Eda'dan
Doktor ve yanındaki stajer çıktığı an koluma bi cimcik geldi. "Ohaa Eda şu stajer ne öyle..." vaay Buket hanıma bak sen ilk kez birini beğendi. "Kızım ya hayırdır beğendin mi " diyerek göz kırptım. Buket tereddüt etmeden "tabi lan o ne öyle meteor resmen iyiki hasta olmuşum..." dedi. Gerizekalı nasıl konuşuyor öyle "sen ne diyosun kız saçmalamayı kes!" Diye tısladım. Buket'te "ya tamam ne celalleniyon?" Dedi. O sıra da içeri Baran geldi. Her zaman ki soğukluğuyla selam verip Buket'in yanındaki beyaz deri koltuğa oturdu. Buket'e dönerek "Nasılsın Buket ne zaman başlayacaklarmış tedaviye?" Dedi. Buket'te "valla dinlemedim ki Eda'ya sor." Dedi. "Yarın kemoterapiye başlayacak her hafta bir kür alacak ama zaten bir hafta anca etkisinden çıkarmış." Duraksadım. Çok saçma geliyordu bunlar. İki gün önce ne güzel takılırken şimdi tedavisini konuşuyorum. "5 hafta kür alacak sonra bir ay bekleyip radyoterapi'ye girecek 2 hafta... sonuçlar olumlu olursa ki olacak Amerika'ya gideceğiz ve tümörü alacaklar." Bu sefer Buket'te dikkatlice dinledi. Baran'ın gözünde ilk kez üzgün olduğunu belirten bir bakış vardı. Buket " bakın bana bu parayı nasıl bulacağız cafe masrafları falan var şu saate kadar şu aptal tümörle yaşadıysam bi bu kadar daha yaşarım." Dedi. Baran araya girerek" Ben paranın yarısını ayarladım. Diğer yarısınıda bulacağız" dedi. Bu çok güzel bir haberdi. "Hayır Baran kabul edemem bunu asla " dedi. Baran "sana soru sormadım küçük hanım şimdi dinlenmene bak yarın çok yorulacaksın" dedi. Daha sonra gözleri 2 saniyeliğinede olsa daldı. Hemen kendine gelip odadan çıktı. Koştum Buket'e sarıldım. Oda bana sarıldı. Döndüğümde ağlıyordu.
Buket'ten"Eda herkesin benim için uğraşmasını istemiyorum ben iyileşirsem bu borçları ödeyeme..." "kes sesini ne borcu senin iyileşmen bize en güzel hediye olacak şu canının kıymetini bil biraz şu çırpınışlarımızı gör!" Diye bağırdı. İlk kez Eda'yı böyle görmüstüm. Onlar haklı kendim için değil sırf onlar için mücadele edeceğim. Bende sessizce "tamam sırf sizin için savasacağım..."
3 saat sonra Neslihan'dan
Cafedeki alışverişi yapmış aldığımız süsleri yerleştirmiştik. Şuan hastanede Buket'in yanındayız. "Baran paranın yarısını bulmuş." Nee ama bu süper haber! "Neee süper yarısınıda biz buluruz süper ya çok sevindim kuzum." Diye Buket'e baktım. Oda buruk bir gülümsemeyle bana baktı. O sırada içeriye doktor Hamdi bey stajeri ve hemşire girdi. Hemşire sarışın, saçları dalga dalga havalı bir şekilde odaya girdi. Buket'e serum takarken doktorda tekrar yapacaklarını anlatıyordu. Buket'in gözü bir stajere bir hemşireye kayıyordu. Wowowo çok sinirli. Bende aynı şekilde baktığımda hemşire çocuğu yiyecek gibi bakıyordu. Ama stajer doktoru dinliyordu. Noluyo ya Buket ne alaka?
Buket'ten
'Lan kızım burdan çıkıyım senin işin bitti zaten sarışınlardan nefret ederim. Hah aklıma ibnelik geldi.' Kendi kendime kıza ne fanteziler uyguladım. Bak bak bakışlara bak. "Aaaa!! Napıyon kızım sen doktorun ağzına düşeceğine işine bak!" Kız ne olduğunu anlamamış lafları sindiriyordu. Hamdi bey sinirli sinirli bakarak "Neriman bu şikayet ikinci oldu bir daha olmasın yakarım." Dedi. Ooo yak yak doktor emmi. Stajerim aşkıma baktığım da bana 'teşekkür ederim' bakışları atıyordu. Oyy bakma lan öyle... Bende ona göz kırpıp muzip bir gülümseme yolladım. Hemşire de bana bakıp serumu dikkatlice (!) Taktı. Hepsi odadan çıktığında telefonuma bildirim geldi. Baktığımda instagram'dan bir takip isteği. O ne o ! Aman tanrım didim! Bu benim aşkım stajerim. Oha görmüş işte bu bee hemen kabul ettim. Bende ona gt yaptım. Tüm fotoğraflarını beğendim ve ss alıp duvar kağıdım yaptım. Yerim ya nasıl tatlı. Aha valla oda benim fotoğraflarımı beğeniyor. Hadi bitanem dm at gari.
Yarım saat sonra
Ufff hala dm atmadı. Kızlar hep gitti. Neslihan kıyafet alıp gelecekmiş. elimde telefon bekliyorum ya atmayacak heralde. Şu kolumdaki serum da çıksaydı iyice uyku yaptı...
Neslihan'da geldi oturuyoruz. Allah razı olsun Eda anlatmış hiç anlatacak halim yoktu. O gelince bende uykuya daldım.
Sabah
Gözümü açtığımda başımda Oğuz, Atilla,Baran,Neslihan,Eda,Dilara ve Abdullah'ım duruyordu. Abdullah benim stajer aşkım. Eee ama o ne alaka ben uyanınca içimi ısıtan sesiyle konuştu "Atilla kardeşim şimdi alacağız beklemenize gerek yok siz gidin" höst bu meteor bizim eniştenin kankası mı? Bismillah bana bişeyler oluyor. "Yok ya biz bekleriz kanka sorun yok. Hadl bakalım baldız hazır mısın ? " "hazırım da senle sonra birşey konuşacağım." "Ney gı merak ettim." "Yok yok sonra konuşurum." Beni bir odaya götürüp krem rengi büyük koltuğa oturttular. Bir kaç kişi daha gelince beynim dank etti. Benim saçlarım dökülecek!
multlmedya stajer Abdullah Evgi ♥♥♥ yazarınız Taladronist olunca :D vote ve yorumları bekliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK BAHÇESİ
Novela Juvenil4 çocukluk arkadasi ve 4 yakisikli adam bakalim bu 8 kişinin macerasi neymiş ?