada kalırsın. Buranın karanlığı pek tekin değildir.
Cemre; Tamam. Telefonu alabilir miyim?
Adam telefonu verir. Cemre telefonu alıp arabadan biraz uzaklaşır. Kimi arayacağını düşünmeye başlar. Polisi arayamazdı. Annesigili arasa çok soru sorarlardı onlar. Arkadaşlarını araması gerektiğini düşündü. Ama aklına kimsenin numarası gelmiyordu. Bir tek kişinin geliyordu. O da Deniz. Hayır Deniz'i arayamazdı. Onun yüzünden başına bir şey gelirse diye düşünmeye başlamıştı Cemre. Ama arayacak başka kimsesi yoktu. Deniz'i aramaya karar vermişti.
Cemre Deniz'in numarasını girdi ve aradı
Deniz; Alo kimsiniz?
Cemre; Benim Deniz Cemre.
Deniz; Cemre bu numara kimin? Niye bu numaradan aradın beni. İyi misin sen?
Cemre; Beni iyi dinle Deniz.
Deniz; Cemre korkmaya başladım. Noldu ya anlatsana.
Cemre; Ben ormana yürüyüşe gelmiştim. Sonra kayboldum. Telefonum da kapandı. Annemi aradım ama telefonu kapalıydı. Bu numara da yoldan geçen bir adamın. Beni alır mısın buradan. Karanlık çökmeye başladı. Annemin de telefonu kapalı onlar alamayacaklar. Burada kaldım beni sen alır mısın buradan?
Deniz; Tabi alırım. Nerdesin sen şimdi tam adres ver.
Cemre; Konum atarım hemen.
Deniz; Tamam at hadi çabuk çıkıyorum ben hemen.
Cemre; Tamam. Çabuk gel olur mu? Burada hava kararmaya başladı. Ben biraz korktum da.
Deniz; Korkma Cemre hemen geliyorum. Bir yere geç otur ve beni bekle. Aç mısın sana gelirken bir şeyler getirmemi ister misin?
Cemre; Şey aslında baya bi acıktım bide gelirken su alır mısın? Çok susadım da
Deniz; Tamam Cemre bekle beni orada 1.30 saate oradayım.
Cemre; Tamam nolur çabuk gel.
Cemre konumu atar. Ve telefonu adama geri verir.
Adam; Arkadaşın geliyor mu?
Cemre; Evet gelicek hemen.
Adam; 1 saat içinde gelmezse hava kararız burada kurtlar ayılar falan vardır. Dikkat et kendine.
Cemre; Ne kurt mu? Buraya gelirler mi ki?
Adam; Bura onların yeri. Bence sen burada durma. Başka yere git. Arkadaşın ne zaman gelicekmiş?
Cemre; 1.30 saate gelirmiş.
Adam; Bence bekleme. Burada ölmek istemezsin heralde. Gel biz bırakalım seni işte.
Cemre; Yok gerek yok. Ben beklerim. Siz gidebilirsiniz. Teşekkür ederim.
Adam; Peki sen bilirsin. Hadi eyvallah.
Adam arabayı sürer. Ve gözlerden kaybolur.
Cemre iyice korkmaya başlar. Koca ormanda tek başınaydı.
Yaklaşık 40 dakika geçmiştir. Hava kararmıştı. Ve iyice soğumuştu. Hayvanların sesleri geliyordu. Ama Deniz hala gelmemişti. Cemre çok korkuyordu.
Deniz arabayla geliyordu. Yaklaşık 20 dakikaya orada olurdu. Şanslarına trafik yoktu. Yollar bomboştu. Deniz gelmişti ormana. Şimdi Cemre'yi arıyordu.
Deniz; Cemre!
Deniz bağırıyordu. Ama Cemre'den ses yoktu. Yolun önüne gelmişti. Cemre'nin saçında ki tokatı bulmuştu. Yürümeye devam ediyordu. Sonra bir çalılığın arkasına baktı Cemre oradaydı. Ama baygındı. Elleri buz gibiydi. Hemen Cemre'yi kucağına aldı ve arabaya bindirdi. Üstüne kendi montunu ve bagaj da olan battaniyeleri örttü. Cemre hala baygındı o kadar üşümüştü ki titriyordu.
Deniz; Hemen hastaneye gitmeliyiz.
Arabayı çalıştırır. Biraz gittikten sonra tekerlek patlar ve yolda kalırlar...