DEHŞET EVİ

15. Bölüm

Sımsıkı sarılıyorduk, ağlayarak... birden koşuşturma başladı. doktorlar jacksonun odasına doğru koşuyordu. merak ettik ve ayaklandık. ilk çıkan doktora sorduk. konuşmaya başladı;
"Jackson bir mucize gerçekleştirdi. şuan durumu çok iyi. hayati tehlikesini tamamen atlattı. siz stelle hanım. ona iyi geldiniz."
Hıçkırıklarımız, mutluluk hıçkırıklarına dönüştü.
"Peki ne zaman çıkacak?"(daniel)
"Yarın sabah taburcu ederiz"(Dr)
Çok mutluyduk. ailesi de öyle.
Yanına yeniden girdik. ayılmış, Kapıya bakıyordu. girer girmez ona sarıldım, sımsıkı. o da Karşılık verdi. sonra zor da olsa konuşmaya başladı fısıldayarak;
"Stelle, stelle ben çok özür dilerim. sana bağırdığım için. o zaman kendimde değildim. biraz agresiflik yapmış olabilirim. beni affet"(jackson)
"Ah hayır. ben unuttum bile."dedim ve gülümsedim. "seni seviyorum" diye ekledim...

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ *~*

Bugün jackson taburcu olacaktı. annesi refakatçi olarak yanında kalmıştı. biz de şuan yanına gitmek için hazırlanıyoruz.
"Kızıııımnmmmm hadi arkadaşların geldiiiiiiii"(annem)
"Tammmmmaaaammm"dedim. ve aşağı indim.
Yola çıktık. ilk taksiye bindik ve hastaneye girdik. biz girdiğimiz an jackson çıkıyordu zaten. tam zamanında yetişmişiz. ona sarıldım ve birlikte taksiye bindirdik. annesi konuşmaya başladı;
"Jackson biliyorum oğlum, yanında kalmak zorundaydım ama üzgünüm. Baba'nın işlerine yardım etmeliyim. malum bu işi birlikte kurduk. arkadaşların sana bakacaklar. ben onlarla konuştum. bir daha içkiyi çok kaçırma ve kendine dikkat et oğlum. uçağım yarım saat sonra kalkacak ben gideyim" deyip ona sarıldı ve gitti. bizde jacksonu dikkatli bir şekilde TV'nin karşısındaki büyük koltuğa yatırdık.
Kapı çaldı.
-ANNA-
Jacksonun işlerini hallettikten sonra kapı çaldı. kapıyı açtım. YO ARTIK! Hangi yüzle buraya geliyor bu?! Konuşmaya başladım.;
"Hangi yüzle buraya geliyorsun sen?! Defol git rose!"
"Vay vay vaay. jacksonu görmeye geldim. İnsanların hasta ziyaretine gelmesi suçmu? Biraz mantıklı ol tatlım" dedi ve sırıttı.
Devam ettim;
"Yalnız bir sorun var rose. 'İnsanların hasta ziyaretine gelmesi suçmu?' Dedin ama sen insan değilsin! Git buradan!" Dedim ve sustu. gitti...
"Ne oldu Anna?" (Alice)
"Yok önemli değil."(Anna) yalan söyledim çünkü jacksonun stresten uzak durması gerekiyor. ortam gerilmemeli. Stelleye Kaş göz hareketi Yaptım ve anladı. Bahçeye çıktık. stelle;
"Anna ne oldu?" Dedi bana.
"Stelle size yalan söyledim ortamın gerilmemesi için. "
"Nasıl yani?"(stelle)
"Rose geldi. ağzının payını verdim ve gitti. ama büz bundan nasıl kurtulacağız? Kadını yoğun bakımda biliyorduk ama karşımıza çıkıp duruyor. bu işte bir terslik var.."
"Haklısın anna. ne edip ne yapıp kurtulmamız gerek." dedi ve devam etti stelle." şuan jacksonun yanında olmalıyız. hedefi o! David'i Aldı onu da almasın hedefi o!" Dedi ve ağlamaya başladı. bende öyle. birbirimize sarıldık. biraz kendimize geldik ve içeri girdik. alex;
"Siz ne ara çıktınız ya"dedi acı bir gülümseme ile.
"Hii-hiiçç çıktık işte" dedim. alice fark etmiş Olmalı ki;
"Peki tamam" dedi Kaşlarını kaldırarak. ona bunu jacksonun yanında anlatamayız. sonra ayrıca anlatmaya çalışacağız onlara..

-STELLE-
"Off poff, acıktık ben bi yumurta kırıyım" dedim ve mutfağa yöneldim. yöneldiğim anda gözüm karardı ve dengemi sağlayamadım. Düşecekken masaya tutundum ve Yavaşça oturdum. Anna ve alex sesleri duymuş Olmalı ki Yanıma koştular. ikisi aynanda "iyimisin ne oldu?" Diye sordum. sadece "iyiyim ben birşey yok. yumurta kırıp geleceğim" dedim ve istemeyerek beni bıraktılar. odaya yöneldiler. O da ne?! Bu sefer gözüm karmamıştı. simsiyah rahatsız edici bir duman görüyorum. hayır bine böyle?! Tam bağıracakken rose ve o adam belirdi ve bayılttılar. mutfak Kapısından çıkarıp götürdüler...
&&&&&&&&
Sanırım bu Yazdığım en uzun bölüm oldu. öpüldünüz :))) *>*