9.Bölüm 🌸

1.1K 92 66
                                    

İyi okumalar 🌸

Önceki bölümü atlamayın lütfen...

Toprak
Avm den içeri girdiğimde serin havayla karşılaştım ve bu çok iyi geldi çünkü dışarısı yanıyordu. Telefonumdan gelen mesaj sesini duyduğum gibi, zaten elimde olan telefonun tuş kilidini açtım.

12:12
Yağmur: Yukarı bak.

Yağmur'un mesajını görünce kaşlarım çatıldı. Bu ne demek oluyordu? Mesajda yazdığı gibi yaptım ve yukarı doğru baktım. Balkon kısmında duruyordu ve öylece bana bakıyordu. Yine siyahlara bürünmüştü. Siyahın, daha önce bu kadar yakıştığı birini daha görmemiştim. Yürüyen merdivene bindim ve yukarı çıktım. Ben ona doğru ilerlerken, o benim gelmemi bekliyordu. Tam yanına kadar gelince elimi uzattım.

"Selam." dedim. Elime baktı ve ardından yüzüme bakarak elimi sıktı.

"Selam." dedi ve elimi bırakıp yürümeye başladı. Ben de peşine takıldım.

"Nereye gidiyorsun?" dedim ve duraksadı.

"Böyle yerler beni boğuyor aslında. Deniz kenarına falan mı gitsek?" dedi. Ben de hemen onayladım.

"Bence de iyi olur." dedim ve avmnin çıkışına ilerlemeye başladık. O sırada gözüme hiç istemediğim biri takıldı. Evet, Tuğba. Yeni birini bulmuştu bile. Hemen Yağmur'un kolundan tuttum ve kolonlardan birinin arkasına çektim. Bu hareketimle burun buruna gelmiştik ve kalbim hiç beklemediğim bir şekilde tepki vermişti. Birkaç saniye donup kaldık ve ilk kendine gelen Yağmur oldu.

"Ne yapıyorsun delirdin mi?" dedi. Tuğba'yı gördüğüm kısımda gözümü gezdirdiğimde, tekrar görüş alanıma girdiler.

"Tuğba'yı gördüm. Yanında biri var. Merhaba demeye ne dersin?" dedim ve ilerlemeye başladım. Yağmur arkamdan durdurmaya çalışsa da durmadım ve Tuğba'yla yeni sevgilisinin yanına geldim. "Ah, Tuğbaaa bu ne güzel tesadüf böyle?" dedim yapmacık bir şekilde. Tuğba beni görünce epey afalladı. Yutkunduğunu gördüm. Yanındaki çocuğun sesini duydum daha sonra.

"Sen kimsin birader? Tuğba'yı nereden tanıyorsun?" dedi. Tuğba tabi yine kıvırma moduna girmişti bile.

"Sanırım biriyle karıştırıyor olmalı. Yürü gidelim." diyerek çocuğu kolundan çekiştirdi ama çocuk yerinden bile kıpırdamadı.

"Sanmıyorum Tuğba. Bak, adını da biliyor." dedi bana bakarak. Sözün bana geldiğine kanaat getirerek cevap verdim.

"Bu kız benim eski sevgilim. Ama ne kadar eski bilemiyorum. Tuğba daha iyi bilir. Ne de olsa önce benimle mi yoksa Yağmur'la mı çıkmaya başladı o biliyor." dedim. Sevgilisi, elini Tuğba'nın elinden çekti ve Tuğba'ya döndü.

"Ne demek oluyor bu?" diye sordu sinirle. Tuğba kendini savunmak için cevap verdi tabi. Bense bu manzarayı keyifle izliyordum.

"Bak Samet, açıklayabilirim..." derken Yağmur geldi yanımıza.

"Bence de açıklayabilir. Mesela ikimizi aynı anda nasıl idare ettiğini çok güzel açıklayabilir." dedi beni de göstererek. Tuğba, Yağmur'u da karşısında görünce daha bir şaşırdı. Ben de şaşırmıştım açıkçası çünkü Yağmur'dan böyle bir çıkış beklemiyordum. "Ama sana teşekkür etmeliyim Tuğba biliyor musun?" dedi ve elini elime kenetledi. Sanki gökyüzünden yere çakılır gibi hissettim. "Sayende gerçek aşkı buldum. Eğer sen bizi birbirimizle aldatmasaydın, Toprak'ı bulmak daha uzun sürecekti. Bu yüzden sana minnettarım." dedi ve elimden çekiştirerek yürümeye başladı. Avm den çıkana kadar bırakmadı elimi. Bize garip bakanlar veya sırıtarak bakanlar da vardı. Onları hiç takmadan çıktık dışarı.

Çıkınca elimi bıraktı ve bana baktı. Ne yaptığını yeni farkediyor gibiydi. Şaşkınlığımı henüz üstümden atamamıştım.

"Az önce yaptığın neydi öyle?" diye sordum. Başını sağa sola doğru sallayarak cevap verdi.

"Bilmiyorum. Ben... Birden kendime mani olamadım." dedi mırıldanır gibi.

"Sevgili sanıyorlar bizi. Farkındasın değil mi?" diye sordum. Aslında rahatsızlık duymuyordum bu düşünceden. Neden mi? Bilmiyorum. Dediğime hızla başını bana çevirdi.

"Farkındayım. Eğer bu düşünce seni rahatsız ediyorsa git söyle gerçeği. Hem intikam istiyorum diye başımın etini yiyorsun hem de gelmiş ne diyorsun! Al sana intikam işte." diye konuştu sinirle. Kaşlarımı çattım dedikleriyle.

"Bana öyle bilip bilmeden bağıramazsın tamam mı? Sana rahatsız olduğumu söyledim mi? Ağzımdan öyle bir kelime bile çıkmadı! Madem sen bu kadar sinirlenecektin, yapmasaydın. Beni sevgilin olarak göstermeseydin! Bunu sen seçtin!" dedim sinirle.

"Rahatsız olsaydım yapmazdım!" diye bağırdı. Öylece bakakaldım. Bir iki adımda dibimde bitti. Nefesimi tuttum. "Evet, bunu ben seçtim. Zaten rahatsız olsaydım, elini tutmazdım. Al sana intikam. Sevgiliyiz bundan sonra. Oldu mu sahte sevgilim? Bundan sonra kalbim senin." dedi ve ayrıldı yanımdan.

O gittikten sonra tuttuğum nefesi bırakabildim. Sinirle söylenen ve altında hiçbir gerçeklik yatmayan cümleler beni neden böyle heyecanlandırdı ki?

Aman Yağmur bey ne yapıyorsunuz 😄

Yorumlarınızı bekliyorum 🤗

Sizleri seviyorum 💙

KALBİM SENİN (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin