E: Hoş geldin çiçeğim. Iyi ki geldin. Sana söz veriyorum. Senin için her şey yapmaya hazırım. Asla kimsenin seni incitmesine izin vermeyeceğim.
YENI
Bir hafta sonra
A: Ender! Hoş geldin! E: Hoş bulduk Aydan anne. Sana birini getirdim. A: Ahh benim torunum. Aynı Kaya... Özür dilerim Ender. E: Önemli değil. A: Onun adın ne? E: Çiçek! A: Çiçek! Çok güzel bir ismi. E: O aradı mı? A: Hayır, aramadı. E: Boşanma davasını açtım. Eğer seni ararsa söyle. A: Ender, neden beklemiyorsun? Bir açıklaması olmalı. E: Ne açıklaması? Beni sevmedi. Eğer beni sevseydi şu anda benimle olurdu. A: Haklısın. E: Bir şey daha var. A: Ne oldu? E: Çiçek benim kardeşim gibi büyücek. Bu şekilde Kaya hiçbir şey öğrenemiyor. A: Kızım bak, bu seni hayatın ve ben karışmak istemiyorum. E: Anlayışınız için çok teşekkür ederim.
Bir ay sonra
Onur, Ender'i ziyarete gidiyor.
E: Onur? O: Merhaba Ender. Konuşabilir miyiz? E: Olur. Gel. O: Nasılsın? Iyi misin? E: Iyi olmaya çalışıyorum. O: Ne olduğunu öğrendim. Çok üzüldüm. E: Artık benim için önemli değil. Boşandık ve benim için şu anda en önemli şey kızım. O: Sana bir teklifim var. E: Söyle. Ali: Onur! Hoş geldin! O: Hoş bulduk Ali amca. Ender için bir teklifim var. Ali: Dinliyoruz. O: Ender, evlen benimle. Kızının babası olmaya hazırım. E: Onur... Ben... Çiçek kimlik kartı çoktan yaptım. O benim kardeşim. O: Anladım. Peki benimle evlenir misin? Ben hâlâ seni seviyorum. E: Kabul ediyorum! O: Teşekkür ederim!
Yıllar sonra
Çiçek çok güzel bir genç oldu. Ender onunla gurur duyuyor.
E: Çiçek! Hadi ablacım. Geç kalacaksın. Ç: Geldim. E: Ayy birtanem. Çok güzelsin. Ç: Canım ablam benim. Ailemiz ben çok gençken öldü. Ama sen ve Mavi olduğu için şanslıyım. E: Seni çok seviyorum birtanem. Bunu sakın unutma. Ç: Ben de seni çok seviyorum canım ablam ( sımsıkı sarıldılar)
Ender'in iç ses: Canım kızım... Keşke sana tüm gerçeği söyleyebilseydim. Ama seni kaybetmekten korkuyorum.
Ç: Aaa... Ağlama yaa... E: Sen bana bakma... Biraz duygulandım. Ç: Ben kaçıyorum. Akşam görüşürüz. E: Görüşürüz aşkım. O: Günaydın! E: Günaydın! O: Çiçek çıktı mı? E: Evet. Ayy Onur... Bunu Çiçek'ten daha ne kadar saklayabilirim bilmiyorum. Ona gerçeği söylemek isterim ama çok korkuyorum. O: Seni anlıyorum. Ama yapacak bir şey yok. Onun iyiliği için her şeyi yaptın. E: Iyi ki yanımdasın. Beni desteklediğin için çok teşekkür ederim. O: Her zaman yanında olacağım. E: Biliyorum.
3 saat sonra
E: Mavi, hadi yaa. Işe geç kalacağız. M: Geldim. E: Bana bak. Sen iyi misin? M: Evet. Ne oldu ki? E: Bir haftadır çok garip davranıyorsun. M: Hiç bir sorun yok birtanem. Hadi gidelim.
Bir hafta önce
M: Kaya? Senin ne işin var burada? Nasıl buldun bize? K: Mavi bak! Ender'e görmem lazım. Lütfen. Onunla konuşmam lazım. M: Kardeşim senin yüzünden çok acı çekti. K: Biliyorum ama ben çok pişmanım. Lütfen yardım et. Bak bir şirketin sahibiyim. M: Bundan bana ne? K: Bak size işe alabilirim. M: Ender asla kabul etmez. K: Ona benim olduğumu söylemeyeceksin. Rica ediyorum. M: Tamam. K: Teşekkür ederim! Bir hafta içinde görüşürüz. M: Görüşürüz!
K: Bugün Ender'e göreceğim. Kesin beni nefret ediyor. Ama ben telafi edeceğim. Nazlı hadi. N: Geldim aşkım. K: Aşkım deme bana. Sen bana yalan söyledin. Hasta olduğunu söyledin. N: Benimle olman için her şeyi yaptım ve hiç pişman değilim. K: Gerçekten iyi değilsin. Manyasksın.
Oops! Această imagine nu respectă Ghidul de Conținut. Pentru a continua publicarea, te rugăm să înlături imaginea sau să încarci o altă imagine.
NAZLI
Ender ve Mavi şirkete geldiler. Ama Ender, yaşanacak olanın hayatını değiştireceğini hayal etmedi.
X: Ender hanım, Mavi hanım, sahibi sizinle tanışmak istiyor. Buyrun. E: Teşekkür ederiz.
K: Gel! Hoş gel... Ender? E: Kaya? K: Ender, lütfen konuşmamız lazım. E: Seninle konuşacak hiçbir şeyim yok. K: Lütfen dinle beni. E: Seni dinlemek istemiyorum. K: Ben hâlâ seni seviyorum. E: Ben artık seni sevmiyorum. K: Yalan söyleme. M: Ben sizi yalnız bırakıyorum. E: Gerek yok Mavi. Gidiyoruz. Onunla çalışmayacağız. K: Ender, gidemezsin. E: Gidiyorum! Haa... Bir şey var. Ben evliyim. K: Ne? E: Duydun işte. K: Kiminle? E: Onur'la! K: Nasıl yaa? E: Benden uzak dur Kaya yoksa seni pişman ederim. K: Benden kaçamazsın Ender. Konuşacağız. Her şey hakkında konuşacağız.