Burak#4

921 43 19
                                    

Lara duvara vurdu. Çok fazla ses çıkmadı fakat 100 zombi çıktı. 10-15 tanesini oldurduk fakat çok fazlalardi. Doğruca öğretmenler odasına indik. En son kimse yoktu fakat artık 5 zombi vardı. İçeri girdik, herkes birini aldı. Şansıma bana 2.10 luk beden hocası geldi. Boyum yetmediği için zıplayarak fırlattım. Tam gözünden vurdum. (kabul ediyorum ikinci atışımda) yere düştü ve fişne suyu aktı.

Bıçağımı yerden aldım ve cebime koydum. O esnada dolaptan ses geldi Rzor markalı tabancamı elime aldım. Diğerlerine sessiz olmalarını söyledim. Dolabın kapağını açtığımda bir çocuk çıktı.

-"adım burak taam mi ?" Dedi

-"bende sinan buda benim grubum." Dedim elimle insanları gösterirken.

O esnada kapıya vurulma sesi duyduk.

-"adbshmdsfshgshhsgxhshsh" dedi zombiler.

Ne yapmalıydık? Böyle mi Ölecektik? Ah Hayır asla böyle ölmeyecegiz. Aklıma 1.sezon 2. Bölüm geldi. Herkes dediğimi yapmaya başladı. Herkes üstüne iç organ koymuştu Burak hariç. Tam o esnada kapı kırıldı. Içeri zombiler girdi. Mal mal etrafa baktıktan sonra burak ı gördüler burak çığlık atıp kaçmaya başladı. Ayağı bir kitap a takılıp yere düştü. Çaktırmadan biz dışarı çıktık. En son ben çıkmıştım. Cikmadan önce Burak a baktığımda bir zombi eliyle burak in gözünü şiş kebap yaptı ve yedi.

Artık okulda kalmak tehlikeliydi. Aynı dizideki gibi güvenli bir yer bulmalıydık ama nere? İşte buldum (daha dogrusu lara buldu) babam askerdi. Kolordu Komutanlığı'na gidecektik. Ama önce Oğuz'u alacaktık. Hasta olduğu için okula gelmemişti. Evi okula çok yakındaydı. Okulun kapısından dışarı çıktık. Sabah 7-8 gibi herkes evde olur genelde. Giderken yaşlı bir adamla karşılaştık. Omzunda ısırılmıştı. Elinde Crossbow vardı. Bu adamı tanıyorum. Ahmet amca herzaman evlerine poşet çıkarmasına yardım ederdim. Beni görünce bir mutluluk belirdi. "Sinan???" Diye sordu ve olanları anlattı. Elindeki Crossbow u bana verdi. Uzaklaşırken ağlıyordum. Lara beni avutmaya çalışıyordu. Oğuz'un evine geldik. Hemen süpermarket in üstünde oturuyordu. Kapıyı açtığında uzerinde atlet ve iç çamaşırı vardı. Bizi görünce bir şeyler girdi tabii ki. Neyse olanları anlattım ve ona bir silah verdim. Oda TWD dizisi izliyordu. Crossbow u almak istedi ama vermedim. Aşağı indiğimizde okuldaki Zombilerin dışarı çıktığını gördüm. Lanet olsun kokusunu almışlar. Bir plan yapmalıydık. İleride bir araba vardı. O araba Oğuz larındı. Arabaya doğru koşmaya başladık. İşte o anda zombi sürüsü bizi görmüştü. Aralarında sadece kemiği olan bir zombi gördüm. Öyle olmamasını umarak gözüne baktım. Bir gözü yoktu. Galiba bu Burak'dı ve en öndeydi. Sanırım herkesten çok o bizi yemek istiyordu. Arabaya tam zamanında yetiştik. Etrafımızda zombiler vardı. Herkese cami çok az açıp bıçakla oldurmelerini söyledim. Yavaşça öldürüyorduk. En sonunda arabayi çalıştırdık. Arabayı ben sürüyorum. Önce herkesin ailesi toplanacaktı. Bir minibüs gördük. Içinde yaklaşık 10 aylak vardi. Hava kararıyordu. Kapıyı açıp sırayla oldurmeye başladık. En sonunda bitti. Hepsi ölmüştü. Ne olur ne olmaz diye kapıya vurdum. Belki ayakları olmayan vardır ? Önce bir ses geldi yavaşça aşağı bir kız indi. Yoksa ? Bu kız Sıla'nin kardeşiydi. Gitgide yaklaşıyordu. Şile yere düşmüş ağlıyordu. Tam onu ısıracakken onu öldürdüm. Minibüs ü alıp yola koyulduk. Birsey fark ettim ölenlerin arasında annesi veya babası yoktu. Neyse sırayla nöbet tutarak uyuduk. Sıla uyuyacağım çünkü yanıma geldi. Kardeşinin ölümü onu çok üzmüş olmalı. Gözleri kırmızıydı. Herhalde çok Ağlamış. Onu ikna edip yatağa uyumaya gönderdim. Kendi kendime konuşurken nöbet sırası Oğuz a gelmisti. İki tane koltuğa uzandım ve uykuya daldım. Lara nin sesiyle uyandım. Arabayı çalıştırıp yola koyulduk. Lojmana vardığımızda babam kapıyı açtı. Herhalde buranın lideri oydu.

İlk 5 dk kucaklasmalarla oldu. En sonunda annemi görmeye gittim. Herşey anlattılar. Ben okuldayken babamlara amerikadan mesaj gelmiş, babam mesajı alınca annemleri aramış. Hemen müdüre haber vermşler. Okulumuz da eskiden polis merkezinin üstüne kurulmuş. o yüzden silahlar vardı. erkek kardeşim ve Ablamda ordaydı.Babam eğer ölürse yetki bana kalacaktı. Beni yardımcısı olarak seçti ve işe başladım. Önce doktorların olduğu yere gittik. Babam tedavi bulabilcekleri umuduyla onları tutuyordu. Sanki burası woodbury gibiydi. neyse kendime ait odamı gösterdi babam. Lara'yla yan yanaydı. onu ziyarete gittiğimde çoktan banyo yapmış uzanıyordu. Uyuduğunu düşünerek çıkarken bana seslendi. Olanları ona anllattım. Çok yorulmuştum. Odama gidip duş aldım.Döndüğümde yeni kıyafetler vardı. Giyip aynada kendime baktım. saçlarım uzamıştı ve çok dağınıktı.Dalgalı saçlarım vardı.Onları taramam gerekiyordu.Annemin odasına gidip"tarak varmı" dedim. Oda var dedi. Çıktım ve tarağı aldım. Odama gittiğimde saçımı taradım. Yaklaşık omzuma kadar geliyordu.

...

Babamın yanına gittiğimde telsizden bir kaç adamla konuşuyordu. Adamlar bizdenmiş. Dışarı erzak almaya ve gözetlemeye yollamıslar. Bende sıkıldım. Içeri havasızdı. Dışarı çıktım. Önce kasabanın gormedigim yerlerine gittim. Duvara çıkıp aşağı baktığımda 1000 lerce aylak buraya geliyordu. Dürbünü alıp gozlemledim. Lanet olsun. Yine mi ? Gelen aylak ların en önünde Burak vardı.

The Walking DeadHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin