Hermione, uyandığında saat gece yarısı 4tü. kendi kendine bu, gece uyanmalarının sık olduğunu düşündü ancak üstünde durmadı ve yatağından kalkıp, aşşağı kata indi. dış kapıyı açıp verandaya çıktı. Bayan molly nin koyduğu küçük masa ve sandalyeye oturdu,bir sigara yaktı. boğazı düğüm düğüm olmuştu saatler önce kovuğun salonunda lupinin kollarında savruluyordu ancak şimdi aymış,kendine gelmişti. çözemediği bir derdi vardı ama kendi bile bilmiyordu. Boğazına yumruk oturmuş gibi hissetti ve ağlamaya başladı. birkaç dakika sonra
Lupin yanına gelip oturdu, elindeki sigarayı yerde söndürüp
-Sirius, daha 17 yaşında sigara kullandığını biliyormu dedi. ikisi de saati umursamıyordu
daha sonra gözlerinin altı mosmor, suratı sırılsıklam olmuş hermione başını kaldırıp lupin e baktığında, lupin hermione nin ağladığını gördü.
Hermione ye sıkı sıkı sarılan lupin,ne derdi olduğunu merak etti. gövdesini hermione den ayırarak,
-Hadi anlat bana, kimse öğrenmeyecek çapulcu sözü dedi ve gülümsedi.
Hermione kendini iyi hissetmediğini ,önemli bir sorun olmadığını söyleyip geçiştirdi.
Ama kendisi de asıl gerçekten kaçamıyordu. Sürekli iç sesiyle kavga edip böyle birşeyin mümkün olmayacağını ona karşı sadece derin bir hayranlık besleyip, bunu yanlış anladığını inandırmaya çalışıyordu ancak lupinin gözleri tüm mantığını yerle bir ediyordu.
BU BÖLÜMÜN ŞARKISI Can Ozan- Sar bu şehri
Yavaş yavaş yağmur çiselemeye başlamıştı. Lupin biraz ıslanmanın hermione ye iyi geleceğini düşündü
-Bu yağmur bize gelsin, kalbimizdeki tüm kiri endişeyi ve kötü düşünceyi akıtıp gitsin.
Lupin sözlerinin yanında hermione nin elinden tutup tavanı olan verandadan çekip çıkardı, artık ıslanıyolardı. Neye uğradığını şaşıran hermione, akan soğuk sudan irkildi. kısa süre sonra ise yağmurun iyi geldiğini anladı. Remus eğilip, burnundan damlayan su damlacıklarının arasından hermione nin gözlerine hayran hayran baktı. Yağmur hızlanmaya başlamıştı. ikisi de yoğun yağmur sesi eşliğinde gözlerini kapatıp dans etmeye başladı. remus Hermione nin belinden tutmuş çılgınlar gibi dönüyordu. soğuk suyun etkisiyle Hermione de artık gülüyordu.
Hermione Lupinin gözlerine bakıp
-Sana sahip olduğum için çok memnunum.
dedi ve zaten aralarında mesafe kalmamış lupinin boynuna dolandı. Parfümünü ciğerlerine doldurdu. Lupin hermione nin kollarından sıyrılıp
-Hasta olucaksın, güneş de doğmaya başladı, içeri gir de kurulanalım. dedi,
Birlikte koltukta, havluyla oturup ellerinde sıcacık kupalarla kıkırdadılar. Lupin bu kızın yanında kendisini, eskisi gibi genç hissediyordu.
-Remus, bana iyi geliyorsun...
-Artık bana neden ağladığını söyleyecekmisin
Hermione sadece,
-İyi değilim ben bana sadece sen lazımsın.
demekle yetindi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hermione Granger - {remione}
FanfictionSene 1989 Hermione 17 yaşında Remus lupin, Sirius Black, Severus Snape 32 yaşında Hermione nin okulda 6. senesi {7 sene okuyacaklar} -Hermione, imkansız olduğunu bilmesine rağmen kabul etmişti artık, ona aşıktı...