Müzik Kampları

308 12 3
                                    

Herkese merhaba! Bu bölümde Destina genç bir kadın oluyor. Bu arada devletler iç işlerinde silah kullanabiliyor. Zaten müzik savaşları bir çözüm değil sadece 50 yıllık süreyi uzatıyor. Ayrıca Destina geçmişi anlatmayı bıraktı, hikaye artık şimdiki zaman üzerinden işleyecek.

8 YIL SONRA

Yıl 2023 devletimizin özenle hazırladığı bir müzik kampındayım. Artık eski Destina değilim, artık evde oturup dünyada olup bitenleri haberler sayesinde öğrenen Destina değilim, artık haberleri birebir yaşayan Destinayım. Devletimiz olan Türkiye bundan üç yıl önce 2023 yılına dair bir tedbir almamız ve ülkedeki yetenekli sesleri bulup eğitmemiz gerektiğini söyledi. Bunun üzerine dünyadaki en gelişmiş 8. toplum olarak kendimize yakışan teknolojik ve son derece gelişmiş, isimlerini ise ''Müzik Kampı'' koyduğumuz binalar inşa ettik. Devletimizin yöneticileri eğitim verdikleri okullarda sesleri benim gibi güçlü olan çocukları topladılar. Bizi ailelerimizle vedalaştırıp müzik kamplarına koydular. Seslerimizi ülkenin en iyi sanatçılarının tecrübeleriyle eğittiler. Bizim dünyadaki en iyi sesler olduğumuzu düşünüyorlar fakat aynı fikirde olduğum söylenemez. Dünyadaki hiçbir devlet böyle bir proje imza atmadı veya biz böyle biliyoruz çünkü bu işi gizli bir şekilde yürütüyoruz. İşte onları bizim en iyi olduğumuza inandıran şey bu. Henüz eğitimimizi tamamlamış değiliz ama oldukça büyük bir yol aldığımız doğru.

Kafamı gri ince battaniyemin altından çıkarıyorum. Bu kampta pembe, yeşil ya da beyaza yer yok, gerçekliğin rengi olan griye yer var. Bazı küçük istisnalar dışında kampın tamamı gri. Oda arkadaşım Emre'nin hala uyuduğunu görüyorum. Her ne kadar ilginç gelse de bir erkekle odamı paylaşıyorum. Savaşa hazırlandığımızdan dolayı hayatımıza aşkı sokmayacağımıza dair söz verdik. Zaten kimseye aşık olacağımı sanmıyorum çünkü ben aşka inanmam. İşte bu yüzden kampta bir erkekle aynı odada kalmak ilginç değil. Kalkıyorum, saat hala sabahın altısı, normal uyanma saatimiz yedi fakat bugün beni uyku tutmadı. Odadan çıkıp geniş banyoya giriyorum. Banyo da tüm kampta kullanılan gri mermer ile döşenmiş. Kış mevsimini yaşamamıza rağmen içerisi en az yaz kadar sıcak çünkü teknolojimiz oldukça gelişmiş. Banyoda yürüyorum ve bir odasına giriyorum. İçim yanıyor, bu yangını bir nebze olsun azaltabilmek için kendimi soğuk su dolu küvete bırakıyorum. Banyodan çıktığımda herkesin kalktığını görüyorum ve bana yakın olan arkadaşlarım Cem, Emre, Helin ve Cansu ile selamlaşıyorum. Onlar banyoya girerken yemekhaneye gidip bir masayı kapıyorum. Arkadaşlarımı beklerken diğer erken gelenleri dinlemeye koyuluyorum: ''Bugün herkesin kendi hayat şarkısını yazmaya başlaması gerektiğini duydum.''

Bu cümleyi duyduktan sonra dinlemeyi bırakıyorum çünkü hayat şarkısının kişinin kendi yapacağı ilk savaşta söylendiğini biliyorum.

Müzik SavaşlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin