HAYIIIIIIR!
Bugün okulun ilk günü. Sanırım ölcem. Tabi ki heyecandan değil.İnek mi sandınız beni? Geceye kadar Sally ile konuştuk. İnşallah ilk günüm güzel geçer de geceye kadar oturmama değer. Kendimi tanıtmayı unuttum. Ben sarı saçlı,mavi gözlü,şeker bir kızım. Kendimce şeker... 17 yaşındayım.Doğum günüme 3 ay kaldı.Kutlamayı sakın unutmayın! Gardrobuma giderken annemin sesi ile irkildim.
‘’ Lilly hadi kızım servisini kaçırıcaksın!’’
‘’Tamam anne geliyorum.’’
Okul üniformamı giydim. Bunun okul üniforması olduğuna bakmayın. Harika bir hırkası ve pantalonu var. Gömleğine kelimeler yetmez. Kitaplarımı,kulaklığımı,telefonumu ve cüzdanımı alıp çantaya zorda olsa sıkıştırdım. Aşağıya jet hızıyla indim. Jet hava yolları. Tamam vurmayın.
Annem kahvaltısını yerken bende o sırada merdivenlerden inerken açılan çantamın fermuarını kapatmaya çalışıyordum. Annemin beni taktığı yok.Yanına bile davet etmeden ağzına peynir ve zeytini sıkıştırıyor,ardından çayını yudumluyordu.Vay görüyonuz mu insan kızını bekler ''Kızım gelsinde birlikte yiyelim.'' diye.O zaman annem insan değil.Tamam kızmanıza gerek yok.
Kahvaltı masasına oturduğum gibi ağzıma tıkıştırdığım peynirin arkasından çayımı yudumladım. Annemin yaptığı elmalı turta gözüme battı. Bir dilim alacağım sırada servisin kornası çaldı. Ciddi misin? Nasıl bir zamanlama bu? İnat edip o turtayı çatala batıracağım sırada annem turta tabağını arkasına alarak kızgın bakışlar attı.
“Millet seni bekleyemez. Hadi doğru koş servise!”
O kızarda ben kızmaz mıyım?
‘’ Eve geldiğim anda o turtayı mutfakta göremeyeceksin!’’
‘’ Hadi hadi! Çok dır dır yapmada koş!’’
Son bir kızgın bakış atıp kapının önüne geldim. Ayakkabıları daha ayağıma geçirmeden üstüne basa basa servise yetiştim. Servise geç kalmam şoförü fazlasıyla sinirlendirmişti.
‘’ Uyuşuk kız! Geç yerine!’’
‘’Sana da merhaba!’’
Her zamanki yerim olan en arkaya oturdum.Bir sonraki durak en iyi arkadaşım Sally! Ondan da kısaca bahsedeyim. Sally güzel bir kız. Hatta bazen benden bile güzel olduğunu düşünüyorum. Bu kıskanmak değil. Sakın yanlış anlamayın. Paylaşmayı seviyor. Hatta bir kere benimle günlüğünü bile paylaşmıştı. Paylaştı derken şuan ki anladığınız paylaşmadan bahsetmiyorum. Resmen günlüğünün sayfalarından bana koparıp “Al sende yazarsın.” deyip elime sıkıştırmıştı. Fakat Bu çok küçükkendi. Herhalde yeni bir olay sanmadınız. Öyle değil mi? Ve servis durdu Sally bana doğru koşup yanıma zıplayarak oturdu. Koltuklarımız bağlı olduğu için normal olarak az da olsa yerimden sıçradım. Daha sonra da Kevın ve Levın servise bindiler. Bunlar da kardeş ama ikiz değil.Doğrusu hiç birbirlerine benzemiyorlar.
“Naber?” dedi Sally.
“İyi senden?”
“İyi de bak sana ne anlatacağım.”
“Ne oldu?”
“John bizim okula yazılmış.” dedi Sally.
“Nee?”
John benim eski sevgilimdi.Sonra başkasıyla aldattığını öğrenince ondan tabii ki de ayrıldım.
“ Ona görünmemeyi çalışmanı tavsiye ederim.”
Bakışlarımı yere doğrulttum.
“En iyisi bu.”
Kendimi ufak bir kız gibi hissetmiştim. Sally’e benim annem gibiydi. Her ne kadar anne öğütlerini sevmesemde,Sally’i seviyordum. Bana iyi geliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YENİDEN?
RomanceLilly adında bir genç kız... Hayatında olacaklardan habersiz... Ya hayatı tam bir yalan üzerine kurulduysa? Katliam...Aşk...Dostluk...Kavuşma... Hangisi? Belki de hepsi? ►Okuduğu okula eski sevgilisi John geldiğinde ne gibi olaylar yaşanacak? ►Eski...