İyi dostluklar edinin yeri geldiğinde sizin için her şeyi yapabilecek, dostluklar edinin yeri geldiği zaman size aile olacak
Kardeşler edinin beraber ağlayabilecek...Elimdeki isim listesini bırakıp yönümü Hare'ye döndüm:
"Buldum Hare Asım Sönmez'le yapacağız bizimkinin arasını"
Elindeki kahve fincanını koltuğun yanındaki sehpanın üzerine koydu, ayaklarını altında toplayıp düşünceli bir şekilde bana baktı:
"Lina bildiğim kadarı ile o adam çok cimriymiş hemde kadınlara karşı saygısız. Şimdi o Ayliz'e değer verip adam gibi sevmezse bize ne onun enişteliğinden , hem iyi arkadaşlar olarak, gönlü ve eli bol bir enişte adayı bulmamız gerekiyor. Bizimkinin ilişki konusunda deneyimlerine değinmek bile istemiyorum ."
Hare'nin söylediklerini aklımda tartarken elimdeki boş ayran bardağı ile mutfağa yöneldim, üzerimedeki çeketi mutfak sandalyesine koyup eşorfmanımın belini düzelttim. Buz dolabının kapağını açıp en üstteki ayran şişesini elime aldım dolabın kapağını kapattım. Tekrar salona gidip kendimi L şeklindeki koltuğa bırakıp yayvan bir şekilde oturdum.
" Doğru söylüyorsun Hare. Bize onu sevecek biri lazım her ne olursa olsun yanında olabilecek biri."
"O değilde Ayliz'i ne yapacağız biz. Müsade etmez biliyorsun.
Hayatına karşımamıza ve sürekli ilişkilerine müdahale etmemize sinir oluyor.""Ayliz'i düşünmeyi bırak sen ve ona uygun enişte adayı bulmaya bak Hare ."
Evin kapısı açılınca ikimizde konuşmamıza bir son verdik. Oturuşumu düzelttim.
"Hoş geldin Ayliz davayı alabildin mi?"
"Evet aldım. Biliyorsun elimden hiç bir şey kaçmaz tabi , Hare'nin de yardımları oldu. Teşekkür ederim savcı hanım "
İkisine tebessüm ederek oturduğum yerden kalktım.
" Ne içersin Ayliz ? "
"Ben bir şey almayayım Lina, zaten üzerimi değiştirip büroya geçeceğim"
"Peki kanka akşam bu olayı kutluyoruz o zaman, bildiğim şık bir restoranttan yer ayırtıyorum bize."
Hare ve Ayliz düşünceli gözle bana baktı. Sonra ikiside gülmeye başladı.
İlk kendine gelen ve konuşan Ayliz olmuştun." Sana bizim kıyafetlerden giy diyeceğiz ama giymiyorsun zaten. O değilde orayada eşorfmanla gitmeyi düşünmüyorsun değil mi ? Tamam kendini böyle rahat hissediyorsun ama en son üniversiteye böyle gittin. Lina akademisyensin sen, ve öğrencilerinin karşısında bu kadar rahat takılman doğru mu sence ?"
"Ya Ayliz cidden senin şu kuralcı, hanım hanımcık tablonda yer edinemeyeceğim. Birincisi ben asla etekmiş , elbiseymiş giyemem. İkincisi pantolon, eşorfman ve şortlarımla mutluyum. Hem istediğim şekilde giderim, benim giyinme şeklim tartışmaya kapalı bir konu," dedim.
Hare bir bana bir Ayliz'e baktı:
"Ayliz kime ne anlatıyorsun sen ?
Geçenler de Selim abisinin düğünü için o kadar giydirdin makyaj yaptın sonuç bir eşorfmanla sweatshirt giyip gelmişti. O kadar da emek vermiştin. Seni gibi salon hanımefendisini dahi delirtmişti."" Ay evet o günü hatırlamak bile istemiyorum ben. Kız , sen birde İngilzice akademisyenisin, Rusça ve İtalyanca biliyorsun ama seni tanımasaydım hiç birine inanmazdım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Akıl Hastanesine Yolculuk
Humor"Ben deli değilim." Bir türlü deli olduğuna tedavi olması gerektiğine inanmıyordu. Hastanenin koridorunda attığı çığlıklar son bulduğunda gözümden akan iki damla yaşı silip, Akıl ve Ruh Hastası Cerrahisi'ne döndüm. "O iyi olacak mı? Bi...