Yeni Güne Merhaba.

33 3 4
                                    

Nora bebeyim..

Hadi ama neredesin, uyuyormusun?. Kapı zili durmadan çalıyordu. Tanrım başım çatlıyordu. Buda kim sabah-sabah...!?

Geliyorum.. Sanırım gelen Riyaydı.
Yatakdan kalkdım. Yatağımın hemen baş ucunda peloş pembe terliklerimi ayağıma giyme zahmetinde bile bulunmadım.
Uzun süredir sanırım onları kullanmayı unutmuştum. Kapıya gitdim evvet gelen Riyaydı.
Ah Tanrıya şükür yine uyuyan yıkık mood'una keçdiyini sandım.

Bir şeyler söylememe izin vermeden hemen apar topar salona keçtdi.

Buranın hali ne böyle..Halıdakı şu çamlar da ne. Çiçeklere bak yine kup kuru olmuşlar. Leş gibi kokuyorsun, hemen banyoya.

Tamam anne.. :)

Hemen yüzüme bir yastık yedim.

Nora,kes şunu.

Tıpkı annem gibi konuşuyorsun ama..

Bak şimdi bebeyim, aslinda ben...

Tamam,tamam doktor hanım.
Bunu benim için söylediğini biliyorum.
Yalnız bu kadar toparlana bildim, gerçekden çok çalışıyorum...

Tamam bebeğimm..Üzülme, ben buraları toplayım. Sonra beraber kliniğe geçeriz.

Önce duş almam gerekeçekdi. O sırada da ben size biraz Ria'dan bahs ederim.

《》《》《》

Ria daha önce söylediğim gibi, ana okuldan ilk arkadaşımdı,orta okula kadar beraber okumuştuk.
Daha sonra üniverse için İngiltereye taşındı.
Ria,benim sürahi boylu züraffam..
Şu fantastik dörtlünün en uzun boylu kızıydı..Şeftali rengli saçlarıyla hep gülücükler saçar,genelikle bize bebeğim diye seslenirdi. Nerdeyse aynı yaşlarda olmamıza rağmen Ria sanırsın bizim annemizdi.
Çok titiz ve bir o kadar da düzenli bir hayatı vardı. Sanırım işi gereğinden de hayatı bunu taleb ediyordu..
Her neyse.. Günlük rutinlermi,sabahlari saat kaçda kalkmamı, kaçda uyumamı,kaç bardak su içmemi bile genelikle bana o söylerdi. Ve eskisi gibi normal bir yaşam halime dönmem için uraşıb dururdu.

En zor zamanlarım da nerdeyse hep ilk o vardı yanımda. Her kes bir taraflarda devam eden hayatını yaşamaya mecburdu. Ria nerdeyse bir buçuk yıl benimle harbiden uğraşmak zorunda kaldı. Beni nerdeyse her sabah bahçede çiçek yetişdirmem için sabah 06:00 da uyandırıyordu.

Onun sayesinde şimdi kos-kocaman bir bahçeye sahibim.
Evvet şu KÖTÜ OLAYLI GÜN. (Bunu sanırım konuşmaya hiç hazır değilim şimdi.)
Ria bana onun yerine,her sabah aynaya bakmamı ve "YENİ GÜNE MERHABA" dememi isdemişdi..Sanırım bu yaşamam için bir umut olucakmış...
Evvet belki de öyleydi. Bunu çok gec fark edenlerdenmisiniz sizde.

Düşünsenize her günümüzü öylesine yaşıyoruz. Ne güneşi selamlıyoruz,ne saçlarımizdan bize karışan rüzgarın nefesini hiss ediyoruz..nerdeyse yağmur da kaçıb saklanmaya bir yer arıyoruz..

Öylesine her gün caddelerden milyonlarca insanin arasindan geçib gidiyoruz.
Bir çocuk gülümsemesini fark etmiyecek kadar. Kuşların sesine sarmışız gibi. Sahi en son ne zaman sahile gitdiyimi,kumsal da yürüdüğümü bile hatırlamıyordum..

Nora duşda uyumaya devam'mı ediceksin hadi çık artık.

Tamam,geliyorum.

İnanmıyorum,Ria her yeri toplamışsın ne kadar da az süre de.
Bebeğim tam 2 saat keçdi,şakamı yapıyorsun.

Duyduğuma inanmadım. Ne. 2 saat'mi.?

Zaman nasıl geçtiyini fark etmedim bile.

O kadar uzun zaman duşta öylece durmuşdum.

Yine bir boşluğa kapılmışım banyoda sanırım..

O sıra da Ria ortalığı toplamış, hayvanlarımı beslemiş ve çiçeklerimi sulamışdı.

Duşdan çıkar,çıkmaz hemen hazırlandım. Bu gün güzel olmam şartdı..
Özel doktorum MR.M.Edinson'un ofisine gitmem gerekeçekdi...

Flora ve ben ona Leopard takma ismi verdik. Resmen hayrandim kendisine.
Uzun boylu, esmer,ve buğdayı saçları vardı.Simsiyah leopard bakışlarıyla, o kaslı kollarıyla sanırdın bir ajan.Kim bilir belki de bir kitabın hayal ürünüydü. Leopard isimli, ajan Mr.M.Edinson.
Evvet onunla tanış olma hikayemi size anlatmayı çok isterdim ama Ria beni bekliyordu. Hemen hazırlandım. Ria'nın yeni aldığı yeni marka arabaya binmek için sabırsızlanıyordum. Hemen kapının yanında öylece darmadağın olan rafdan botlarımı aramaya başladım..

Hazırım,gide biliriz tatlim...

Dur..

Ne oldu Ria.!?

Bir şey unutmadınmı.

Ah evvet.

"YENİ GÜNE MERHABA"

~Her gün yeni bir kötü olay yaşaya biliriz.
En ufak şeyler bile bizi kızdıra bilir..
Mesela....
Sabah çalan kapı sesi, bizi uyandıran annemiz.
Yetişemediyin otobüs ve ya gec kaldığın ilk iş görüşmesi.
Birileri ile tartışa ve ya küse biliriz.
Öylesine hiç tanımadığımız birinin ayağımıza basması bile bizi kızdıra bilir.

Eğer böyle olursa..

O kapıyı | gülümseyerek aç.
Seni uyandıran annene | sarıl ve günaydın de.
Yetişemediğin otobüsü boş ver | hadi tak kulakliği kulağına yürü yalnız başına...kendinle kal.
Geç kaldığın iş gorüşmesine | güvenle gir...
Birileri ile küstüğün de | onunla yaşadığınız güzel günleri hatırla,kalbini nefretle tatlandırma..
Biri ayağınıza  basdığı zaman | önemli değil efendim.. demesini bilelim...~

Yeni Güne Merhaba...
Bu gün her şey eskisinden bile güzel olucak.
Bu gün her şey benim isdediyim gibi olucak. Bu gün hava çok güzel ve bu gün ben mutluyum.

Evvet Ria her sabah bunları kendime hatırlatmamı istiyordu.  Ne kadar asabi ve sabırsız olduğumu hemen hemen her şeye kızdığımı biliyordu. Son olaylardan sonra bunu kontrol edemiyordum. O yüzden bu yöntem
gerçekden işime yarıyordu diye bilirim...

Günlük sabah hatırlatmam bitdiği için..
Kapıyı çektik ve çıktık..

MUCİZEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin