5.bölüm - hastane

74 2 0
                                    

Uyandığımda yanımda oturan esmayı gördüm serum takılıyken yanıma gelmiş ağlıyordu. Elini tutmaya çalıştım. " çok şükür uyandın çok korkuttun bizi " dedi. " bizi ? " dediğimde kafasını arkada duran derdaya çevirdi. Derdaya bakıp " git burdan " dedim. Esma yanıma eğilip olanları tek nefeste anlattı. Ağzım açık kalmıştı. Esma resmen derdayı savunuyordu. Esma derdaya bir şeyler söyleyip odadan çıktı. Derda perdeyi kapatıp kapıyı kilitledi. Yanıma oturduğunda kafamı çevirdim. Konuşmaya başladı :
" biliyorum şuan benden nefret ediyorsun. Ama yemin ederim istemeden öyle söyledim. Seni çok seviyorum. Senin üzerine yemin ederim ki çok seviyorum. Çirkinim. Affet beni. Nolur affet. Sensiz yapamıyorum. Benim yüzümden bu haldesin. Allah belamı versin. Kendinden nefret ediyorum. Nolur affet " diyerek sarıldı. Karşılık vermedim. Aslında onu istiyordum. Ama affedemezdim. Annem ile babamı çok küçükken kaybetmiştim. Ablamla tek yaşıyorduk. Haberimi almış olmalı ki hastaneye geldi. Ağlıyordu. Küçük bir ameliyat geçirmiştim. Biraz yanımda kaldıktan sonra derda ablama biseyler söyleyip gönderdi. Derda tekrar kapıyı kitleyip yanıma geldi. Konuşmadı bi süre. Yüzüne baktığımda ağlıyordu. Sarıldı bana. Bu sefer karşılık verdim. " seni çok seviyorum kar tanem " şuan burda sıkı sarılmak vardı. " uzak dur benden. " dediğimde geri çekildi ve gitti. Nereye diyesim vardı ama diyemedim. Geri döner diye beklesem de dönmedi. 1 gün 2 gün 3 gün ....

Aradan 2 ay geçmişti hastaneden çıkmıştım. Durumum gayet iyiydi. Bugün yeni bir eve taşınıyorduk. Ablamın okuluna yakın olması için. Okuldan çok sevgilisine. Taşındığımız gün bir kadın geldi. " ben sizin yan komşunuz Nihal. Bu akşam yemeğe bize bekliyorum. Hem tanışmış oluruz " dedi. Tamam dedikten sonra kadın gitti. Bizde biraz yerleşip hazırlandık. Ablamın söylediğine göre oğlu varmış benle yaşıt. Derdadan sonra kimseyle çıkmadım. Hazırlanıp aşşağı indim. Ablamda hazırdı. Hadi gidelim dedi. Kapıdan çıktık. Hemen yan evdi. Sitenin içiydi. Kapıyı çaldığımda kadın kapıyı açtı Nihal hanım. Hoşgeldiniz dedi. Sevecen bir sesle. Hoşbulduk deyip içeri girdik. Yorgunsunuzdur siz hemen yemeğe geçelim dedi. Sofraya geçtiğimizde kadının oğlu olduğunu anladığım bir ses anne diye bağırdı ses hiç yabancı gelmiyordu. Aşşağı indiğinde ben telefonla uğraşıyordum. Kafamı kaldırdığımda bayaa şaşırmıştım. Olamaz. Bu derdaydı. İnanamıyorum. Biz simdi şuan derdanin evindeydik ve annesi ile aynı masada oturuyordum. Derdadan uzaklaşmak istemiştim. Karşı komşum çıktı. Tepki vermemeye çalışıp yemeğimi yedim. Derda hızlıca yemek yiyip odasına çıktı. Çok özlemişim. Annesi derdanın odasına çıkabileceğimi söyledi. Kadın bilmiyordu bende kabul ettim. Odasına çıktığımda camdan dışarı bakıyordu. Ne var anne dedi annesine ne var dedi ne kadar kibarsın öyle. " şeey annen pdana çıkabileceğimi söyledi de bende anne- " sözümü bitirmeme izin vermeden dudağıma yapıştı. Kendimden uzaklaştırmaya çalışsamda başarısız oldum. Bende karşılık verdim. Dudağımdan ayrılıp sarıldı. Fısıldayarak " çok özledim " dedi. Bende demek istedim. Gerçekten onu çok özlemiştim. " hala seni affetmiş değilim. Senden hala nefret e-di-yo-rum. " çok zor du bunu ona söylemem. Odadan çıktım hemen. Derda sinirlenmiş olmalı arkamdam gelip annesine dışarı çıkacağını söyledi. Nihal hanım : " bilge' de seninle gelsin. Kaynaşmış olursunuz." derdaya baktığımda " 10 dakika içinde kapının önünde ol bekletme beni " hafif gülümsedim ve kendi evime gitim siyah kot krem rengi üzerinde kahvemsi renklerle yazılı olan t-shirtü giydim. Saçlarımı açtm. Gözüme eyeliner ve rimel çektim. Hafif de bir ruj. Deri montumu giyip kollarını çektim. Spor ayakkabılarımı giyip çıktım. Derda kapımıza yaşlanmış bekliyordu kapıyı açmamla hafif sarsıldı. " bir an hiç gelmiceksin sandım. 10 dakika dedim bi saattir burada bekliyorum. Ağaç ettin beni. Of çirkin of " dedi. İnanmıyorum. Çirkin dedi. Unutmamış. Aşkım ya. Yürümeye başladık. " nereye gidiyoruz " dedim. " nereye gitmek istersin " mal ya bu çocuk. " fark etmez " dedim " ha senin yanında oliyim da mekan fark etmez diyosun yani " göz kırpıp güldü. Arkamı dönüp geri dönecekken durdum " sana tavan yapmış egonla iyi eğlenceler " tam gidicekken bileğimden tutup çekti. " düş önüme çirkin " dedi. Bir off çekip yürümeye devam ettim.

kıvırcığımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin