1.3 ☆

905 92 58
                                    

Taeyong'un sözü yarım kaldı, hissettiği yumuşak baskı onu şoka uğratmıştı. Jaehyun onu öperken şokla aralandı gözleri, doktor ona bu kadar öfkeliyken bu neydi şimdi?

Yalnızca doktor değil dudakları da öfkeliydi. Taeyong'un dudakları sert öpüşler altında esir kalmıştı. Doktor tüm hıncını o dudaklardan alıyordu sanki... Taeyong'un ise ince dudakları sertçe öpülürken, heyecanı artmıştı.

Jaehyun nefes almak için dudaklarını ayırdı kırmızı dudaklardan. Koyu gözleri, kızarmış gözlere kaydı. Bu kadar güzel olması haksızlıktı. Ondan nefret etmesi gerekirken, Jaehyun ona doğru çekilirken buluyordu kendini. Dudaklarını araladı, bir şey söylemek istiyordu fakat Taeyong izin vermedi.

"Lütfen..." demişti kısık sesiyle, "Lütfen sadece öp beni."

Doktor yutkundu. Bakışları, şişmiş öpülmeyi bekleyen dudaklara kaydı. Usulca tekrar dokundu dudakları yumuşak dudaklara, usulca tekrar esiri etti onları.

Taeyong ayak ucunda yükselirken kolları doktorun boynuna dolandı. Doktorun boşta kalan elleri Taeyong'un ince beline tutunmuş sonrada usulca kalçalarına kaymıştı. Taeyong kendini önündeki vücuda bastırdı. Jaehyun hissettiği baskıyla onu kucağına alırken, Taeyong sıkıca bacaklarını doktorun beline sardı. Elleri usulca doktorun yumuşak saçlarına gömüldü.

Doktor onu geniş çalışma masasına oturtmuş, üzerindeki paltodan hızlıca kurtulmuştu. Siyah kazağıda Taeyong'un üstünden çekerken, Taeyong yardım edercesine kaldırmıştı kollarını. Siyah kazak yere düşerken, Jaehyun önündeki kusursuz vücudu süzmüştü bir süre. Özlem duyduğu vücut gözlerinin koyulaşmasına ve alev alev yanmasına sebep olmuştu. Sıcak dudakları sertleşmiş göğüs uçlarına inerken, Taeyong hissettiği sızıyla bacaklarını daha da sarmıştı doktorun ince beline.

Jaehyun dudaklarını bir süre minik göğüslerde dolaştırdı. Onları iyice öpmüş, ıslak diliyle her yerini yalamıştı. Taeyong'un ufak iniltileri odada yankı yaparken, alt tarafındaki şişlik ve ıslaklık başını döndürüyordu. Kendini usulca Jaehyuna'a ittirdi. Jaehyun dudaklarını minik göğüslerden çekmiş eli Taeyong'un kemerini bulmuştu. Kemer ve pantolon aşağı sıyrılırken, Taeyong heyecanla kıpırdanmıştı. Tüm vücudu Jaehyun'un dokunuşları için sabırsızdı, tüm vücudu yaşadığı bu hisle sarhoş olmuşçasına mayışmıştı.

Jaehyun eğildi, Taeyong'un önünde diz çökmüş dudakları düz karnında dolaşmıştı. Usulca aşağılara kaydı, iç çamaşırını da usulca aşağı çekmiş, kendisini bekleyen sertliği öpmüştü.

Taeyong iç çekti. Jaehyun'nun yumuşak dudakları bacaklarında dolaşırken, sabırsızca oturduğu yerde hareket etti.

Jaehyun bu sabırsız hareketleri daha fazla bekletmeden dilini ufak peniste  dolaştırdı. Sıcak dili Taeyong'un sertliğiyle buluştuğunda kısık bir inilti vermiş doktorun omzuna tutunmuştu sarışın. Parmakları doktorun pürüzsüz tenine gömülürken, vücuduna yayılan elektrik onu öldürüyordu.

Jaehyun bir süre sonra dudaklarını ıslak bir sesle sertlikten ayırmış, oturduğu yerden kalkarak kendi pantolonunu ve iç çamaşırını da çıkarıp bir köşeye atmıştı. Taeyong'u masaya yatırırken, usulca dudaklarını öpmüş, parmaklarından birini Taeyong'un içine yollamıştı. Taeyong içine giren kuru parmağa karşılık bir inilti saldı havaya. Doktor içindeki parmağın yanına bir parmak daha eklerken koyu gözleri ısırılmaktan şişen kırmızı dudaklara kaymıştı.

Taeyong'un içinde hissettiği baskıyla gözleri doldu, yanağından boynuna doğru süzülen yaşı silmiş, parmaklarını çekerek kendini Taeyong'un içine ittirmişti Jaehyun'da.

Taeyong kesikçe inildedi.

"Ihmm... J- jaehyun."

İçindeki sertlik canını yakıyordu, bu parmaklardan bile daha acı vericiydi. İçindeki doluluk hissi nefesini kesmişti Taeyong'un. Fakat Jaehyun sert değildi aksine baştaki öpüşüne göre çok nazikti. Sanki Taeyong'u korkutmak istemiyor gibiydi.

Taeyong şaşkındı, onun bu kadar öfkeye ve nefrete rağmen neden bu kadar nazik olduğunu anlamıyordu.

Jaehyun hareketlerine hız kattı. Altındaki bedeni zevkten kıvrandırırken, kendinin de pek bir farkı yoktu.

"Taeyong... Lee Taeyong ahh."

Sertliğini saran duvarlar ona dehşet zevk veriyordu. Taeyong'un vücudu ile kendi vücudu çok uyumluydu, birer yapboz parçası gibi birbirlerini tamamlamışlardı.

Taeyong hissettiği zevkle alt dudağını ısırdı. Jaehyun'un vuruşları onu başka bir dünyaya atmıştı sanki. Terden vücudu sırılsıklam olurken, gözleri sulanmıştı. Günlerce özlem duyduğu vücutla bir bütün olurken kalbi sızladı Taeyong'un. Jaehyun'un belindeki bacaklarına baskı vererek kendine daha çok çekti onu. "Fazla büyük..." İçindeki sertliği tümüyle en derininde hissediyordu. Jaehyun duyduğu şeyle yamuk bir gülüş vermiş biraz daha abanmıştı Taeyong'a. Zevk noktası sızlarken, Taeyong'un başı dönüyordu. Sarı saçları tümüyle dağılmış, öpülmekten şişen dudakları aralanmıştı. Aşık olduğu adamla sadece vücutları değil ruhları da birleşmişti sanki. Taeyong öyle sanıyordu.

Jaehyun son vuruşlarını yaparken, tekrar öpmüştü Taeyong'u. Tadını sevdiği dudaklara tekrar kapanmış kendini bıraktığında o dudaklara doğru boğukça inlemişti.

"Siktir sen beni bitirdin."

Taeyong'da bitmişti. İnildemeleri odayı doldururken Jaehyun'nun pürüzsüz karnına bırakmıştı kendini. Vücudu gevşerken gözlerini yummuştu bir süre.

Jaehyun Taeyong'un içinden çıkarken iç çamaşırı ve pantolonunu tekrar bacaklarına geçirdi.

Taeyong'da nefesi düzene girdiğinde yattığı yerden kalkmış köşedeki iç çamaşırına uzanmıştı.

"Bunu neden yaptın?" diye sordu pantolonunu bacaklarından geçirirken. "Benden nefret ettiğini sanıyordum?"

Jaehyun koltuğuna tekrar kurulurken, bir süre sessiz kaldı. Taeyong'un kazağını üzerinden geçirip güzel tenini kapatmasını izledi. Sonrada tek kaşını kaldırmış dağılan saçlarını gelişigüzel düzelten sarışının gözlerine bakmıştı. "Benden çaldığın paranın karşılığı olarak düşün." dedi acımasızca. "Karşılığını verdiğine göre artık gidebilirsin."


⸻ ♡ ⸻
dövücem ben bu cocuğu

⸻ ♡ ⸻dövücem ben bu cocuğu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
breaking point // jaeyongHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin