✨𝓟𝓮𝓽𝓻𝓲𝓬𝓱𝓸𝓻✨

3K 66 22
                                    


Dün gece yaşananlardan sonra kendimi pek iyi hissetmiyordum,çok utanç vericiydi.Ama suçu kendime atmıyordum çok sarhoştum,içmeyi gerçekten bırakman lâzım.

Uyandığımda saatin 11 olduğunu gördüm ve derse daha çok vardı.Rehberimden Bella'yı bulup aradım.

-"Hemen bana gel,dün gece senin yüzünden dünyanın en utanç verici şeyini yaptım!"

-"Ben ne yaptım ya?"

-"Sadece gel,çabuk!" diyip telefonu kapattım.Olayı gerçekten nasıl çözebileceğimi bilmiyordum ve akıl almam gerekiyordu.Ted'e söyleyemezdim,bana kızardı.10 dakika sonra kapı çaldı.Kapıyı açar açmaz eşyalarını fırlatıp koltuğuma oturan Bella,

-"Anlat çabuk,çok heycanlandım."

-"Dün birini öptüm."

Bella sevinmişti,alkış yapmıştı ve boynuma sarılmıştı.

-"Hayır dur,öpmemem gereken birini öptüm."

-"Nasıl yani?"

-"Sizle ayrıldıktan sonra Bay Cavill ile karşılaştım,viski ısmarladı ve uzunca sohbet ettik.Gitmeye karar verdiğimde beni evime bıraktı.Gidecekken onu öpmüş olabilirim." dedim utangaç bir tavırla.

-"Ee,karşılık verdi mi?" koluna vurdum.

-"İşin garibi de bu,verdi.Ama sonrasında hiçbir şey demeden gitti."

Bella düşünür gibi yapmıştı,ben bu sürede kalkıp kahve yapıyordum.

-"Bence senden hoşlanmasaydı öpücüğüne karşılık vermezdi.Gitmesini de öğrencisi olmana bağlıyorum.Çok germe kendini bence o sana konuşmaya gelir."

Mantıklı gelmişti.Derse kadar Bella'yla muhabbet etmiştik.Onun da dün gece Ted'le yakınlaştığını öğrenmiştim.Garip gelmişti.Hiç flört ettiklerini görmemiştim.
Derse 1 saat kala hazırlanmaya başladım.Yine uzun bir gün olacağı için rahat giyindim,saçımı topuz yaptım ve hafif makyaj yaptım.

Yine uzun bir gün olacağı için rahat giyindim,saçımı topuz yaptım ve hafif makyaj yaptım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


-----

Dersler bitmişti.Şimdi kafeteryadan bir şeyler alıp kütüphaneye geçip çizim yapıcaktım.Bay Cavill ile karşılaşmamak için özellikle kütüphaneyi seçmiştim.
Kafeteryada kahvemi beklerken tanıdık sesle arkamı döndüm.Gülerek bir kızla konuşuyordu.İtiraf etmek gerekirse kıskanmıştım,ama beni ilgilendirmiyordu.Önüme dönüp kahvemi almıştım ve onu hiç fark etmemiş gibi kafetaryadan çıkmaya çalışmıştım.Ama gözlerinin üzerimde olduğunu anlamak pek zor değildi.Kapıdan geçerken "Yulia!" diye seslenmişti.Konuşsak ne diyeceğimi bilmediğim için duymazlıktan geldim ve kütüphaneye doğru gittim.

-----

Ne kadardır çalışıyordum bilmiyordum ama saat 19.00 olmuştu.Daha rahat çalışmak adına laptopumdan bir şarkı açmıştım ve çizim yaparken ona eşlik ediyordum.
Kapı açılma sesi duymuştum ama büyük bir ihtimalle görevliydi,bu saatte burda olanlar genelde atölyede çalışırlardı.

-"Yulia Rose." Adımı duyduğumda irkilmiştim.Arkama döndüğümde seslenen kişinin Henry Cavill olduğunu gördüm.Yüzünde rahat bir tavır vardı,çok yakışıklı gözüküyordu.Ben onun suratına dalmışken tekrar konuştu.

-"Neden benden kaçıyorsun?" Aa neden acaba.

-"Ben,sadece dün gece olanlar yüzünden kendimi kötü hissediyorum.Özür dilerim,kafam yerinde değildi.Bir daha yaşanmayacak Bay Cavill,bana güvenebilirsiniz." dediğim anda üstüme yürüyüp beni kalçamdan tutup masaya oturtmuştu.Beni kendine çekmişti,dudaklarımız arasında santimler vardı,nefesi nefesimle çarpışıyordu.Beklediğim şeyi yapıp dudaklarıma yapıştı.Bu öpüşmemiz ilki gibi değildi,çok yoğundu.Uzun süren öpüşmemiz arasında bazen göğüslerimi bazen kalçamı avuçluyordu.Ben sadece boynunu tutuyor ve kokusunu içime çekiyordum,kontrolün onda olması hoşuma gitmişti.Bacaklarımı aralamamı sağlayıp bacak arama girmişti.Sertleşen penisini hissedebiliyordum.Benim bacak aram ise sızlıyordu.Ben bu düşüncelerle ıslanırken o benden ayrıldı.Gülümsüyordu,ben de gülümsedim.Beni masadan indirince suratıma bakmaya başladı.

-"Gerçekten çok güzelsin" dedi ve ellerini topuzuma götürdü,saçlarımı salmıştı.Sarı saçlarımı okşuyordu.Dudaklarını boynuma götürdü ve öpmeye başladı.Ağzımdan küçük bir inleme kaçmıştı.

-"Bir daha inlersen kendimi tutamam" gülmüştüm ve vücudundan ayrıldım.İnleyeceğimi biliyordum,o gerçekten çok haz veriyordu.
Tam o bir şey diyecekken telefonum çaldı.Ekrana baktığımda babam olduğunu görmüştüm,şu an açamazdım,sessize aldım.

-"Neden açmıyorsun?"

-"Bence şu an pek vakti değil" güldü.

-"Ne zaman bırakıcaksın çalışmayı?'

-"Aslında bu gece burdaydım ama şu an tüm ilgimi dağıttığın için daha fazla çalışabileceğimi sanmıyorum Bay Cavill."

-"O halde benimle akşam yemeği yemek istersin?"

-"Çok isterim Bay Cavill." dudağımı kısaca öptü.

-"10 dakika sonra kapıda ol güzelim."
Tamam anlamında kafamı salladığımda gülümseyip kütüphaneden çıkmıştı.Hemen eşyalarımı toplamaya başlamıştım.Çok heycanlıydım,sevgili miydik değil miydik bilmiyordum fakat o öpücük hâlâ midemi hareketlendiriyordu.

10 dakika sonra arabasını gördüm ve ön koltuğa bindim.

-"Nereye gidiyoruz Bay Cavill?"

-"Evime."

𝓯𝓪𝓵𝓵 𝓽𝓸 𝓹𝓲𝓮𝓬𝓮𝓼 | henry cavillHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin