✨5✨

1.5K 147 31
                                    

"Chuuya~ Ben dışarı çıkıyorum. Yarım saate dönerim. İstediğin bir şey var mı?"

"Yok.. Hemen dönersen mutlu olurum.."

"Hızlıca gidip geleceğim."

"Tamam! Hadi git!"

"Görüşürüz~"

"Görüşürüz~"

Dazai gidince Chuuya koltuğa geçip saate baktı. Saat 13:00'di. Tam 13:30'da gelmesi gerekiyordu. Eğer geç gelirse onun kafasını kıracaktı. Ne de olsa Chuuya artık yalnız kalmaktan çok korkuyordu. Dazai onun için bir melek gibiydi. O yüzden onu kaybedemezdi. O gelene kadar uyuyacaktı. Böyle zamanın geçmesini sağlayacaktı. Chuuya çoğunlukla uyuma gereği olmadığı için uyumazdı. Ama bu sefer zevkine uyuyacaktı. Hem de zaman geçmiş olacaktı. Chuuya, Dazai'nin yatak odasına geçti. Yatağın içine girdi. Ve gözlerini kapattı. Kendisini rahatlığa bıraktı.

•••×✨×✨ו••

"Off~ Belim.. Dazai! Geldin mi!"

"..."

"Dazai?"

Chuuya hızlıca yataktan çıkıp salona geçti.

"Dazai? Dazai!! Nerdesin! Beni bıraktın mı? Dazai!!"

Chuuya ağlamaya başlamıştı. Saat 18:00'ydı. Ve Dazai gelmemişti.

"Chuuya.. Sakinleş! Belki de işi çıktı? Değil mi! DEĞİL Mİ? AH! ÇILDIRACAĞIM! DIŞARIDA ÇIKAMIYORUM!? TANRIM! KAFAM!! ÇOK ACIYOR!"

Chuuya'nın kafası bağırmaktan ağrımaya başlamıştı. Durmadan ağlıyor, bağırıyordu. Ama Dazai hayla yoktu. Chuuya delirecekti.

home - soukoku Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin