BAŞLANGIÇ

109 21 46
                                    

   HİKAYE TAMAMLANMAMIŞTIR!                                                                                      İşte şimdi buradayım, yok oluşumda

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

   HİKAYE TAMAMLANMAMIŞTIR!                                                                                      İşte şimdi buradayım, yok oluşumda. Karşımda resmen beni aldatıyordu ve ben de bunu salak gibi izliyordum. Bir şey yapamıyordum, ağzımı açamıyordum, yanına gidemiyordum. Aslında yok oluşum onun beni aldatması değildi, onun için ailemden vazgeçmemdi, onun beni salak yerine koymasıydı... 

Gerçekten bunu göremeyecek kadar kadar kör mü olmuştu gözüm, beni salak yerine koyacak kadar izin mi vermiştim ona. Peki şimdi ne yapacaktım, aileme geri dönecek yüzüm var mıydı gerçekten?

Kızın saçının bir tutamını almış, elinde döndürüyordu. Neredeyse sinirden gözüm dönmüştü. Yanlarına ne ara gittiğimi bile hatırlamıyordum, ama tek farkında olduğum şey öncelikle Okan'ın suratına sert bir şekilde vurduğum elimdi.

"Allah belanı versin senin, sen nasıl yapabilirsin bunu bana!" Resmen şoka girmişti.

"Okan bu kız kim hayatım?" Ahhh! Benim bu kızı öldürmemem için tek bir sebebim bile yoktu!

"Bence sen sus o çakma sarı saçlarını yolarım, ardından devamını kendin hayal et, nasıl devam etmeliyim?" O sırada tam kızın üzerine sıçrarken belime bir kol sarıldı.

"Dolunay gerçekten düşündüğün gibi değil bak beni bir din-"O sırada suratına bir tane daha geçirmiştim.

"Neyi anlatacaksın? "seni kandırdım, başka bir kız buldum, onu da seninle aldattım" Bunları mı söyleyeceksin soysuz köpek!" Ardından kız konuşmaya başladı.

"Bir kere benim saçlarım çakma sarı değil! Okan bu kız kim ve ne anlatmaya çalışıyor" Tam o anda kızın yayvan yayvan konuşan ağzına bir tane geçirdim.

"Bak canım bir kere benimle  ağzını yayarak konuşma bir daha ki sefere ağzını kırarım!" Resmen herkese rezil olmuştuk gelen geçen bize bakıyordu!

"Okan sakın eve geri gelme yoksa başına yıkarım o evi!" Tam gideceğim sırada Okan kolumu tuttu.

"Hayırdır Dolunay Hanım orası benim paramla alınmış bir ev, o eve gelmemesi gereken biri varsa o da sensin!" Bir dakika ne demeye çalışıyordu şimdi?

"Ne demeye çalışıyorsun?" Kız vurduğum için yere düşmüştü ve aniden ayağa kalktı.

"Kusura bakma hayatım o ev bizim evimiz sen de nereye gidersen git, biz Okanımla çok mutluyuz!" Ne yani yağ gibi üste çıkmaya mı çalışacaktı? E öyle bir şey olursa ben nerede kalacaktım?

"Kusura bakma Dolunay paran yok her şeye ben yetişmeye çalışıyorum, çalış diyorum çalışmıyorsun, bu saatten sonra sana bakmam. Artık evine mi dönüyorsun ne yapıyorsun bilemem ama artık ben yokum!" Şu an sinirden elim ayağım titriyordu resmen! Tabi ki çalışamazdım nasıl çalışabilirdim ki, rahatsızdım hem de belimden bütün ayakta kalamazdım ki ben! Tekrardan konuşmaya başladı Okan.

Ben DolunayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin