Odaya döndüğümde boş bulmamıştım bıraktığım gibi. Oda arkadaşım dolabının kilidiyle cebelleşiyordu. Elinden aldım ve dolabı ben actım. Ee sonrası mâlum. Adı Şimal'di. Hızlı konuşmasına rağmen anlamak için bir çaba göstermiyordum. Zaten anlama ihtimaliniz de yoktu onu. Zamanla her seye alısacağım gibi ona da alısacaktım elbet. Neyse ki bana göre kısacık bir o kadar da anlamsız o konuşmasından sonra nihayet 'adın ne?' Diye sorabilmisti bana. O an o kadar cok sey söylemek geldi ki içimden o yüzden sadece Özgür diyebildim. Garipsemişti elbet. Bu sıfata bu isim niye ya da sen kızsın ama bu erkek ismi ne alaka der gibi bakıyordu. Yüz ifadesinin şeklinden bakışlarındaki merakı sezdiğimi düşünerek sanıyorum toparladı kendini, memnun oldum dedi gülümseyerek. 'Bende' dedim sadece. Ne düşündüğü umrumda değildi ki zaten ismimin altında yatan o özgür ruhlu beni,kimseyi sokmadığım,içime kapanık dünyamdaki o kocaman özgürlüğü anlamasını bekleyemezdim ondan. Lakin itiraf etmeliyim ki bu kız benim en yakın dostlarımdan biri olacaktı,farkındaydım.