kulampara | jikook

3'

jungkook;
merhaba

ben dediğiniz konuma geldim

kapıya çıkar mısınız?

eskort;
bekle

eskort çevrimdışı

jungkook çevrimdışı

/

Jungkook, kapının önünde Hoseok'un hazırlamış olduğu sırtındaki çantayla beraber ağaç olmuş bir şekilde bekliyordu. Uzamış saçlarını ensesinin biraz yukarısından ufacık bir at kuyruğu yapmış, üstüne de bol, rahat, mavi bir hoodie geçirmişti. Onun dışında altına giymiş olduğu bacaklarını sıkıca saran siyah kot pantolonuyla gayet hoş görünüyordu.

O heyecandan terleyen avuç içlerini kotuna silerken kapıdan bir anahtar sesi duyulmuş, çok geçmeden de kapı aralanıp pembe saçlı bir kız kafasını dışarı uzatmıştı. Jungkook, merakla, ortaya çıkan ufak kızın suratını inceledi. Gözleri, onun güzelliğiyle birlikte komik bir şekilde büyümüştü.

Doğruyu söylemek gerekirse Jungkook, hayatında hiç bu kadar güzel bir kızla karşılaşmamıştı. Kız, gözlerine buz mavisi lensler takmış ve dolgun dudaklarına saçlarıyla uyuşan koyu pembe bir ruj sürmüştü. Minik burnunun ucu ise parlıyordu. Lensten pek hoşlanmayan Jungkook ise bu görüntüye karşı dudaklarını büktü ve elleriyle tokasından kurtulmuş dalgalı perçem tutamlarını kulaklarının arkasına gergince ittirdi çünkü kız onun içinden geçecekmiş gibi bakıyor, buz mavisi gözleri onu korkutucu gösteriyordu.

"Merhaba, Jungkook," kız nihayetinde konuştuğunda Jungkook pembe yanaklarıyla kafasını kaldırıp ona bakmıştı. Başını hafifçe sallayıp selam verdi.

"Merhaba, içeri geçebilir miyim?"

Kızın kenara çekilerek ona alan tanımasıyla bakir genç, içeriye geçmiş ve ayakkabılarını çıkararak elindekileri gördüğü boş rafa bırakıp çantasını ise uygun bir kenara koymuştu.

Hava normal olmasına rağmen Jungkook heyecandan terliyor, gerginlikten dolayı ise sık sık yutkunuyordu. Birden kıyafetinin içi ona fazlasıyla sıcak gelmeye başladı ve pantolonu onu sıktı.

"Ne zaman başlamak istersin?" kız ikisine birer içecek doldurmak için gittiği mutfaktan umursamazca seslendi.

Jungkook, ne cevap vereceğine kararsız kalırken ister istemez geçen izlemiş olduğu pornoyu düşünmüştü. Pornoda, iki erkek önce biraz bilgisayar oyunu oynamışlar sonrasında ise kazanan, kaybettiği için mutsuz olan çocuğa yakınlaşmış ve onu öpmüştü. Devamında ise mutsuz olan aldığı öpücükle o kadar çok mutlu olmuş olmalıydı ki kazananın kucağına yerleşmiş ve
bu sefer o bir öpücük için diğerine eğilmişti.

Mutluluk.

Bu yapacakları şey Jungkook'u mutlu edecek olmalıydı. Yoksa neden hyungları bu kadar ısrar etmiş olabilirdi ki?

"Jungkook?" içeceğini sertçe önündeki masaya bırakan kız bir cevap vermesi için bakir olana dikkatle baktı. Bardaktan birkaç damla masaya sıçrayıvetmişti.