Buket'ten
Ama saçlarım dökülürse ne yaparım ben! Allah kahretsin ya...
"Bitanem hazır mısın?" "Hayır! Hazır değilim olmakta istemiyorum Eda saçlarım dökülecek hepsi gidecek bu yaşımda kel falan kalamam ben hayır tedavi falan olmayacağım!..." yine sinir krizine girmiştim. Deli gibi bağırıyordum. Birisi beni kucağına aldı. Kim olduğunu göremiyordum. Haykırarak ağlıyordum. Ve bırakması için çırpınıyordum. Karanlık bir odaya geldik ve beni taşıyan kişi yatağa sertçe bıraktı. Işığı yakınca o kişinin Oğuz olduğunu gördüm. "Bana bak ukala cadı kız, senin tavırların diklenmelerin boşuna sen orada kızları bizi ne kadar üzdüğünün farkında mısın? Tamam benden nefret ediyorsun ama bu seni önemsemeyeceğim anlamına gelmez! Eskiden herşey ne kadar iyiydi onların hatrına yanındayım. Senin gibi çocukluk yapmayacağım da şimdi o tedavini oluyorsun sikerim saçını başını!.." neye uğradığımı şaşırmıştım. Tamam hepsini üzdüğümü biliyorum ama kel kalacağım,herkes gezerken benim burda yatmam dayanılmazdı. "Beni yalnız bırak." Diyebildim. Dedikten sonra odadan çıktı. Ağlıyordum, hıçkıra hıçkıra ağlıyordum. Ağlama sebebimi bilmiyordum ama ağlıyordum. Bu bilmediğim odanın kapısı açıldı. İçeriye Abdullah geldi. Sessizce yanıma oturdu. "Babam... iki sene önce kaybettim. Hemde senin gibi beyninde tümör vardı. O tedavi oldu, saçları döküldü halsiz kaldı... ama asla yılmadı o 63 yaşında yılmazken sen 20 yaşında nasıl pes edersin!? Bak ilk hastamsın sen benim sen ilk kez hastalığını atlatacaksın bende... bak Buket ilklerimizi yaşayacağız seninle... kendine inan bırak saçı başı elbette dökülecek ama inan tıpkı şimdikiler gibi çok güzel çıkacak. Durumun farkında değilsin ama saatler aleyhine..." biraz düşündü. "Aleyhimize işliyor. Ayrıca her çıktığın kürden sonra sana teker teker birşeyler itiraf edeceğim. Anlaştık mı ?" Artık yeter Buket insanların senin icin cırpındıklarını gör hadi yapabiliriz iç sesim doğruydu. "Anlaştık" dedim. Kolumu kavrayarak tekrar tedavi odasına geldik. 5 dakika sonra hemşireler ellerinde serumla geldiler. Kürler bunlarmış ve her hafta 3 tane yiyecekmişim.
Eda'dan
Buketi odaya atıp bağırıp çağırdıkça daha çok ağlıyordum. İnsanın kanser olmasından çok insanın kardeşinin kanser olması yakıyormuş insanı. Oğuz sinirle çıktıktan sonra göz göze geldik. Bana doğru yaklaşıp "Eda ağlama o iyi olacak, eskisi gibi olmamız için bana izin verin. Buketle kanka senin herşeyin olmak istiyorum tekrar. Evet burası ne yeri ne de zamanı ama bana şans ver. Hiç vermediğin o şansı ver. İkimizde Buket'imize çok üzülüyoruz, bunu birbirimize destek olarak atlatmalıyız. Pişman olmayacaksın herşeyim, lütfen..." bunu söyledikten sonra içim acımıştı. Beni gercekten seviyordu. Bende dayanamayıp boynuna sarıldım. O şansı verecektim. Kulağıma fısıldadı. "Pişman olmayacaksın bitanem" daha sonra Abdullah Buket'in odasına girdi. 10 dakika kadar durup beraber çıktılar...
Akşam evde
Buket koltukta yatmış televizyona bakıyordu. Ben dergilere bakıyordum. Neslihan ve Dilara farklı tatlı tariflerine... kapı çaldı herkes birbirlerine bakmaya başladı. Dilara bana ben Neslihana Neslihan Buket'e bakınca "oha Neslihan ben ölümcül hastayım yapmaa." Dedi. Kıkırdadıktan sonra ben kalktım. Kapıyı açtığım da 32 diş sırıtan Abdullah'ı gördüm. Şaşırmıştım. İçeri buyur ettim, herkese merhaba dedikten sonra Buket'in yanına gelip "sana verdiğim söz vardı hatırlıyor musun?" "E-evet hatırlıyorum... a-ama ciddi miydin s-sen?" Biz mal mal bakıyorduk."yapma Buket tabiki ciddiyim, hadi senin odana geçelim." Buket tam kalkacakken Dilara "ımm.. ya şey biz zaten markete gidecektik sizin geldiğiniz iyi oldu hadi baay" diyerek cıktık...
Abdullah'tanYanına oturdum ve gözlerinin içine baktım. Çok yorgun görünüyordu. Ama deli olduğu belliydi ve şimdi itiraf edeceğim şeyi duyunca beni öldürebilirdi. "Bak şimdi... itiraf edip gideceğim tamam mı ?" "Hıhı" "şeeeyyy... ben küçükken bakkala gitmiştim ve arkadaşlarıma çikolata çalmıştım. " "neee!?!?!" "Biliyorum yaptığım terbiyesizl..." "ne alaka ya daha önemli birşey itiraf edeceksin sandım. Burda heyecan yapıyorum. Çok gıcık ve uyuzsun tamam mıı ?!?" Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım. Sonra gözlerinin içine bakınca onun da gülesi geldi. Kendimizi tuttuk tuttuk sonra kahkahayı patlattık. "Ne bekliyordun ölümcül hastacım daha önemli şeyler daha ileride..." evet ondan hoşlanmaya başlamıştım ama sabret cadı...
İnstagram dan beni takip etmek isterseniz buketsmtl ♥♥ multimedya Abdullah
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK BAHÇESİ
Genç Kurgu4 çocukluk arkadasi ve 4 yakisikli adam bakalim bu 8 kişinin macerasi neymiş ?