Söz verdiğim gibi atıyorum
Medyadaki şarkıyı dinlemeyi unutmayın!
Sizi seviyorum!
— İnsan mı paraya bağlı, para mı insana bağlı?
— Bu, insana bağlı.
Özdemir Asaf
İyi Okumalar!
"Baban, bizden can aldı." Dedi adam sinirle, o sıra çocuğun düzgün ve sivri çenesini kıracak gibi daha çok sıkmıştı. Genç çocuk acıyı absorbe etmek için uğraşıyordu. Ama, çene acısından daha büyük acı adamın son sözleriyle olmuştu.
"Bizde ondan bir can alacağız!" dedi çocuğun çenesini bırakarak.
"Ah!" dedi Josef, adamın dedikleriyle tüyleri diken diken olmuştu. "Peki, beni öldürecekseniz" dedi safir gözlerini doldurarak. "Neden, arabada işimi bitirmeyip de, buralara kadar zahmet ettiniz?" diye sordu.
Adam, çocuğun dedikleriyle sırıtmıştı. "Babana benzemiyorsun," dedi arkasındaki adamlara bir bakış atarak. İki adam da patronlarının bakışından ne demek istediğini anlamıştı hızlıca bir sandalye getirip çocuğun karşına koydular. Patronları olacak adam yavaş bir şekilde oturdu.
Josef kendisine denilen şeyi hemen anlamıştı. Şirince gülümseyerek. "Evet, bazen bende şüpheleniyorum." dedi omuzunu silkerek ama omuzuna giren acıyla yüzünü saniyelik buruşturmuştu.
Adam çocuğun gülümsemesine karşılık vererek. "Neyse, soruna gelecek olursak." dedi eliyle çenesini sıvazladı. "Doğru diyorsun, seni orada öldürmemiz gerekirdi. Ama ben senin o, alçak baban gibi değilim!" dedi öfkeyle.
Josef o zaman anlamıştı, babası bu adamın değer verdiği kişiyi öldürmüştü çünkü adamın gözlerinde saf öfke vardı. "O zaman, ne diye kaçırdınız beni?" diye sordu, çocuğun aklı karışmıştı.
Adam arkasındaki adamlara bakarak, "Babanın evlat acısı neymiş öğrenmesi için." dedi ayağa kalkarak, odadan çıkmak için çocuğa arkasını dönmüştü.
Josef yüzündeki şirin gülümsemesi bozulmuştu, şimdi o parlak safir gözleri büyük bir acıyla bakıyordu. "Hata yaptınız o zaman," dedi başını eğerek, ağladığını kimseye gösterecek değildi çocuk. "Babam asla benim için üzülmez." dedi ağzındaki hafif kıkırtıyla. "Onun tek üzüleceği şey, paradır." dedi başını kaldırarak. Göz yaşıyla dolu safir gözleri patronları olacak adamla karşı karşı gelmişti. Adamın gözlerinde derin bir keder vardı.
"Sağ mı, Sol mu?" diye sordu, gözlerindeki kedere inat soğuk sesiyle.
Çocuk anlamayarak baktı.
"Eğer dediğin doğruysa," dedi adam başını eğerek çocuğun safir gözlerine dikkatlice bakıyordu. "Babana bir uyarı göndeririz." dedi sırıtarak. "Tabi, dediğin gibi üzülmez ise," dedi ve çocuğun sağ yanağını, sol elinin tersiyle okşadı. "O zaman, seni öldürmem." dedi geri çekilerek.
Josef seslice yutkundu. "Elimi kesmeyin lütfen!" dedi yalvarır bir şekilde.
Üç adam da ilk defa şaşırmışlardı. Çocuk geldiğinden beri böyle bir yalvarış içinde değildi. Canı için bile yalvarmak yerine, eli için yalvarıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZEKİ VE MİLYONER
Adventure15 yaşında kraliyet ailesi okulunun birincisi, zeki, milyoner, bütün kızların hasta olduğu bir çocuktu o! O kim mi? Josef Ardam Soul. Kumral saçları safir rengi gözleri, incecik ve çelimsiz vücudu vardı. Ama, onun şirin olmadığını kimse söyleyemezdi...