ZORBA

297 31 20
                                    

Elindeki telefona baktı genç adam. Ne olduğunu sindirememiş afallamıştı. Hangi duyguyu, ne yaşadığını bilmiyordu. Duyguları karmakarışıktı. Gözleri yaşarıyor, kalbi çok hızlı atıyordu. "Hayır, bu zaten yalan. Bir şey olmayacak" diye kendi kendini teselli etmeye çalışıyordu.
    Şu an uyuması gerekiyordu ancak gözüne uyku girmiyor, nefes almakta zorlanıyordu. Telefonunu eline aldı, saat gece dördü bulmuştu bile. Sıkıldığı ve gözüne uyku girmediği için telefonun kilidini açtı. Manşetlere bakmaya başladı. "Hepsi, hepsi sadece benimle ilgili..." Biraz sessizliğin ardından kapattığı telefonu tekrar eline aldı. "Tanrım, ben bir şey yapmadım. Lütfen yardım et" genç adam hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Şimdi ne yapacaktı? Ne olacaktı ona? Zorba mıydı ki? Daha 13-14 yaşında yaptığı küçük şakalar onu zorba mı yapmıştı? Lisede mi zorbalık yapmıştı? Kızlara?! "Ben erkek lisesinde okudum ama?" Bağırmak istiyordu. Eşyalara vurmak... Yapamazdı hiçbir şey yapamazdı. O bir idoldü, o bir köleydi. İnsanlar ne derse oydu. Hayatı abuk subuk insanların ona iftira atmasıyla mı bitecekti? Direnmeli  miydi? "Keşke, keşke direnebilsem..." Hiçbir şey yapamazdı. O artık JYP'nin kölesiydi. Ağlaya ağlaya da olsa uyumayı başarmıştı.

-------------------------------------------------------------------------------------------------------
"Hey Hyunjin niye suratın asık?" Genç adam kafasını kaldırıp Bang Chan'e baktı. Bang Chan sevimli, iyi kalpli, sevecen tavırları olan harika bir insandı. Bang Chan bilmiyor muydu çıkan haberleri? Yaşanan olayları? Yoksa sadece minik Drama Queen hakkında çıkan haberleri görmezden geliyordu? Hyunjin üçüncü seçenek olduğuna emindi. Woojin hakkında çıkan haberlerde de böyle yapmıştı. Hyunjin gülümsedi, "Suratım mı asık?" Bang Chan Hyunjin'e uzun uzun baktı. Hiçbir şey söylemeden sadece baktı. Ve gülümsedi ardından. Hyunjin'e sarıldı, Hyunjin ilk başta ne olduğunu anlamasa da o da sarıldı hyunguna. (Burada yazım hatası yaptığıma eminim, eki nasıl ekleyeceğimi bulamadım ben de böyle yazdım bu yüzden özür dilerim.) Ağlamaya başladı Hyunjin, daha da sıkı sarıldı hyunguna. "Korkuyorum hyung. Ne olacak şimdi bana?!" Bang Chan de bilmiyordu ne olacağını. Bildiği tek şey vardı o da Hyunjin'in iyi olmadığı gerçeğiydi. "Korkma bir şey olmayacak" diyebildi sadece. Bir şey olacaktı, bunu en az Bang Chan kadar da Hyunjin biliyordu. Dans etmeleri gerekti, yine robot gibi çalışmaları gerekti. Hyunjin gözyaşlarını gizleyebilirdi ancak kırık kalbini? Bang Chan bırakabilecek miydi küçük kardeşini? "Hadi başlayalım"diye bağırdı Felix. Dans mı edeceklerdi? Hayır, bu dans değildi. Dans sevgiyle, kalptendi. Bu işti, zordu ve en önemlisi de onları bitiriyordu.
İşlerini-dansı- bitirmişlerdi. Ayakları tutmaz olmuştu genç adamın. Dizlerinde çürükler oluşmuştu. Bir an eve gitmek, uyumak istiyordu genç adam. Tüm gün boyunca zor da olsa unutmuştu olanları. Tüm gün boyunca telefonu eline almamış, sadece grup arkadaşları ile konuşmuştu Hyunjin...

KISA BİR BÖLÜM OLDUĞU İÇİN ÖZÜR DİLERİM
BU HİKAYE KURGUDUR, GERÇEK DEĞİLDİR.
YAZAR NOT:
Eski hesabımı çeşitli sorunlar nedeni ile terk etmek zorunda kaldım. Umarım beğenirsiniz, bana oy vermeyi ve hikayelerini daha iyi yazabilmem için yorum yapmayı unutmayın. Lütfen eleştirin. Böylece daha iyi bir yazar olabilirim. Hepinize iyi günler dilerim(•ө•)
INSTAGRAM: Kpops_tiny_bunny

 Hepinize iyi günler dilerim(•ө•)♡INSTAGRAM: Kpops_tiny_bunny

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
I'm Sorry StayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin