3.2

10.8K 616 1.1K
                                    


İyi okumalar❤️

Jungkook

"Ne yapmam lazım?" Dedim adeta fısıldayarak. Uyandığımdan beri geçen süre boyunca düşündüğüm şey tam olarak buydu. Ne yapacağım ve nasıl bir yol izleyeceğimdi. Hayatımın en güzel zamanlarına zamansız kâbus gibi çöken eski patronumdan nasıl kurtulabileceğime dair kafa yoruyordum. Kendimi öyle bir çıkmazın içinde bulmuştum ki, geri dönülemez bir hâl almış, işin içinden çıkamamıştım. "Keşke.." Dedim. "Keşke Taehyung'a en başında anlatsaydım. Her şeyi büsbütün olduğu gibi dökseydim kelimelere."

Pişmandım. Evet... Anlatmadığım için çok pişmandım ama son pişmanlık hiçbir şeye çare olmuyordu. Hiçbir halta yaramıyordu ve eskide olanları başkasından duyabileceği ihtimali aklıma doldukça daha da korkuyordum. Korkudan daha baskın gelen his ise endişeydi. Bedenimi saf bir endişe sarmıştı.

Çünkü çok iyi biliyordum. Eski patronumla aramda ne geçtiğini sorduğunda onu dürüstçe yanıtlamadığım için kızacaktı. Belki de küsecek ve konuşmayacaktı. Tahmin edemiyordum. Bakışlarımı elimde tutmakta olduğum telefonuma kaydırdım. Önceliğim bu beş para etmez heriften kurtulmaktı.

"Sikeyim! Ne yapacağım?"

Çift kişilik yatağımızın ortasında yatan Minjae'nin uyuyor olmasıyla rahatça küfür etmiştim. Saç diplerime asılarak koparırcasına çekiştirirken, bir gözüm telefonda hiç kapanmayan ileti bölümündeki mesajı tekrar tekrar okuyordu. Okudukça da sinirleniyordum.

Bilinmeyen Numara

Günaydın Jungkook-shi.

Ah... Pardon, kendimi tanıtmadım. Ben Jung Choi. Gerçi sen beni çok iyi tanıyorsundur :) Biliyorum sabah sabah rahatsız ediyorum ama teklifime karşı vereceğin cevabı merak etmeden edemiyorum. Umarım kabul edersin. Seninle yeniden çalışmayı çok isterim. Gyu seni çok özledi. Eh... Tabii ben de öyle.

Görüşmek üzere...

"Şerefsiz herif!" Diyerek haykırdım telefonu yatağa fırlatırken. "Bir de 'Görüşmek üzere' yazmış. Görüşürüz diyen ağzını sikeyim!" Hiddetle konuştuğumda duraksadım ve derin bir nefes aldım. "Şeytan diyor ki gülücük atan parmaklarını kopar ve bir tarafına sok!"

Minjae uykusunda kıpırdanarak sessizce mırıldandı. Sesimin yükselişine engel olamadığımdan dolayı bir kez daha küfür ettim. Bu sefer kendimeydi dudaklarımın arasından kaçan küfürüm. Az daha uyuyan bebeğimi uyandıracaktım. Bundan daha kötüsü olabilir miydi?

"Acaba Jimin'i mi arasam?" Dedim yatağa fırlattığım telefonumla bakışırken. Sevgili kuzenimi arayabilir ve Jung Şerefsiz Choi için işkence planları oluşturabilirdik. Bana yaşattıklarını ağır ağır, acı çektire çektire yaşatırdım ona.

Taehyung sabahın ilk ışıklarında uyanmış, ani gelen telefonla birlikte kalkarak hazırlanmış ve şirkete gitmişti. Neler olduğunu bilmiyordum. İşkolik kocam yüzünden bu gibi durumlara alışkanlık kazanmıştım. Sadece dünkü yaşadığımız olağanüstü seksimizden sonra böyle bir sabaha uyanmak istemezdim. Tatlı bir iki söz eşliğinde yüzüme konacak öpücüklerle uyanmak isterdim. Taehyung uyandığında ben de uyku sersemi bir şekilde uyanıp, neler olduğunu sormuştum ve tabii yine uyku sersemi olarak kocamın hatırlayamadığım cevabından sonra tam geri yatacaktım ki telefonuma gelen iç karartıcı mesajla pek mümkün olmamıştı.

Günümün henüz başlamadan bittiğini hissetmiştim. Taehyung'un kesin cevabından sonra balık hafızalı beyni çalışmayacağımı kavrayamamış mıydı? En azından onunla çalışmayacağımı adı gibi biliyor olmalıydı. Bu sefer ki amacı neydi? Mazide yaşattıklarını tekrar yaşatıp, yeni ağır bir travmanın içine itmek mi?

BabySitter / Taekook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin