2 Ay Sonra

528 28 2
                                    

-Şebnem-

Günler o kadar hızlı geçiyor ki. Yarın şebnem inan olucam. Ben hayatımı yakışıklımı yakışıklı bir adamla birleştiriyorum. Onu okadar çok seviyorum ki... Ben hem kendi kendime konuşurken hemde makyajımı bitirmeye çalışırken kapı açıldı ve benim canım sevgilim gelmiş.

Selim: Prenses hazırsanız çıkalım.

Şebnem: Geldim aşkım.Tamam hazırım gidebiliriz selim inan.

Arabanın önünde durunaca kapımı açtı. Centilmen yani. Oda yanıma oturdu. Sonra uzun uzun bana baktı.

Şebnem: Gitmeyi düşünmüyormusun.

Selim: Gözlerimi senin güzelliğinden alabilirsem gidicezde.

Öküzüm işte bak sen aklı sıra bana iltifat edip benden birşey istiycek. Çakal diye buna denir.

Şebnem: Kim bilir kaç kıza bunu söylemişsindir acaba..

Selim: Ya nerden çıkarttın ben senden daha güzel bir kadın görmedim hayatımda.

Şebnem: Hı hı bende yedim.

Selim: Yani beni gıcık etmeye bayılıyorsun ya.

Şebnem: Sende beni bundan dolayı seviyorsun. Ama birazdaha beklersen ben kına geceme sende bekarlığa vede partine geç kalıcalsın.

Selim: Tamam. İnsana bi sevisini göstertmiyorsun.

Şebnem: Öyleimdir canım.

Şebnem selimi gıcık edip amacına ulaşıp sinsi sinsi gülümserken, selim ise şebneme sinir olmuş sinirden dudaklarını yiyordu. Uzun süren sessizliğin ardından şebnemin bağırmasıyla ilkildi selim. Şebneme dönüp.

Selim: Ne oldu şebnem?

Şebnem: Ne olcak bak bak neymiş efendim sevgilisine çiçek almış çiçeyi kafasına yemiş. Ne yaptında çiçeyi kafana yedin diyorum klasik cevap sevgilimi en yakın arkadaşıyla aldattım. Ya yemin ediyorum yoğtulmamış odun. Böylelerini döv...

Fırsat bu fırsat diyip lafa atladı selim. Çünkü eğer lafını bitirmesine izin verirse arabadan inene kadar başı şişetdi.

Selim: Sevgilim canını sıkma. Sen o güzel aklını böyle boş şeylere yorma.

Şebnem zaten asık suratını dahada astı. Selime dönüp,

Şebnem: Selim sen benim işime boş şeymi diyorsun.

Diyince bu sefer yandı selim belkide hiç lafa girmemeliydi belki o zaman şebnem arabadan inince susardı. Ama artık arabadan inmek bile selimi kurtarmazdı.

Selim: Canım ben öyle demek istemedim.

Şebnem: Ne demek istedin o zaman.

Selim: Ben şey...

Cümlesini bitirmesine izin vermedi selimin ve

Şebnem: Ben ne demek istediğini anladım sen hiç ağzını yorma selim bey.

Neyseki gelmişlerdi. Selim arabayı park edip indi ve şebneme kapıyı açtı. Şebnem kızgın bir ses tonuyla..

Şebnem: Mersi canım.

Şebnem arkasına bakmadan merdivenleri çıktı ve kapıyı açıp apartmana girdi. Selim ise arabaya tekrar bindi ve cafe ye doğru yol aldı.

Şebnem teyzesinin evinin önüne gelip zili çaldı. Kapıyı kainat açtı.

Kainat: Hoş geldin kuzum.

Şebnem: Hoş bulduk. Herşey tamam mı?

Kainat: Tamam şeboşş.

Şebnemin kına gecesi çok güzel geçiyordu. Şebnem arabada yaşanan olayı unutmuştu bile. Selim ise cafe ye gelmişti. Çocuklar hemen selimin yüzünden birşey olduğunu anladılar.

Can: Selim ne o kardeşim yüzün sirke satıyo.

Selim: Hiç sorma abi. Şebnem işte, yok efendim ben onun işine boş demişim. Vır vır başımın etini yedi.

Özgür: Abi sen şimdi çekemiyosan şebnemi evlendikten sonra hiç çekemessin. Selim bulaşık makinesini boşalt, ütü yap. Bide hamile olunca selim canım onu çekti bunu çekti. Sonra çocuğunuz olunca selim çocuğun altını değiştir of of.

Özgürün lafından sonra selim, can ve müfit dönüp kızgın gözlerle baktılar.

Selim: Ya çok iyi motive ettin saol özgür.

Can: Yani sen azını açmasan olmaz demi. Neyse abi sen buna bakma bugün senin bekarlığa veda gecen var bugün canını sıkmak yok.

Selimde çocukar sayesinde oda arabada yaşana gerginliği unutmuştu. Günün sonunda iki tarafta çok mutlu bir şekilde döndüler evlerine çünkü yarın büyük gündü.

Arkadaşlar yorumlarınızı bekliyorum.

Her Son Yeni Bir Başlangıçtır(ŞEBSEL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin