1. Bölüm

114 5 4
                                    

Yağmurun uzun süre yağmadığı zamanlarki gibi kurak ve yalnız hissediyor du kendisini. Konuşmalarında isyan vardı. Neye neden niçin bilmiyordu ama sadece koşmak, koşmak ve çığlık atmak istiyordu. Ankara'nın ayakları altında olduğu bir tepeye geldi yanında Sigarası ve tek içki olarak içtiği jack deniels viskisi vardı. Aslında alkol kullanmaya karşıydı. Bir zamanlar en yakın arkadaşının söylediği söz aklına geldi 'alkol sağlığa zararlı diyolar tamam doğru ama kim sağlığımıza yararlı ki.' Haklıydı da şimdiye kadar hayatının her evresinde kazıklanmıstı. sevgilisinden dostundan gün geldi ailesinden. Bunları düşündüğü sırada yerde toprağa saplanmış bi taşa oturacakken taşın altından kaydığını hissetti ve 'lanet olsun' dedi 'bu devirde taşa bile güven olmuyor' diyerek viskisini kafaya dikti. Ağlamak istiyordu. Yaşadığı haksızlıklari gözünün önüne getirdi. Acaba ben mi haksızım diyerek Vicdanını yargiliyordu. Telefonu çaldı. Yalnız kalmasına bile izin verilmiyordu.

-efendim

-nerdesin alya herkes merak etti seni.

Düşündürüyor du arkadaşının söyledikleri. Gerçekten merak ediliyormuydu.

-tamam geleceğim nerdesiniz.

-her zamanki yerimizde acil konuşmamız lazim hızlı ol. Diyerek telefonu kapattı. 

Alya meraklanmış bir şekilde sigarasından son bir kez cekerek attı.

sessizliğin uçurumuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin