1. Bölüm

164 9 205
                                    

-Sözlümüz bitmiştir çocuklar. Açın kitaplarınızı okumaya başlayalım.

Hocanın tiz sesi tüm sınıfta yankılanırken kafamı sıraya gömdüm. Ders çok sıkıcıydı. Geçmiyordu da zaman. Kafamı sıraya koydum. Tam uyumaya hazırlanıyordum ki birisi kafama silgi atmıştı. Kafamı kaldırıp gözlerimi sınıfta gezdirdim. Yusuf bana bakıp pişkin pişkin sırıtıyordu.

-Sen mi attın silgiyi?

Bir anda tüm sınıf bana döndü.

-Evet napacaksın.

-Kaşınıyorsun.

-Kaşısana.

-İyi sen istedin.

-Yusuf Eylül ikinizde kesin. Yusuf sende rahat dur.

-Hocam ne yaptım ki ben.

-Yusuf dersi dinler misin artık. Arkadaşından da özür dile.

-Dilemem.

-Dile dedim yoksa sözlü notunu düşürürüm.

-Özür dilerim

Dedi Yusuf hiç anlaşılmayan bir sesle

-Yusuf düzgün dile.

-Hocam gerek yok onun özürüne kalmadım.

Dedikten sonra Yusuf gözlerini devirdi. Hoca da nefes verip dersi anlatmaya devam etti. Tanıştırayım Yusuf. Okulun en gıcık ama bir o kadar da yakışıklı çocuğu. Kızların hepsi onun peşinde. Hayır ne buluyorlar anlamıyorum doğrusu.

15 dakika sonra :

Sonunda zil çalmıştı. Ders fazlasıyla sıkıcıydı. Sınıftaki erkekler zil çalar çalmaz sınıftan koşarak çıkmışlardı. Anlayamıyordum doğrusu niye bu kadar acele ile sınıftan çıkıyorlardı ki?

Derin bir nefes verdim. Çınar yanıma geldi.

-Kantine gidiyorum ben yiyecek bişey istiyor musun?

-Kahve alıcam ama ben alırım. Zaten sınıfta bunaldım.

-Tamamdır güzellik.

Gülümseyip ayağa kalktım. Çınar kolunu omzuma atınca sınıftan çıktık.

Tanıştırayım Çınar bizim çetenin en çapkını. Ve en komiği. Kendisi yakışıklı olduğu için kızlar peşinde koşuyor. Ama Çınar uzun ilişki insanı değildir. Onun için kızlar tek kullanımlıktır. Kanka takılır genelde.

Çınar'la ders hakkında konuşurken kantine gelmiştik. Kızların gözü yine Çınar'ın üzerindeydi. Bazıları hariç. Bazı kızlar bana dehşet dolu bakışlar atıyordu. Mesela Yağmur. Yusuf'ların tayfadan. Bakışlarından anladığım kadarıyla Çınar'ı benden kıskanıyor.

Kendilerinin bana yaptıklarından intikam almak için Yağmur'a bakarak iyice Çınar'a sokuldum. Kafamı Çınar'ın boynuna koydum ve yanağından öptüm. Yağmur elini yumruk yapmış bana bakıyordu. Kafamı Çınar'a çevirdim ve gülmeye başladım. Çınar bana tuhaf tuhaf bakmaya başladı.

-Güzelim iyi misin ne gülüyorsun manyak manyak.

Gözlerimle Yağmur'u işaret ettim. Çınar önce anlamayarak etrafına baktı.

-Çınar'ım Yağmur'a bakar mısın?

Çınar bana bakıp kafasını Yağmur'a çevirdi. Gülüp tekrar bana döndü.

-Sen yok musun sen çok fenasın kızım.

İkimizde Çınar'ın bu söylediğine kahkaha atmıştık. Kahvelerimizi alıp masaya oturduk.

DÜŞMAN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin