Elveda mı yoksa Merhaba mı ?

449 45 8
                                    

"...Ayrılalım."

Bir an kalbim durdu zanettim.Boğazıma bir yumru mu oturmuştu yoksa yediğim tostu mu yutamadım ayırt edemiyordum. Tek bildiğim gözlerimin yanmasına sebep oluyordu ve beni ağlatacaktı. Ağladığımı görmemeliydi. 

"Tamam." dedim belli belirsiz çatlak bir sesle. Ağlamak üzereydim ve bunu farketmesini istemiyordum. Kalktım ve kafenin önündeki durağa gidip gelen ilk otobüse bindim. 

İlk defa tek başımayım. 

Akbili bastım.Tek basımlık kalmıştı. Çok şanslıyım.Yine.. Otobüs hemen hemen boştu ama cam kenarı dolu olan olan bir otobüs benim için dolu demekti. Neyse cam kenarı boş olan bir yer buldum ve oturdum. Olanları düşündüm. Napmıştım ki? Yoksa başka biri mi vardı?  

                              ♛ ♛ ♛

Uyandım.Uyumuşmuydum ki? Tabi ki uyumuştum ama kafamı Yunus'un omzuna değil de cama yaslamıştım. Ne tuhaf ! Yanımda başka bir çocuk oturuyordu.Dışarıya baktım.

"Burası neresi?" dedim yanımdakine ister istemez. Çocuk bana çok derin bakıyordu. Derin ama güzel.

"Kadıköy.Son durağa az kaldı."

"Kadıköy mü?" Ah tabi ya alışmıştım Yunus ile binip,sahile gitmeye...Ama..ama bugün olmıycaktı.Hatta bir daha hiç olmıycaktı.Şuan konum o değil iç ses. Şuan benim Bostancı da hatta evde olmam lazımdı!

"Bostancı..Yani Bostancı da olmam gerekiyordu" dedim. Sesim ister istemez endişeli çıkmıştı.  Yanımdaki çocuk ise dudaklarını bastırıp,kafasını hayır anlamında salladı. 

"Iıı-ııı.Ters yön." Ben senin o Iıı-ııı diyen...hop iç ses noluyor ya? Daha dur önce bir "bitmiş" olan ilişkini sindir.

"Yaa.." dedim ve bunu derken ister istemez somurttuğumu biliyordum.

"Yaa" dedi bilmiş bilmiş benle dalga geçercesine.

"Burdan 4'e binersen gidebilirsin." dedi. Sorduk mu? Biraz önce ağzını felan yiyodun noldu şimdi iç ses?

"Akbilim yok."

"Benimkini alabilirsin."

"Gerçekten mi?" dedim heyecanla.

"Evet"dedi ve kartını uzattı.

"O zaman bende sana veriyim lazım olur.Boş ama.."

"Tamam"dedi sözümü keserek. Daha sonra da kartları değiş-tokuş ettik.

"Bu arada ben Kader." dedim elimi uzatarak.Elime çok garip bir şey gibi bakınca indirip,cebime koydum.

"Biliyorum" dedi. Nerden biliyorsun müneccim misin qardaş dsdkl İç ses!  

"Nasıl?" 

Akbilime-artık onun olduğu için akbiline- bakıp "İnanabiliyor musun bunda adın yazıyor?"dedi. 

"Üfff" deyip gözlerimi devirdim. "Çok komiksin," kartına bakıp "Vahap" dedim. 

"Çabuk öğreniyorsun ama adım Vahap değil." dedi. Aaaa ukalaya bak ya,çabuk öğreniyormuşum. 

"İki adım var ve ben Vahap'ı kullanmıyorum." dedi iç sesimle araya girerek. 

"Biliyor musun? Diğer adını hiç merak etmiyorum." 

Son durağa gelmiştik. Çocuğa -Vahap'a- akbil için teşekkür edip gülümsedikten sonra 4 numaralı otobüsün olduğu durağı aramaya başladım. Ben boş boş etrafıma bakınırken bir anda gözlerimin önünden otobüsün gittiğini fark ettim ve koşmaya başladım. Hava kararıyordu ve daha fazla geç kalamazdım. Koşmaya başladım bu arada da rüzgarın etkisiyle kafamdaki bandana yere düştü. Ama onun için duramazdım. Zaten onu Yunus almıştı. Bundan sonra Yunus ile ilgili hiçbir şeyde durmayacaktım. O bitmişti. 

 Otobüs beni fark edip durduğunda zıplayarak bir adım attım.Bu davranışımın sesizliği bozduğunu fark ettim.Derin bir nefes alıp boğazımı temizledim. Akbili bastım ve bir cam kenarı aradım ama yoktu. Ayakta durdum.Boş koltuk olsa bile yoktu. Tıpkı hafızamda Yunus diye biri varken aslında olmaması gibi.

"..Merhaba. Imm,ben Buse.İlk bölüm bu kadar,umarım beğenirsiniz :) Hesabımızın açıklamasında da yazdığı gibi bu hesap 1 kişiye ait değil,bu hikaye de 1 kişiye ait değil. Sümeyra ve bana ait.Hikayeyi ikimiz kurguluyoruz ve biraz yaşanmışlıklardan da alıcaz ama bu bölümün asıl yazarı Sümeyra diyebilirim :) Bu bölümü onun cümleleri ile okuyacaksınız.."

"Gerçi bir kaç değişiklik yaptım ama genel olarak Sümeyra'nın azından :D"

ATEŞE TUTULMAK(ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin