fourth

945 78 408
                                    

"I wanna feel your thickness inside me, master. Fuck me 'till I forget my name."

**

"Biliyor musun, beş yıldır onunlayım, hatta bugün altıncı yılımıza gireceğiz ama bana bir kere bile isteğim dışında dokunmadı."

Jaehyun aynada kendisine bakarken konuştu, gece saat üçe yaklaşıyordu.

"Beni ilk defa geçen gün öptü ama hiç sevişmedik. Acaba beni beğenmiyor mu?"

Son bir yıldır sürekli gecenin bu saatlerinde aynanın karşısına geçiyor, kendisiyle uzun uzun sohbet ediyordu. Genelde gece birde kendiliğinden uyanıyor, sabah dörde kadar aynanın karşısında kalıyordu. Işıkları yakmıyordu, tamamen karanlıkta bakıyordu yansımasına.

Bazen yansımasının yanından karartılar geçiyordu hatta ama Jaehyun onları hiç umursamamıştı şimdiye kadar. Sonuçta bir zararları yoktu o karartıların.

Jaehyun uykusunun geldiğini hissedince birkaç dakika önce bileğinde açtığı derin makas yarasına parmağını sokup acının bedenine oluk oluk yayılmasını sağladı. Böylece uykusu kaçmıştı. Parmağına bulaşan kanı alıp aynadaki yansımasının dudaklarına sürdü ve kocaman bir gülen yüz çizdi.

Eserine hayranlıkla bakarken kıkırdamasını engelleyememişti.

"Çok şirin oldun!" diye cıvıldadı yansımasına.

O sırada küçük bedenin konuşmalarına uyanan Johnny, sağ gözünü ovuşturarak banyoya dalmıştı. Tabii ışığı yaktığında aynadaki kanları ve Jaehyun'un hâlini gördüğünde şaşırmıştı.

"Bu saatte ne sikim yaptığını sanıyorsun sen?" diye konuştu sinirle. Yeni uyandığı için sesi boğuktu— Fazlasıyla ateşli, diye düşündü Jaehyun ve ardından aynadaki yansımasını gösterdi.

"Onunla konuşuyordum, Johnny," dedi masum bir şekilde. Yansıma Jaehyun da Johnny'ye bakıyordu.

Johnny önce Jaehyun'un, ardından kendisinin yansımasına baktı. Aynanın nasıl kan içinde kaldığını görünce dudaklarının kenarı yukarı kıvrılmıştı.

"Hm, öyle mi? Ne diyormuş peki?"

"Sana hyung dememi istiyor aramızda bir yaş olduğu için," diye dürüstlükle yanıtladı küçük olan.

Johnny bu cevaptan tatmin olmuştu. Elini ince bele sarıp küçük bedeni kendine çekerken gözlerini yine yansımalardan ayırmadan sordu, "Peki bana hyung demeyi sen istiyor musun?"

Jaehyun yine dürüstlükle başını sallamıştı iki yana, "Johnny'ye master demeyi seviyorum."

"Güzel," derken sesindeki memnuniyet oldukça belirgindi büyük bedenin. Dudaklarını küçüğün boynuna yaslayıp hafifçe ısırdığında Jaehyun hiç beklemeden kendisini Johnny'ye sürtmüş, mırıldanmıştı istekle.

"Oh, sabırsısız bakıyorum?"

Johnny, saçlarına sarılan narin parmaklarla sırıtırken Jaehyun yalnızca dudaklarını büzmüştü.

"Bir şey sorabilir miyim?" diye sevimlice baktı büyüğüne. Ondan onay aldığında alt dudağını gergince ısırmış, bakışlarını kaçırmıştı, "B-biliyorsun... Yani bugün altıncı yıldönümümüz, bu evden altı yıldır çıkmadım... Yani-"

acı ipleri // johnjae ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin