Sevipte Kavuşamayanlar 2

Güvenme!

İnsan kimseye güvenmemeli aslında sadece kendine öz güven dediğimizde o aslında öz güveni yüksek insan daha mutlu oluyor sanırım. En azından ben buna inanıyorum.

Güven herkesin basit sandığı bir şey maalesef değil. O güven dediğimiz duvar yıkıldığında siz onlarca, yüzlerce hatta ve hatta tonlarca doğru söz söylesenizde o kişi size asla güvenmeyecek. Güven dediğimiz şey zamanla örülüp 1 saniye de yıkılma kapasitesine sahip...

Burak'a neden gidip Aslıya söylediğini sordum. Bana pişkin bir şekilde,sordu söyledim söylememi istemeseydin söylemezdim, dedi. Güvenimi kırdın dedim umrumda değil dedi. Bir daha, uzun bir sürede,örülmeyecek duvar yıkıldı hemde o kadar kısa sürede sadece mesajı okuma süresi 2 saniye.

Aslı olsaydı anlatırdım bana yön bulmamda yardımcı olurdu ama yanımda değil. Evde kimse yoktu bir anda kendimi korumasız ezilmiş bir İrem gibi hissettim. En yakın arkadaşınız en güvendiğiniz gerçekten güvendiğiniz biriyse bile bağlanmayın. Bağlandığınız da ve bir gün hayatınızda olmadığını farkettiğiniz anda dünya başınıza yıkılıyor.

Sonra sevdiğim adamı bir daha gözden geçirdim. Bu kadar iyi konuşmaya başladığımız bir insan neden neden bu hale geldi?

Sebebini bildiğim soruydu. Neden mi bu hale geldi?

Hep koruyucu oldum.
Hep iyiliğini düşündüm.
Hep bana uymayan hatalarını örttüm.

Tüm sebebi bu diyeceksiniz şimdi böyle adam neden bırakıp gitti diye hemen onunda açıklamasını yapayım ;

Erkekler odun olan ona yüz vermeyen hatalarını hemen yüzüne vuran güzel ve ilgisini üstüne çeken kızlardan hoşlanıyor.

Bunu başta kabullenelim kızlar. Birde böyle sevdiğiniz insanla konuşup daha sonra iyi niyetinizi suistimal ettiğinde ona olan sevginiz bir anda nefrete kine dönüşüyor. Ve dahası erkeklerin hepsinden nefret ediyorsunuz. (linç yemeyeyim en akrabalardan kastetmedim.)

Benim ona yol vermem gerekirken pişkinliğini sürdürüp hadi eyvallah dedi. Üstüne engelledi. Engellemek kelimesini de açayım.
Engellemek insan rahatsız olduğunda yaptığı bir eylemdir. Sen hadi eyvallah desen de demesende yazmayacaktım sen niye kendini üste çıkarmaya çalışıp daha da boğuldun ki?

Sinirlerim daha da tavan yaptığı sıra telefonu aldım elime ve Burak'ın oraya daha geçmediğini düşünerek İnstagrama yazdım görüldü olmadığına göre engellemişti.

Keşke sevmeseymişim seni beni üzdüğün yetmedi insanları da üzdün. Çok kötü bir insansın. Beddualarım peşini bırakmayacak Burak Seven hayatında ne zaman kötü bir olay yaşarsan beni aklına getirmeyi unutma.

Ağır konuşmadım eğer güveniniz kırılsaydı sizde böyle yapardınız emin olun belki de yaptınız ağzınızdan ne geliyorsa döktünüz. Bazen insanlar için bu kadar değer vermeyin ağzınıza ne geliyorsa söyleyin belki içinizde tuttuğunuza değecek bir insan değildir.

Küsmeden önce 28.10.2020

-Burak
-Efendim
-Senin Aslıya karşı bir sempatin mi var?
-Hayır, ne alaka sempati falan?
-Ne bileyim bir ilgin var gibi
-Yok.

Sempatisi yoktu, ilgili değildi dolaylı yoldan hoşlanmıyordu ama onu güldürmeyi seviyordu farkındaydım. Gerçekten ben engelsem durmamalıydım...