Black Butler Oneshot - Scenario

Sebastian x Okuyucu "Kedi Yavrusu"

"SEBASTIANNNNNN~" Phantomhive malikanesinde bir ses yankılandı.

"Yine o lanet orakçı mı?" Ciel çayını yudumlarken sordu.

"Muhtemelen, ona katlanamıyorum" Y/n, sesindeki kızgınlıkla sessizce homurdandı.

Y/n Grell'den nefret ediyordu. Her zaman Sebastian'ı ondan almaya çalışıyordu.

Evet, Y/n L/n Sebastian'ın kız arkadaşıydı.

Ciel, görevlerinin önüne geçmediği sürece çıkmalarına izin verdi.

Ve evet, Y/n de bir iblisti.

O bir kedi iblisiydi. Bu da Sebastian'ın onu olduğundan daha çok sevmesine neden oldu.

"Genç efendi izninizle bakmaya gideceğim" Sebastian kapıya doğru yürürken dedi, ama gitmeden önce durdu ve Y/n'ye dudaklarından bir öpücük vermeye çalıştı. Ama o daha gelmeden başını çevirdi.

"Sorun ne Y/n, daha önce öpücüklerimi hiç inkar etmedin..?" Sebastian, gözlerinin içine bakmak için çeneni kaldırırken söyledi.

"Sadece git ve şu lanet orakçı ile ilgilen." Y/n elini şapırdatırken, küçük bir fincan çay almak için yemek masasına gitti.

"Ah, anlıyorum..." dedi Sebastian, gösterişli orakçıyla baş etmek için uzaklaşırken.

"Leydi Y/n," diye başlıyor Ciel, "onun gibi bir embesili kıskanmamalısın, gerçekten güzelsin, akıllı ve zekisin, Sebastian'ın isteyebileceği her şeye sahipsin. Aynı zamanda yüksek sesle ağladığın için bir kedisin!" Ciel, baş bandınızı çıkarıp kedi kulaklarınızı ortaya çıkarırken diyor.

Sadece kızdığınızda ortaya çıkarlardı.

"Sebastian seni asla terk etmez." Ciel kalkmaya başladığında "Hadi gidelim, sana neden kıskanmaman gerektiğini göstereceğim" dedi. Kolunu çekip seni merdivene götürürken konuştu.

"Aww Sebastian neden bana karşı bu kadar kabasın?" Orakçı Sebastian'a sarılırken sordu. "Beni sevdiğini biliyorum~"

"Kıskanacak bir şey yok ha?" Y/b tam ve mutlak bir şımarıklıkla gözlerini devirdi.

"Y/n" Sebastian ona doğru koşmaya başlarken bağırıyor. Şimdi depresyondaki kırmızı başlı orakçıyı geride bırakarak.

"Y/n, Y/n neredesin?" Sebastian seslendi.

Daha sonra Y/n'yi Sebastian'ın bulduğu kediyle bahçede otururken buldu.

"Neden kaçtın!? Senin için endişelendiğimi biliyor musun!?" Sebastian onun seviyesine çömelirken sordu.

"Çünkü lanet orakçı seni seviyor ve sürekli sana yapışıyor. Buna dayanamıyorum. Sanki senin..." Sebastian seni tutkulu bir öpücükle kesti.

Y/n ilk başta şaşırdı ama yavaşça öptü. Kollarını etrafına sarıp onu yere yatana kadar aşağıya doğru çekti ve onun üzerinde gezindi.

"Hiç böyle hissetme, kimse benim kedimin yerini alamaz. Benim için genç efendinin yanında en harika ve en değerli şeysin." Sebastian diğer iblisin kalkmasına yardım ederken nazikçe itiraf etti.

"Böyle güzel şeyleri nasıl söyleyeceğini nereden biliyorsun Sebastian?"

"Görüyorsun, ben sadece bir erkek arkadaşım. ~"