"Hadi ablacım anneyi alacağız bizi bekliyor"
Sabah erkenden kalkmıştım, annem yüzümdeki dün akşamdan kalan yaraları görmesin diye makyaj sürmüştüm. Bir de buna üzülsün istemedim.
Arda elimden tutmuştum kapıdan çıkarken. Babam hala uyuyordu o yüzden sessiz çıkmıştık. Aşağıda dış kapıdan tam çıkmak isterken karşımda annemi bulmuştum.
"Anne ne arıyorsun sen burda biz senin yanına geliyorduk"
Arda anneme sarılıyordu.
"Siz yorulmayın diye erkenden çıkıp kendim geldim annem"
Annemin eve gelmesine üzülmüştüm ya bir şey olsaydı?
"Hadi gel çıkalım o zaman" demiştim ve annemin elindeki çantasını almıştım. Annem ve Arda eve girerken içerden babamın bana seslenen sesi geliyordu.
Eve girdikten sonra karşımızda o duruyordu. Arda annemin arkasında saklanıyordu.
"Buyur Baba?"
Babam cevap vermiyordu.
"Geçmiş olsun" deyip annemin yüzüne bile bakmıyordu. Sonra dönüp gitti. Annemi görünce şaşırmıştı.
"Gel anne seni yatağına götürelim" deyip annemin üzerindeki ceketi almıştım. Odaya gittikten sonra annemin üzerini örtüp Arda ile mutfağa geçmiştim. Anneme çorba yapacaktık.
"Napıyorsun sen" diyen babam sesi geliyordu arkamdan. Kalbim yine hızlı hızlı atıyordu. Onun sesi kanımı uyuşturuyordu. Ve bunu yine söylemek istiyorum. Bana böyle hissettiren benim öz ve öz babamdı...
"Çorbamı karnımı doyuracak adam gibi kahvaltı hazırla bana"
"Annem hasat olduğu iç-"
Cümlemi bitiremeden beni bölmüştü.
"Başlatma şimdi anneni de çorbayı da bana kahvaltı hazırla dedim sana" diye bağırmıştı. Arda yine elimi tutup arkamda saklamıyordu.
"Anneme hazırlayım güçlensin hasta o sonra sana hazırlarım hemen baba"
"Lan sen beni delirtmek mi istiyorsun he?"
Yine bağırarak bana doğru geliyordu. Saçımdan tutmuştu. Sessiz olmaya çalışıyordum.
"Dünkü dayak yetmedi mi he? Sen adam olmayacak mısın" deyip yine Tokat kondurmuştu yanağıma.
"Erkan ne yapıyorsun sen" diye bağıran annemin sesi geliyordu.
"Anne bir şey yok sen git lütfen" demiştim ve ona doğru yürüyordum. Bana dur işaretini veriyordu.
"Git şurdan sinirimi senden çıkarmayayım"
"Erkan yapma o senin kızın kıyma ona" diyordu annem ve elini babamın koluna kondurmuştu korkarak.
"Lan çek elini" deyip anneme mutfak dolaba doğru itelemişti.
"Anne"
Hemen onun yanına gitmiştim, ama babam bundam rahatsız olmuştu. Yine saçımdan tutum beni yere itmişti. Düştükten sonra yere çöküp beni dövmeye başlamıştı. Annem ağlamaya başlamıştı.
"Erkan yapma ne olursun yapma" diye bağırıyordu annem. Ama babam durmak bilmiyordu. Her yerim kanayana kadar dövüyordu. Sonra kalkmıştı.
"Ne hale getirdin kızı. Allah senin belanı versin. Nasıl bir babasın sen"
"Ne diyorsun sen lan" diye bağırıp anneme üzerime doğru yürümüştü. Annemin kafasındaki tülbenti çekmişti. Anneme bir şey olacak korkusu ile kalkmıştım yerden.
"Bırak onu" diye bağırıyordum babama, ama devam ediyordu. Beni dövdüğü gibi onu da dövüyordu.
"Bırak o hasta daha yeni geldi yapma ne olursun"
Hiç bir şey onun umrumda değildi. Babam ağlamamı bile umrumda saymıyordu.
"Erkan yapma" diye yalvarıyordu annem, ama çok yıpranmıştı bile. Sesi soluğu çıkmıyordu. En som yere doğru itmişti babam onu. Yere düşen annem kafasını vurmuştu.
"Anne!!!!"
Hemen onun yanına çökmüştüm. Kan akıyordu ve bayılmıştı. Ağlıyordum...
"Anne uyan lütfen" diye yalvarıyordum ama gözünü açmıyordu. Babam bize bakıyordu. Kendi şaşırmıştı. Telefonumu çıkarıp ambulansı aramıştım.
"Anne me olursun uyan hadi" diye diye kafayı yemek üzeriydim. Daha yeni gelmişti tam iyileşmemişti ki o.
Bir kaç dakika sonra zil çalıyordu. Babam açmaya gitmişti.
"Yer açın lütfen" diyen hemşireler bana sesleniyorlardı.
"Kalp atışı çok düşük kaybetmek üzereyiz" diye bağırıyordu annemin nabzına bakan hemşire.
"Kalp masajı yapıyorum" deyip beni başka odaya alıyorlardı. Arda anne diye ağlıyordu. Onu kucağıma alıp salona geçmiştim.
"Anne iyi olacak ağlama ablacım" diye avutuyordum. O sırada biri bana sesleniyordu.
"Annenizi acil hastaneye götürmemiz lazım. Beyin kanaması geçiriyor"
Kalbim sanki o am durmuştu. Neye uğradığıma şaşırmıştım.
2 saat sonra...
"Annem nasıl oldu haberiniz var mı"
Şu am hastanedeydik. Arda, babam ve ben. Koridorda ameliyathanenin önünde beklemekteydik. Daha dün burdan çıkmıştı annem. Şimdi o yine orda yatıyordu. Allahım annem sağ çıksın ordan lütfen...
Hemşire bana cevap vermeden gitmişti. Çok tedirgindim, korkuyordum. Içimde kötü bir his vardı. Arda'ya hiç bir şey yansıtmamaya çalışıyordum.
Sonra doktor çıkıyordu ameliyathaneden. Bana doğru yol almıştı.
"Doktor bey nasıl" demeye kalmadı bana acı haberi vermişti.
"Başınız sağ olsun. Tülin hanımı kaybettik. Beyin kanamasını durduramadık buraya geldiğinde çok vakit kaybetmiştik bile"
Haberi aldığımda üzerimden soğuk sular dökülmüş gibi hissettim. Tarifi olmayan bir acı yaşıyordum. Bir taraftan Arda'nın ağlaması, diğer taraftan doktorun bana teselli vermesi. Hiç bir şey duymuyordum. Sadece inanılmaz bir ağrı hissediyordum. Kalbimde...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİ BIRAKMA
RomanceSessizlik çökmüştü hastanenin koridorunda. Tarifi olmayan bir acı saplanmıştı kalbime. O haberi aldığım an, sanki biri gelmiş ve kalbimi söküp almıştı. "Başınız sağ olsun." Kafamda defalarca bu üç kelime tekrarlanıyordu. Durduramıyordum kafamdaki o...