Lee minho // dejavu

5.BÖLÜM -tesadüf-

~Medyayı dinleyerek okuyun~

"Bu kadar korkak olma"
"Abi kes şunu başlamadan bitsin eve gidelim"
"SUS"
Bir kaç adım geri çekildim eun'un yanına geçtim
"Sun , arabaya geçelim istersen kuzum"
"Olur"
Artık bıkmış , ve onları baş başa bırakmıştım
5dk sonra havda uçuşan küfür ve inleme seslerinden kavganın fazlasıyla kötüye gittiğini anlamıştım
"Knk biz eve gidelim , küfür duymaktan bıktım da"
"Peki de haber versek mi?"
"Yani bir densek mi acaba"
Arabadan çıkıp yanlarına ilerledik , ama görmek istemediğim yine de muhtemel olan görüntüyle karşılaştım. Hepsi yerde yığılmıştı ,hızlı adım önce abimlerin yanına gittim. Anlık şoktan çıkıp eun da hızlı adımla yanımda bitti
"Abi !!"
"Nerde o ş**e**iz "
"Hala ne diyorsun , şu haline bak"
"Ben hemen ambulansı arıyorum"
"Eun ARAMAA"
"Yuta hyung saçmalama , eun ara"
"Tamam knk arıyorum"
...
*hastanede*
"Cidden bu kadar dikiş ve morluklara değer miydi"
" bide bunlarla aynı yere koydular bizi "
"Bana bak jae misin nesin , kaşınma kaşırım"
"Gel kaşı lan GEL!"
"Yeter ama otur artık abi"
"Tamam"
"İfadeniz alınıcak , lütfen sizi dışarı alalım"

*hastane çıkışı*
"Ah olum yavaş lan"
"Johnny bir susmadın"
"Bana diyene bak , Winwin sen elinde olsa yuta 'nın sırtından inmiyicen"
"Orası rahat ama"
"Susun be"
"Taeyong momm"
"İyi ki az önce susun dedim , ne var jungwoo"
"Canım acıyor 🥺"
"Biz Halay mı çekiyoruz jungwoo"
"Susun mümkünse ve arabaya binin"
"Eun çok doğrusun bebeğim"
"Sağ ol knkm"

*evde*
"Oh be sonunda eve vardık"
"Bütün yol hem yayıldın , hemde 'oh be sorunda vardık' diyon"
"Yeon haklı Mark"
"Uff susun ,sizde yayılsaydınız"
"Knk ben gitsem?"
"Olur tabi , yoruldun sende"
"İstersen seni eve bırakabilirim, saat 9'a geliyor"
"Yok teşekkür ederim haechan hyung"
"Olsun bıraksın knk , işi ne"
"Bende seni seviyorum, yeoncum"
"Biz çıkalım , bırakıp gelirim"
Hepimiz onayladıktan sonra mini bir baş selamı ile gittiler.
Hepsi kendini koltuklara attı
"Onu ben bir daha görüyüm , o zaman bak nasıl benzetiyorum"
"Yeter ama değil mi"
"Jae yeter artık , kızı da kötü etkiliyorsun"
"Doyoung hyung , ben onun içim çabalıyorum. Sürekli bana suç atmayı keser misiniz"
"Peki abi , sen bildiğini oku"
Hızlı ve sinirli adımlarım , odamı buldu. Cidden benim mi algım kapanmıştı ,bu mu düşünmek
Yatağa kendimi bırakmadan önce pijamamı giyindim, şirin ,kalpli ve açık pembeydi
Artık bunları unutup uyumalıyım.*tık,tık* gece gece kim ki?
"Gel"
Yatakta doğruldum
"Yuta hyung?"
"Ben geldim müsait misin güzelim"
"Oh evet"
Gelip yavaş ve nazikçe yanıma oturdu. Aslında yaraları çoktu özellikle bacaklarında , ayakta duramıyordu
"Biliyorsun,jae seni seviyor ve düşünüyor"
"Evet ama-"
"Bekle anlatıyım,jae sana olan bakışlarından zaten rahatsız olmuştu ve Johnny ye söyledi onlar konuşurken duydum ,ve sonra söyledikleri aşırı derecede sinirlendirdi açıkçası bende aynı şekildeydim, minho? Sanırım adı böyle bişeydi
O biraz kötü bir şekilde bakıyordu, yiyecekmiş gibi ?
Ve ben de senin abinin bunu biliyorsun değil mi *hafifçe kafa salladım* diğerlide seni düşünüyor
Hiç birimizin kız kardeşi yok 10 kişi arasında tek kız , tek prenses"
Kıkırdamıştı, bende sesli Gülerek karşılık verdim.
"Uyumak istermisiniz prenses hanım"
Yaptığı role gülmüştüm
"Lütfen prens yuta"
"Yuta?"
"Prens lere abi denmez"
"Yaa , senin dilin ne kadar uzunmuş"
"Kkkk"
"Hadi bakalım"
Yatağa girdim , nevresimi üzerime örtüp hafifçe saçımı okşayıp
"İyi geceler abicim"
"İyi gecele abi"
O gittiğinde arkamı döndüğüm gibi uyumuştum

*sabah*
"KALKIN ARTIK"
"Sus be doyoung"
"KALK TAEİL"
"Yeon kalk artık"
"Nerde kibarlık , kaç saattir bağrıyorsun kalktım zaten"
"Bana bak gelirsem oraya"
Onu taklit ettiğimde , bana doğru koşmaya başladı bende onu atlatıp içeri koşmuştum. Birazı yerde birazı koltukta yatıyordu aralarına atladım
"Oha bu kim be bu kadar ağır"
"Bana bak Mark , abi mabi demem dilini keserim"
"Doyoung gel yakaladım"
"Ya Winwin kalk kurtar beni"
Hemen yanda olan Winwin e tekme atıyordum ki Doyoung dibimde bitti
"Neden başlasak"
"WİNWİN YUTA KAÇMIŞ"
"NE???"
"Kalktın Kurtar beni"
O ayılıp kendine gelene kadar Mark tarafından koltuktan aşşağı atıldım ve sanırım taeyong 'un üstüne düştüm
"Aaaa"
"Pardon taeyong oppa"
Şirinlik yapıyordum çünkü o kaldırmaktan pek hoşlanmazdı
"Yeon Doyoung a ellerimle teslim etmeden önce kalk ayağımın üstünden"
"Tabi hemen oppa"
"Bişey sorcam Winwin 'i kaldırmak için neden beni alet ettin"
"Kkkkk bende kalsın"
Zar zor kahvaltıya oturmuştuk , ani gelen telefon çalması dikkatimizi kendine çekene kadar
"Kim bu sabah sabah"
"Bilmiyorum ki "
Telefonu elime aldığımda ,suratımın ifadesi değişmişti
"Kim?"
"Tae bey"
"Tae bey?"
"Doktorum abi"
"Aç hadi hemen"
"Alo"
"....."
"Evet ,uygun"
"...."
"Siz yinede konum atarsınız"
Telefonu kapatıp onlara döndüm
"Evet ne dedi?"
"Eşi bu gün ,saat 1' e doğru müsaitmiş kontrol için"
"Randevu fln yok mu?"
"Yokmuş herhalde"
"Ayrıntıları konuşuruz , şu masayı toplayalım "

*saat 1'e doğru'
"Abi kaç kere daha söylemeliyim, kendim giderim"
"Of yoruldum , iyi kendin git"
"Teşekkür ederimm"
Aynadan son kez baktım kendime, üstümde açık kahve rengi bir kazak,içinde beyaz gömlek ve altımda kalem etek vardı boyu, dizimin bir karış üzerindeydi. Beğenmiştim
"Çıkıyorum"
"Tamam bebeğim"
"Benim için dönüşte süt alır mısın"
Yanına gidip yanaklarını sıkarak konuşmaya başladım.
"Ooo taeil hyung bebek mi olmuş"
"Yaa bırak beni"
"Tamam tamam alırım"
"Bizi haberdar et"
"Hıhı"

*hastanede*
"Kim sun yeon"
"Geldim"
İçeri girdiğimde içerde bir hasta vardı sırtı bana dönüktü. Tam tekrar çıkıyordum ki
"Yeon hanım , gelin lütfen"
Otomotik olarak tek kaşım kalkmıştı
"Gelin açıklayacağım"
Yanlarına gittiğimde ,sırtı dönük hasta oturduğu yerden kafasını çevirerek bana baktı ve gözlerimiz kesişti , ama ...
"Bana odaklanır mısınız , siz birbirinizi tanıyor musunuz?"
Aynı anda konuşmuştuk
"Hayır"
"Evet"
"Kkkkk, hayır mı evet mi?"
"Evet"
Dediğinde ona döndüm, ama bana bakmıyordu
....
Seans bitmişti klasik konturöllerden geçmiştik ,ikimiz aynı anda tedavi olucakmışız , oda benimle aynı durumdan muzdarip. İlk işim onunla konuşmak olucak.
Odadan çıkmış , çıkış kapısına yürüyorduk. Kolundan tutup durdurmuştum,konuşmak adına
"Tesadüf..."
Bunu diyip arkasına bakmadan gitmişti , gitmişti???

...
"Muzlu süt için teşekkür ederim unni"
Minik tebessümle karşılık verdim
"Sun gel saçlarını öriyim"
"Olur Johnny hyung"
Önüne çömdüğümde yavaşça saçlarımı taramaya başladı
"Sanki hastaneden geldikten sonra biraz durgundun , iyi misin güzelim?"
"Teşekkür ederim, iyiyim bazen tesadüfler insanları yorar Johnny hyung"
Tek kaşı kalkmıştı
"Nasıl yani ?"

Arkadaşlar merhaba , salı atmam gereken bölümü şimdi atıyorum. Biraz mental olarak çöktüm sayılır o yüzden gecikti.                     (953 kelimeeeee vahhh)
Seviliyorsunuz🌸💕