Fanpage | Minsung ff

25

20 dakika boyunca Jeongin, Felix, Seungmin ve Minho fanboyluk yapıyorlardı ve neredeyse gülmekten işeyeceklerdi, Jisung gülerken Minho'nun arkadaşlarının gelmesinden daha fazla heyecanlandığını ona zar zor dikkatini vermesini kıskanıyordu. Dört fanatik yerlerinde dondular ve hareket etmeye cesaret edemediler, hala gülmekte olan Jisung'a baktılar.

Jisung kendini topladı ve Minho'nun hayırlarına rağmen kapıyı açmaya gitti, orada arkadaşları tarafından karşılandı. Ona sorgulayan bakışlar ve endişeyle baktılar, çünkü arkasında ciyaklama seslerini duyabiliyorlardı... Jisung sadece endişelenmemeleri için işaret etti ve içeri girmelerine izin verdi. İlk başta şüpheci görünüyorlardı ama Jisung'a güvenip içeri girmeye karar verdiler, yani en fazla ne olabilirdi ki değil mi?

Minho hariç her şey karmakarışıktı ya da muhtemelen Minho'nun arkadaşları utanç verici bir karmaşaydı (oha güzel lafti yazdim bunu kenara). en azından birbirleriyle konuşuyorlardı, değil mi? Hayır, Minho sadece Jisung'la flört ediyordu ve onun paniğe kapılmasına, kırmızıya dönmesine yardımcı oluyordu, ayrıca Changbin'in gülmesine ve Felix'in daha koyu bir kırmızıya dönmesine de neden oluyordu.

"Bekle bir saniye, ilk olarak üçünüz ne diye geldiniz?" Minho domatese dönmüş arkadaşlarını sorguladı

Gözlerini baktığı yerden kaydırdıktan sonra Seungmin
"Çok sıkıldık, bu yüzden gelmeye karar verdik" diye cevapladı.

"Pekâlâ bu kimin fikriydi?" Jeongin, arkadaşlarının ona söylemeyeceğini düşündü, ancak Felix ve Seungmin tereddüt etmeden Jeongini işaret ettiklerinde yanıldığını hissetti.

"Ananızı sikiyim ya! Neden beni ispiyonluyorsunuz?" Jeongin bağırdı, ihanete uğramış hissetti, yani kim hissetmezdiki.

"Doğru konuş" Chan uyardı ve Jeongin'i tekrar oturtdu.

"Çünkü bu senin fikrindi, seni küçük pislik" Seungmin tükürdü, ama kızgın değildi, daha çok "seni bunun için seviyorum" gibiydi.

"Evet, ama bunu bilmesine gerek yoktu" Tartışmaya çalıştı, ama o zaman gelmelerini istemeseydi idolleriyle oturmazlardı ve gerilim olmazdı...