▪︎jungkook▪︎
Uyuyamadığım bir gece daha gün doğumuyla beraber bitmişti. Ayaklarımı sürüyerek banyonun yolunu tuttum ve aynanın karşısına geçtim . Göz altlarım morarmış , saçım başım dağılmış ama hiçbir şey umrumda değildi. Aynada kendimi izlemeye o kadar dalmıştım ki ardı ardına basılan zili anca duyabilmiştim. Kapıya vardığımda dağılmış halim umrumda değildi , kim geldiyse beni böyle görmesi sıkıntı değildi. Kapıyı açtım ama karşımda kimse yoktu. Bir adım attığımda ayağıma çarpan kutuyla beraber kaşlarım çatıldı. Kutuyu alıp içeri geçtim ve kutuyu masanın üzerine koydum. Açmak istemiyordum . Normal olan hayatıma bir kutunun ufacık bile olsun aksiyon katmasını istemiyordum. Banyoya geri döndüm , hızlıca duş alıp hazırlanmaya başladım . Hazırlanıp evden çıkıp arabama bindim ve işin yolunu tuttum. İşimi seviyordum . Kimya okumuştum ve şimdi ünlü bir parfüm firmasında çalışıyordum. Kokuları karıştırmayı güzel kokular elde etmeyi seviyordum.
----
Yaklaşık 5 saattir çiçek özlerini ve şekersi kokuları karıştırıp güzel bir koku yakalamaya çalışıyordum. Çalıştığım firmanın bu ay içerisinde bir kadın parfümü çıkarması planlanıyordu ve bu sefer Kim Taehyung gelip kendi kokuları inceleyecek ve onun seçtiği bu ay çıkacak parfüm olacaktı. Kim Taehyung kimdi? O bu parfüm markasının sahibiydi. O esmer teniyle , yakışıklılığıyla herkesin ilgisini çeken patronumuzdu. Genelde ya odasında ya da evde olduğundan onu görmek çok mümkün değildi . Yaklaşık 2 yıldır burada çalışıyordum ve onu toplam ya 4 ya 5 kere görmüştüm. Şimdi yeterince etkileyici güzel bir koku elde etmek için sadece yarım saatim kalmıştı ve yarım saat sonra Kim Taehyung gelip inceleyip en beğendiğini seçecekti. Ama elimde onu etkileyecek kadar güzel bir koku yoktu . Tek tek çiçek özlerini alıp koklamaya ve işime odaklanmaya başlamıştım. Yarım saat içinde bir koku çıkarmak zorundaydım.
(yarım saat sonra)
Gelmişti. Gelmişti ve şuan tek tek kokuları inceliyordu. Sıra birazdan bendeydi ve kalbim hiç olmadığı kadar hızlı atıyordu. Başarmak istiyordum . Benim yaptığım koku seçilsin istiyordum. Ve sıra bana gelmişti. Kim Taehyung bana doğru ilerliyordu . Gözlerini kırpmadan gözlerimin içine bakıyor ve bana doğru adım atıyordu . Gözlerini benden çekmeden kokuyu aldı ve kokladı. Bir süre kokuyu elinde tuttu ve jojenin içinde çevirip bana gülmeye başladı . Sonra bıraktı ve sıradaki kişiye geçerken burnunu enseme sürterek kulağıma ; '' Mhmm vanilya . Kendi kokundan da eklemelisin Jeon'' diyerek arkasında şaşkınlıktan ağzı açık bir ben bırakmıştı.
Tüm kokuları incelemeyi bitirip ; "Bugün beni çok etkileyen bir koku olmadı. Yarın yine geleceğim umarım beni etkileyen bir koku olur." derken bana bakıp sırıtmıştı Kim Taehyung. Şaşkındım. Kulağıma fısıldadığı cümleden sonra kendime gelememiştim . Kim Taehyung soyadımı nereden biliyordu , her çalışanının ismini biliyor muydu ? O kapıdan çıktığı an ben de çıkmış ve evimin yolunu tutmuştum.Eve varıp koltuğa kendimi attığımda varlığını bile unuttuğum kutuyu görünce yine umursamayacak- tım ama kutunun içinden sarkan kurdeleye bağlı bir
not sarktığını fark ettim. Kutuyu açtım ve içinden pahalı bir şarap çıktı . Notu aldım ve okudum:
"Umarım bu hediyem sayesinde uyuyabilirsin Jeon. Seni uykusuzluğun yorgun göstermesini istemeyiz değil mi? :) "
-Kim TaehyungMerhaba bu benim ilk deneyimim . Umarım hoşunuza gider 💜
-🌱
ŞİMDİ OKUDUĞUN
desire of vanilla
Fanfictionaskıya alındı "Kokuları daha net anlayabilmem için bedeninde deneyebiliriz değil mi, Jeon?"