Düğün

416 24 0
                                    

Evet işte o gelin arabası o gelinlik o damatlık hepsi mükemmeldi. Şebnemin istediği gibi düğün sarayda yapılıyordu. Aslında düğün salonuna fazla para vermişlerdi ama değmişti çünkü şebnemi mutlu gördükçe selimde mutlu oluyordu. Ve araba kırmızı halının tam yanında durdu. Selim inip kapıyı şebneme açtı. Şebnem de o zerafetiyle arabadan indi ve görenlerin hepsinin azı açık kaldı. Herkez bu mutlu çifti alkışlarla gelin odasına uğurladılar. Şebnem o kadar mutluydu ki ilk defa topuklularla yürüyemiyordu. Zar zor geldi odaya ve kendini koltuğa attı. Selim ise heycandan terler içinde kalmıştı. İkiside konuşamadı ve odada derin bir sessizlik oldu. Taki can gelene kadar.

Can:Selim abi hadi aşşağı inmelisiniz. Herşey hazır.

Selin kolunu uzattı ve şebneme:

Selim:Artık ailem olma zamanı geldi.

Şebnem, selimin koluna girdi ve odadan çıktılar. O merdivenleri nasıl indiklerini bilemediler. Çünkü heyecandan ne yaptıklarını ve ne yapacaklarını bilemiyorlardı. Alkışlar eşliğinde dans pistine geldiler ve şarkının gelmesiyle ilk danslarını yaptılar. Şarkı şebnemin en sevdiği şarkıydı. Dans sırasında şebnem kafasını selimin omzuna yasladı ve şarkıyı söylemeye başladı. İkisininde kalbi o kadar çok hızlı atıyordu ki yerlerinden çıkıcak gibiydiler. Şarkı bitti ve yerlerine geçtiler. Bir an önce akşam olmasını istiyorlardı. Oyun havası, halay derken sonunda nikaha geldi. Nikah memuru:

Nikah Memuru:Sen Şebnem Gürsoy hiç kimsenin baskısı altında kalmadan, hastalıkta, sağlıkta, iyi günde, kötü günde, Selim İnanla evlenmeyi kabul ediyormusun?

Şebnem: EVET...

Nikah Memuru:Peki sen Selim İnan hiç kimsenin baskısı altında kalmadan, hastalıkta, sağlıkta, iyi günde, kötü günde, Şebnem Gürsoyla evlenmeyi kabul ediyormusun?

Selim:EVET...

Nikah Memuru:Bende belediye başkanının bana verdiği yetkiye dayanaraktan sizleri "Karı, Koca" ilan ediyorum. Gelini öpebilirsin.

Şebnem ve Selim ayağa kalkıp birbirlerine döndüler. Selim Şebnemin duvağını kaldırdı ve anlına bir öpücük kondurdu.

Selim "Ailemize hoş geldin Şebnem İnan".

Nikahtan sonra misafirlerle ilgilendiler. Sonrasında ise pasta kesildi. Misafirler yavaş yavaş dağıldılar. Şebnem ve Selimde de çocuklara bakıp sonra arabalarına binip evlerine geldiler. Artık hiçbir engel kalmamıştı. Selim, şebnemin kapısını açtı ve arabadan indiler. Evin onüne gelince selim kapıyı açtı ve şebnemi kucağına aldı. Kapıyı ayağıyla itip odalarına gittiler. Selim şebnemi yatağın üzerine bıraktı. Şebnem doğruldu. Selim ise arkasına oturdu ve şebnemin gelinliğinin arkasını açarken şebnemin aklına istanbuldaki ve kızlarla geçirdiği ilk gecede kızlara söylediği "aklınıza ilk gecenizde gelinliğinizi bir gelinin açacağı aklınıza gelirmiydi " sözünü hatırladı ve güldü...

Her Son Yeni Bir Başlangıçtır(ŞEBSEL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin