Aşk ne kadar garipsin. Karnımda cidden kelebekler uçuşuyordu ve kalbimden parmak uçlarıma kadar bir elektriklenme yayılıyordu. Heyecanlanıyordum ve kıpkırmızı kesiliyordum. Aşk sen beni bambaşka bir insana çevirmişsin. Daha mutlu, daha huzurlu, daha iyimser, daha umutlu. Peki bunun tam tersi nasıldı? Aşıkken mutluluğun zirvesini yaşıyorsam aşk acısı çekerken mutsuzluğun zirvesini mi yaşayacağım? Peki ben aşk acısı çekeceğimden neden bu kadar emindim? Neden evet bu çocuk benim geleceğim diyemiyordum? Kafamdaki düşünceleri dağıtmak için kafamı hafifçe salladım ve yüzümdeki fondöteni dağıtmaya başladım. Altıma siyah bi şort üzerime de beyaz askılı giyinmiştim. Melis'e çiçekli elbiselerimden vermiştim. Ayşe de benim gibi şort ve askılı kombini yapmıştı. Makyajımı tamamladığımda kızların hazırlanmasını bekliyordum o sıra telefonuma gelen mesaj sesiyle masanın üzerinde bulunan telefona doğru yöneldim.
"Biz hazırız çıkıyoruz ya siz?"
-Burak mı?
Ayşe mor şeytan kadar sinsice sırıtıyordu. Ayşe'ye dil çıkardım Burak'a da birazdan orda olacağımıza dair bir mesaj gönderdim. Kapı hızla çalınmaya başladığında üçümüzde yerimizden sıçramıştık. Kızlar hala hazır olmadığı için kapıyı açmak için ben kalkmıştım. Kapıyı açtığımda karşımda abimin o çok değerli sevgilisini gördüm gözlerinden adeta alev fışkırıyordu.
-Seni küçük yılan her şey senin yüzünden!
-Ne diyorsun sen ya? Neymiş benim yüzümden olan?
O sırada Melis ve Ayşe de yanımıza geldi.
-Şu bakımsızı biraz insana benzettin ya onu diyorum.
-Ece konuştuklarına dikkat et. Hem sen niye bu kadar sinirlendin? Abimin gözleri bütün gün onda olduğu için mi?
-Bana bak zaten nefret ediyorum sizden daha fazla zorlama beni! Sen Melis misin nesin? Daha düne kadar ayakkabılarımı yalıyordun?
O sırada abimi gördüm Ece'nin tam arkasındaydı.
-Abim senin bu halini görse senden nefret ederdi biliyorsun di mi?
-Ben senin gibi gerizekalı mıyım?
-Tabi ki de değilsin abimin yanında masum kızı oynayıp abim yokken şeytana dönüşüyorsun. Sen çok tehlikelisin kızım.
Ece elini kaldırmış ve tam tokat atacakken abim araya girmiş ve elini tutmuştu.
-Bana bak kızım senin için belki dünyayı yakabilirdim ama Ela için seni yakarım. Ki sen hiç bir şeye değmezmişsin! Şimdi siktir git buradan.
Ecenin gözleri dolmuş ve neredeyse ağlayacaktı. Melis'e ve bana sinirli bir bakış atıp odasına doğru yöneldi. Abim bana dönmüş ve beni kollarının arasına almıştı.
-İyi misin güzelim?
-İyiyim abi hatta çok iyiyim. Ece'nin gerçek yüzünü gördüğün için çok mutluyum.
Abimin yüzünde beliren hüzün beni de üzmüştü. Sonuçta ne kadar kötü bi kız olduğunu bilmiyordu ve onu seviyordu. Daha sıkı sarıldım ve yalnız olmadığını hissettirmeye çalıştım. O benim hayatımda en çok değer verdiğim insandı. Beni ne pahasına olursa olsun koruyup kolluyordu. Başım dertte olduğu zaman iki eli kanda olsada geliyordu. Kızlara doğru döndüm.
-Kızlar biz abim ile biraz yürüyelim sizde ateşin başına gidin orda buluşalım.
Abimin koluna girdim ve ormanda ışıklı patikaya doğru yürümeye başladık.
-Abiciğim iyi misin?
-İyiyim Ela.
-Emin misin?
-Ya anlayamıyorum Ece bunca zamandır böyle biri miydi?
-Aslında evet abi bana, Ayşe'ye devamlı laf sokmaya çalışıyordu sen gelince de bambaşka bir insan oluyordu.
-Benim yanımda dünya tatlısı gibiydi. Ben onun bana gösterdiği o pamuk kalbine aşık olmuştum. Şu an biraz yıkıldım açıkçası.
Abimin bu haline üzülmüştüm. Sevdiği kızın bambaşka birine dönüştüğünü görmüştü. Biraz daha konuşup dertleştikten sonra ateşin olduğu yere doğru yürümeye başlamıştık. Ayşe ve Melis Burakların yanına oturmuştu.
-Abi biz de oraya gidelim mi?
Abim bana ters bir bakış attı ama yine de oraya doğru yöneldi. Tam Burak'ın yanında boş olan yere oturacaktım fakat abim beni itmiş ve meşhur ters bakışlarından atmıştı. Burak'ın yanında oturmuş bende onun yanına oturmak zorunda kalmıştım. Ece karşı tarafımızda oturuyor ve bize dolu dolu gözlerle bakıyordu. Burak eline gitarı almış ve şarkılar söylemeye başlamıştı. Melis'in gözleri abimden ayrılmıyordu Burak'ın gözleri ise Ece'nin gözlerindeydi. Ne? Burak ve Ece mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAKICI 2
Novela JuvenilSavaş ve Berfu'un aşk serüveninden sonra Ela ve Poyraz'ın aşk serüvenini okumaya ne dersiniz?