Ben şiir yazıyorum.
Bir roman yazıyorum.
Ben bir efsane uydurdum,
Orada yaşıyorum...
Senden biraz kopya çekiyorum.
Uzun boylu diyorum,
Kara kaşlı,kahverengi gözlü,esmer o diyorum.
Seni tanıyanlar tanıyor,
Ben seni tanımayanlara anlatıyorum.
Bir kitap koyuyorum masaya.
Herkesin etrafında dolandığı masaya.
Bende oturdum oraya, düşünüyorum da:
Bizden sonra kimler oturdu bu masaya?
Bana bakışlarını hatırlıyorum,
Gülüşünü hatırlıyorum,
Konuşuyorduk ya biz,
Ben o konuşmalarımızı hatırlıyorum...
'Gözlerime yeşil kalem çok yakışıyor.' demiştim,
'Benim için sürermisin?' demiştin.
'Sürerim' dedim, sürecektimde,
Ama daha süremeden 'bitti' dedin...
'Beni seviyormusun?' demiştin,
'Yoksa seviyormuş gibi mi yapıyorsun?' demiştin.
'Başta sevmiyordum' demiştim,
Doğru sevmiyordum da!
Sonra ben seni bir sevmişim, bir daha unutamadım...
Kelimeler büyüyor ağzımda, dökülmüyor.
Anahtar kelime aşk diyorlar.
Hemen sen geliyorsun aklıma,
İşte ozaman içimdeki aşk daha da büyüyor!
Rüyalarıma giriyorsun,
Bağrışa, çağrışa affediyoruz birbirimizi,
Çok mutluyuz eskisi gibi,
Sonra uyanıyorum,
Rüyam bitiyor, kabus başlıyor...
Rüyalarından başka bir yerde olmayacak,
Biliyorum olmayacak,
Ben senin haberlerini hala alıyorum,
Ama ne kadar umut etsemde, biliyorum olmayacak...