AlexNYC'ye vardığımız zaman Miles beni nazikçe uyandırıp geldiğimizi söyledi. Dün geceden dolayı çok yorgundum ve hemen otele gidip uyumak istiyordum.
"Miles kalacağımız otelde odalarımız birbirine bağlı değil mi?"
"Bilmiyorum güzelim gidince görücez."
"Hayır öyle istemiyorum benim istediğim gibi olduğundan emin olalım orda kalmam."
"Alex hadi ama herkes yorgun kimseyi bununla uğraştırma."
"Ama Miles.."
"Bir kere farklı odalarda kalsak bir şey olmaz Alex."
Miles'ın dedikleri canımı sıktı. Onunla hep yakın olmaya çalışsam da benden geçtiğimiz 1 sene boyunca uzak durmuştu ve bu yeterince can sıkıcı değilmiş gibi şimdi senelerdir süren geleneğimizi bozuyor.
Kendi içinde minik minik daireleri olan otellerde kalmayı tercih ediyorduk böylece meraklı gözler olmadan Miles'la birbirimizin yanıma girip çıkabiliyorduk. Ama şimdi otel işiyle ben ilgilenmediğim için nasıl bir yer seçtiklerini bilmiyorum.
Arabaya geldiğimizde kendimi hemen Miles'ın yanına atıp kafamı omzuna koydum. Bu kokuya resmen aşıktım ve şimdi Miles'ın üzerinde olması sürekli omzunda yatma isteğimi uyandırıyordu. Zaten ondan hiç ayrılmak istemezken şimdi ona yapışık gezmek istiyordum. Kafamı iyice boynuna bastırdığımda Miles'ın dudaklarından hafif bir kıkırtı yükseldi. Ona yakın olmamı seviyordu ama beni kendisinden bir sene uzak tutmuştu. Kendini işine vermekten başka hiçbir şey yapmamıştı. Bunları düşünmeye son verip kollarımı Miles'ın beline doladım. Otele gidene kadar uyumayacak olsam da Miles'la bu şekilde gitmek istiyordum.
Yaklaşık 10 dakika sonra Miles'ın yumuşak, erkeksi sesini duydum.
"Alex otele geldik hadi odalarımıza çıkınca uyursun."
Elleri sırtımı ve belimi okşarken iyice mayışmıştım ama şimdi kalkıp otel odamıza geçmemiz gerekiyordu. Gözlerimi isteksizce açıp Miles'dan ayrıldım.
"Tamam hadi gidelim çok uykum var."
"Valizleri getirecekler direkt anahtarları alıp odaya çıkalım uyu sen ben valizini yerleştiririm."
Yürümeye devam ederken söyledikleriyle yüzüm asıldı. Hayır tek başıma yatmak istemiyorum onunla yatmak istiyorum.
"Valizleri yerleştirmene gerek yok benimle uyu."
"Alex akşam konserimiz var."
"O yüzden dinlenmeliyiz."
Yüzümün asık olduğunu görünce derin bir nefes verip kafasını salladı. Ve valizleri alan kişilere dönüp ikimizin valizini işaret ederek konuşmaya başladı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
505~milex
Narrativa generaleMiles Alex'ten gidemiyordu. Gitse de sonunda döndüğü yer hep onun yanıydı. Alex Miles'tan zaten hiç gidememişti..