Birkaç gündür bölüm yayımlayamadım hakkınızı helal edin öncelikle. Aradan zaman geçince hatırdan silinmiş olabilir diye kısa bir özet geçme gereksinimi duydum..
Arabaya bindikten sonra telefonunu içeride unuttuğunu farkeden Aksâ koşarak telefonunu almaya girer. Kalabalığın arasında dışarı çıkmaya çalışırken Furkan'la göz göze gelir. Hemen başını yere eğen Aksâ orada kala kalır ki Mehmed hoca..
"Selamünaleyküm hocam. Sizi buralarda görmek biraz.. garip. Bu teşrifinizi neye borçluyuz?"
"Ve aleykümselam Furkan. Aslında Aksâ'ya borçluyum desem yalan olmaz ya.."
* * *
Burada durup sabaha kadar ayakkabılarını izleyecek değilim. Onlarla muhabbet edecek halim de yok. Az öncesine kadar kalbim yerinden çıkarcasına çarpıyordu fakat şuan beni şaşırtan bir rahatlık var içimde. Yapmam gerekeni, doğru olanı yapmaya çalışıyorum. Rabbim'in hoşnut olmayacağı bir davranışta bulunmadığım müddetçe kimse umrumda değil. Hem de hiç kimse.
Evet bir hışımla kendimi arabaya attım. Mehmed hocaya ayıp mı oldu diye düşünmüyor değilim. Fakat Mehmed hoca her ne kadar.. evet her ne kadar balataları sıyırmış gibi gözükse de esaslı adamdır. Bir yanlışı varsa ve sen ona doğruyu söylersen, ısrar etmez yanlışında. Beni de bilir, bilmese de anlar. Anlamasa da anlamaya çalışır. Neyse konumuz Mehmed hoca değil.
"Aksâ koş bir çay demle. Bu saatte çizim mi yapılır ya."
Aksâ koş çay demle. Zaten hep koşuyorum da, çaya koşmak en güzeli.. Çay içmek kadar demlemeyi de seviyorum. En başta bakıyorum kuru, tozlu, kara bir şeyden fazlası değil.. Ağır ağır demleniyor, ve dünyanın en vazgeçilmez içeceği hâline geliyor. Çayı çay yapan kazandığı demidir ya aslında.. Bir demlik çaydan çıkarılacak bir ömürlük ders vardır şöyle bir bakınca. Demi veren sabırdır. Sabırsız kazanılır mıymış dem?
"Aksâ yarına demlenir bu çay inşallah?"
Çaysızlığa sabretmek de zordur elbet..
Ve ne demişler bir demlik çayın bir ömürlük muhabbeti vardır.
"Geldim be abi ne çay sabırsızsın"
"Ellerine sağlık küçük hanım. Hadi git yat saat kaç oldu"
"Ne saat kaç oldu saat 10 abi?"
"Ben anlamam on mon dikkatimi dağıtma geç odana"
Aman sanki ben de burda durup abimle karşılıklı birer çay içseydik diyordum. Hiç der miyim canım elbette demiyordum.. İşte insanın böyle abisi olunca ince belli bardak da hikaye oluyor. Her dakika odaya çay mı taşınır? Bana fıçı gerek fıçı.
. . .
Bu sabah yine vakfa geç kaldım fakat bundan pek şikayetçi sayılmam. En azından o çocukla karşılaşmak durumunda kalmadım.
"Hacer hocam ben çıkıyorum. Bir söyleyeceğiniz var mı?"
"Evet Aksâ hatta çok sevineceğini umduğum bir şey söyleyeceğim. Kırık meal hocamız varya Zeynep hanım. Dersine aksatmadan gelen öğrencileri arasında kura çekecekmiş. Ve çıkan ismi bil bakalım nereye götürecek?"
"Yo.. yok artık. Hocam tahmin ettiğim yer mi hayır hayır olamaz oldu mu yani nasıl??"
"Gözü yaşlı Kudüüs bizi bekliyor.."
Ahahahhahahhahahahaahhaha hayır bu gerçek mi bu. Rüyada mıyım. Gerçek. Hakikaten gidebilir miyim oraya ben? Yani böyle bir ihtimal Allah'ım düşüncesi bile beni benden alıyor. Hayali bile bu kadar güzelse..
"Hocam şaka yapmıyorsunuz değil mi ciddi ciddi götürecek?"
"Şakası mı olurmuş bunun Aksâ. Dualarım seninle bakalım Rabbim en çok kimin gönlünden geçiyorsa ona nasip etsin hayırlısıyla.."
"Aminn hocam amin. Hak edene nasip etsin. Gidip de hakkını verememek var.. Aman Ya Rabbim ya Hacer hocam beni daha mutlu edemezdiniz gelin size bir sarılıcam"
"İnşallah be Aksâ bakalım. İnşallah nasip olur.."
İnşaAllah. Bu benim Mavi Marmara'da şehit olan Muhammed Furkan'ı gördükten, bildikten bu yana hayalimdi. Amacımdı duamdı..
Efendimizin miraca yükseldiği şehir Kudüs. Haçlı kuşatmasından sonra tek Müslüman dahi bırakmayana dek katliam yapılmışken, Hz Ömer'le İslam'ın adaletine kavuşmuş bir şehir. Kudüs.. İslam birliği şehri Kudüs. Selahaddin'in fethi Kudüs. Ve Mescid-i Aksâ.. Allah'ım sen biliyorsun ya Kudüs gönlümün ta içinde, gönlümdekini hakkımda hayırlı eyle Ya Rabbi..
Hah bir de kura bana çıkarmış da annem izin vermiyormuş.. Bu ihtimali düşünmek dahi istemiyorum. Allah muhafaza.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AKSA
Teen FictionEsselamualeyküm. Öncelikle hikayelerde genelde karakter kötü yoldadır, hidayete erer. Yahut yoldan sapacaktır ki özünü bulur.. Benim hikayemde Aksâ tesettürüne önem gösteren, Allah rızası için çabalayan bir vakıf genci. Lise son sınıf öğrencisi, sın...