Eskilerden kurtulma zamanı..

9 0 0
                                    

                                "Özlem Baltaci"
 
İki damla gözyaşıyla uyandım bu sabah
Sabah boyandı gözyaşının şeffaf damlalarıyla
Kendimi uyutmak istedim
Kendimi unutmak
Uyanmamak üzere gözlerimi kapatmak
Bütün kapıları kapattım bir bir
Umut kilitli
Sevda kilitli
Sen kilitli
Demir bir kapının ardında da
Ben kilitli.
      

Dışarıya çıkmak için harika bir hava vardı.Parisin sokaklarina sabırsızlanıyorum...
Sena'ya mektup yazıp hemen koşarak alt blöka indim.
Lila'nin partisi için hazırlık yapmak için uğraşıyorlar dı . Onları rahatsız etmeden çıkmak istedim...

  Binanın hemen altında muazzam pastane kokusunu inmeden duya biliyordum. 28 katlı binaya taşınmıştık..  Asansör yerine kendim inmeyi tercih etmişdim. Mr Edinson listesinde ilk üç numarali kuralarindan biri buydu . Asansörü olduqca az kullan..
Sanırım panik atak geçirmem den korkuyordu..Evet asansörlere yalnız binmeyi asla sevmezdim..On birinci  katta  kadar indim.. Binanın duvarlarından gözlerimi alamiyordum. İnce detaylari hep sevmişimdir. Muhteşem tablo segisi gibiydi tüm duvarlar.  Böylece binanın tavanından görülen medcezir gibi gök yüzünü izleyerek  haberim olmadan hayatimda duya bileceğim en hüzünlü aşk hikâyesine tanık olacağım o son merdivene indim.
Yaşlı fransız bir bayanın asansörle uğraştığını görünce ona yardım etmek için yanina yakınlaştım..Amma beni görmedi bile.
Aman Tanrım sanırım gözleri görmüyordu..
Onu korkutmak istemiyordum..
O yüzden bir kaç addım geri gitdim..
    
  "Merhaba. Size yardımcı olmama izin verir misiniz? "
  Sakince durdum ve tepkisini bekledim. 

Bana yakınlaştı ve ellerini yüzüme dokundurdu.. Yaşlı ve kurumuş cildini hiss ede biliyordum..Bu beni tedirgin etmişdi.
Konuşamıyordum.. Sanki beni böyle göre biliyordu..
Gözleri kör ama beni hiss ede biliyordu. Hızlı nefes alib vermemi, tedirgin olmamı, genç ve yumuşak yanaklarımı...

"Ola bilir, lütfen" sonun da bana cevab verdi..

"Ahh tabii ne demek. Kaçıncı katta gitmek istiyorsunuz.."  söyleyib sağ koluna girdim..

"Korkuyorsun"

"Şaşırdım ne söylemem gerektiği hakkında hiç  bir fikrim yoktu.
Yaşlı ve güzel bir bayandı. Kumral saçlı, beyaz tenli, gözlerinin altında pembe tonlarında hafif bir çizgi vardı.
Minik dudakları ve onun  altında benleri..
Çok sakin ve asil bir duruşta ve olduqca iyi bir kıyafeti vardı.."
 
Diğer kolunda yumuşak pamuktan bir çanta ve bir kaç kitab tutuyordu. Sanırım bir kaç  albümde vardı..
  Korkmam gereken bir durum yoktu.

"Asansör diyorum korkuyorsun.Yoksa bu kadar merdiveni neden inmek zorundasin ki? 

Ben cevabı mi söylemeden o bana yardımcı olmuştu.

"Benimle teresa kadar eşlik eder misin?"

Sanırım yalnız başıma yürümek yerine bu bayanla bir terası  olduğunu bile bilmediğim o katta çıkana  kadar asansöre ihtiyacım olucakti.

Çok tuhaftı en son katta kadar kalktık.
Yangin merdivenlerine girdik. Burdan aşağıya doğru indiyimiz zaman bir kaç tane daha yangın merdivenlerinin buraya birleştiğini fark ettim. Sanırım bu binanın bide diğer tarafı varmış.

Başka bir katta ulaşana kadar yürüdük. Hiç konuşmuyordu..
Son merdivene ulaştığımızda boynundan bir anahtar çıkardı.. Çok tuhaftı üzerinde mühürü olan bu anahtarı bir yerlerde gördüğüme o kadar emindim ki...
Aynısı kilitli kapının üzerinde de vardi.

MUCİZEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin