EDWARD GELİYOR

1K 26 18
                                    

Yine günlerden pazartesi idi. Başak,Damla,Derya ve Beste eskiden yıkık dökük olan (şimdi çok güzel )olan eve gittiler.Derya'nın babası elektrik mühendisi idi.Bu yüzden oranın ışık dizaynını o yapmıştı. Damla'nın babası inşaat mühendisi olduğundan inşaattaki ustaları o eve yönlendirip onarılmasını sağlamıştı. Beste'nin babası mobilyacı olarak çalışıyordu. Oranın mobilyalarını ise Beste'nin babası halletti. Zaten bu ev tek odalıydı. Bu sebeple pek bir eksik kalmamıştı. Kalan eksikleri de aralarında para toplayarak hallettiler.Artık burası kızların ve annelerin buluşma noktası olmuştu. Dediğim gibi günlerden pazartesiydi. Çocukların okul saati gelmişti.Başak, Damla, Derya, Beste ayrıca İlayda, Demet, Açelya aynı sınıftalardı. Ama pek birlikte gezmiyorlardı. Eskiden çok iyi anlaşıyorlardı. Taki o güne kadar : sınıfça kızlar bir giyim etkinliğine gitmişlerdi.Demet, İlayda ve Açelya aynı etekleri beğenmişlerdi.Fakat diğer kızların pek hoşuna gitmemişti bu etek. Demet, İlayda ve Açelya bu eteği aldı.Diğer kızlar almadı. Demet, İlayda ve Açelya bu eteği alırken yanlarından üç garip görünümlü kız geçti.Yanlarından geçerken kıkır kıkır gülüyorlardı. Ama Demet, İlayda ve Açelya bu kızlara aldırmadı. Aradan günler geçti. Bu kızlar garip davranmaya başladılar. Hem de çok garip. Artık diğer kızlarla anlaşamıyor ve en garip olan şey aldıkları eteklerin vücutlarından çıkmamasıydı. Bu garipliğin sebebi aslında etekleri aldıkları gün yanlarından geçen üç garip görünümlü kızdı. Aslında bu kızlar insan değillerdi. Bu kızlar aslında kara büyü cadılarıydı. Eteklere büyü yapmışlardı. O günden sonra İlayda, Demet ve Açelya çok popüler oldular. Aynı zamanda çok kırıcı . Kimsenin katılamadığı milyon dolarlık değerdeki partilere bile katılmaya başladılar. Ama bu garipliğin o eteklerde olduğunu kimse bilmiyordu. İşte arkadaşları ile artık konuşmamaların sebebi buydu.

***

Her zamanki günlerden biriydi. Herkes okula gelmişti. İngilizce öğretmenleri olan Hilal Hanım onlara öğrenci değişim programıyla sınıflarına yeni bir öğrenci geleceğini söyledi. Ve içeriye öğrenci değişim programıyla gelen Edward girdi. Hilal Hocalarının söylediğine göre Edward İngiltere'den geliyordu. Babası İngiliz, annesi Türk'tü. Annesi Türk olduğu için Tükçe'yi rahatlıkla konuşabiliyordu. Ama Edward'ın çok büyük bir sırrı vardı. Fakat bunu kimse bilmiyordu. Edward İngiltere de iken kötü cadı ona büyü yapmıştı. Ve onu tavşana dönüştürmüştü. Annesi Edward'ı bu durumdan kurtarmak için onu Türkiye'ye gönderdi. Çünkü onun tanıdığı çok iyi bir büyücü vardı. Edward 'ı eski haline dönüştürebileceğini söylemişti. Fakat iyi büyücü bu kara büyüyü tam anlamı ile bozamamıştı. Edward saat 00:00 olduğu zaman tekrar tavşana dönüşüyordu. Bu büyünün tamamen bozulması için kırmızı kalp kristali diye bilinen ve dünyada yalnızca bir tane bulunan kristali bulmalıydı. Bu kristali bulmak için çok zorlu ve tehlikeli yollardan geçilmesi gerekiyordu. Bu yüzden Edward birkaç aylığına Türkiye'de kalması gerekiyordu. Eğer kısa sürede dönerse tekrar büyü altına girecek ve yalnızca bir tane kırmızı kalp kristali olduğundan tekrar büyü bozulmayacaktı. Bu Edward'ın en büyük sırrıydı. Bu bir sır olduğundan bunu kimse bilmiyordu. Şu anki dersleri İngilizceydi. Bütün ders boyunca herkes Edward hakkında konuştu. Hilal öğretmen bu konuşmaya kızmıştı. Ama bunu belli etmiyordu. Ona göre bu doğaldı. Hilal öğretmen Edward'ı İlayda' nın yanına oturttu. Tenefüs zili çalmıştı. Herkes Edward'ın başına toplandı.Ama İlayda,Demet ve Açelya hariç. Onlar Başak, Beste, Damla, ve Derya'nın başına toplanmıştı.Beste ve Derya'nın akıllarını çelerlerse onlar daha popüler olacağını düşünüyorlardı...

HAVADA SİHİR KOKUSU VARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin