Merhaba. Bölümün çok geç geldiğini biliyorum.Özür dilerim. Aslında bölüm daha uzun olacaktı ama bir an önce yayınlamak istedim. Ben bu günlerde Türkiye'nin gündeminde olan bir konu hakkında konuşmak istiyorum. Özgecan Aslan.
O gencecik yaşta masum bir kızın öldürülmesini kabullenemiyorum. Üstüne üslük bir de hak etti diyenleri gördükçe sinilerim tepe çıkıyor. Unutmayın diğer Özgecan siz olabilirsiniz. Sessiz kalmayın. O kızın hiçbir suçu olmadığını siz de çok iyi biliyorsunuz. Lütfen, kadına şiddet taciz ve tecavüz olaylarının ne kadar çoğaldığını biliyorsunuz. Eminim size de birçok kez olmuştur. Sizi taciz etmeye çalışan biri olursa sakın korkamayın ve gerektiği cevabı verin. Eğer susarsak ve önümüze bakıp korkarak yolumuza devam edersek asla bu olayların önü kesilmez. Babamız yanındaki insanların size sarkmasının ne kadar kötü bir his olduğunu erkekler asla anlayamayacak. Hiçbir zaman erkekler akşam eve giderken, metrobüse binerken, otobüsteyken elimizin telefonda sıkı sıkı tutmuş bir şekilde beklemenin ne kadar aşalıyıcı bir his olduğunu anlayamayacaklar. Bizi ancak biz anlayacağız. Önemli olan giyim tarzı değil zihniyettir. Ve erkekler, aramızda erkek okuyucular varsa ya da kardeşiniz lütfen oturun ve onlarla konuşun. Bir erkeğinde ev işi yapabileceğini bir kadınında işe gidebileceğini, yolda bir kadın görünce onun namusuna laf atılamayacağını, bunun ne kadar küçük düşürücü bir şey olduğunu öğretin. Eğer evlendiklerine temiz bir kız istiyorlarsa , diğer kızlara el sürememeleri gerektiğini onlara söyleyin. Onların da bir anne, bir kadın tarafından dünyaya geldiklerini, o kadınlar sayesinde bakılıp büyütüldüklerini , ne olursa olsun onları affedip bağrına basağı kişinin sadece annelerinin olduğunu onlara söyleyin. Kızlara laf atmanın onları sıkıştırmanın adamlık olmadığını, erkek olmanın adam olmak olmadığını onlara öğretin. Annenize kızım kalk çay koy, misafirleri karşıla , kahvaltıyı hazırla laflarını oğluna da söylemesi gerektiğini, babanıza bir kızı olduğu için ne kadar gurur duyması gerektiğini anlatın. Gece geç saatlere kadar sizinde gezemeye hakkınızın olduğunu, eğer bir yasaklama olacaksa erkek ve kız çocukları arasında ayrım yapmaması gerektiğini, eğer ağabeyinizin yada kardeşinizin sevgilisi olacaksa sizinle olmasına hakkınız olduğunu onlara söyleyin. Onların da sevgilisinin kız olduğunu onlara hatırlatın ve ERKEKTİR O YAPAR sözünün ne kadar yanlış bir cümle olduğunu anlatın onlara. Dinimizin kadın erkek ayrımcılığı yapmadığını, sadece kızların namusunun olmadığını, kendi namusunuzu kendinizin koruyabileceğinizi anlatın onlara.
Ve artıdan eğer android bir telefonunuz varsa "Kırmızı Işık" uygulamasını indirin. Tehlike anında sizin yardımcınız olacaktır. Kesinlikle tavsiye ediyorum. Umarım o uygulamayı kullanma gereği duymazsınız. Sizi seviyorum. Daha "adaletli" bir Türkiye bulmak umuduyla.....
VE beyzall YAPIM 3. BÖLÜMÜ ÜZÜNTÜYLE SUNAR...
Sabah kalktığımda kapalı perdenin arasından kaçarak odaya sızan güneş yüzümü yakmıştı. Kollarımı yukarı doğru gerip ağzımdaki yoğun tadı geçirmek için ağzımı şapırdattığımda odadaki erkek parfümü dikkatimi çekmişti. Birden etrafıma baktığımda stor perdeler yerine tül perdelerin . çalışma masamın bulunduğu yerde büyük bir dolabın ve oturduğum yatağın farklı olduğunu gördüm. Odanın daha geniş , siyah ve lacivert tonların olduğunu fark etmem kısa süremi aldı. Benim odama ne oldu böyle ?
Dün akşam olanlar bir bir gözümün önünden geçerken arabanın içinde uykuya daldığımı hatırladım. Peki nerdeyim ben ? Yatağın yanında duran cam sürahiye ve yine yanında duran cam bardağa baktım. Ağzımdaki o iğrenç tat hala geçmemişti. Uzanıp bardağa sus doldurdum. Yavaş yavaş içmeye başladım . Suyu ağzımda biraz bekletip yuttuktan sonra bardağı kafama diktim. Üstümdeki yorganı hafifçe kaldırdıktan sonra çıplak ayaklarım soğuk parkeyle buluştu. Yatağın yanındaki lacivert terlikleri giyip ayağa kalktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HIRSIZ
AdventureElbet bir gün alışacağım. Öyle ya da böyle. Zar ya da zor işte. Ama şarkı dinlemeden yapamıyorum, yazmadan yapamıyorum, düşünmeden yapamıyorum. Ağlıyorum, hep ağlıyorum. Olur olmadık yerde hep ağlıyorum. Tutamıyorum kendimi artık, kendime sahip çıka...