†MELEK ŞEYTAN MELEZ݆

Eski sevgilim Alexander...³

Sabah

Sabah olmuştu, güneşin pencereden sızıp yüzüme vurmasıyla uyandım. Edward'a baktım uyuyordu, kıyafetlerimi alıp banyoya geçip giyindim. Çıktığımda Edward hâlâ uyuyordu, saate baktığımda
9.30 olduğunu gördüm ve Edward'ı uyandırmaya çalıştım.

"Edward hadi uyan"

Uykulu sesi ile "Saat daha kaç?" dedi.

"10 oldu." 10 demezsem uyanmayacaktı.

"Ne!?" derken hızla kalktı kıyafetlerini alıp banyoya gitti hızlıca giyindi ve geldi, telefonunu eline alıp saate baktı.
Bana dönüp, gözlerini devirerek baktı.

"Daha 9.40 bile olmamış."

"20 dakika var" diyerek güldüm.

"en azından 5-10 dakika daha uyuyabilirdim." diyerek geri yattı.

"İyi yat ama seni uyandırmam derse geç kalırsın."

"Merak etme geç kalmam."

"Merak eden yok zaten" diyip odadan çıktım.

Koridorların duvarlarında olan panoya yapıştırılmış ders saatlerine ve yerlerine  baktım. Katını ve sınıfı öğrenip, sınıfa doğru yol aldım.
Sınıfa geldiğimde sadece Olivia ve Mark vardı kendi aralarında konuşuyorlardı. Rahatsız etmeden arka sıralardan birine oturdum, beni fark edip yanıma geldiler.

"Araminta birşey mi oldu?"

"Hayır"

"Neden yanımıza gelmedin?"

"Rahatsız etmek istemedim" diyerek güldüm.
Olivia ve Mark'da güldü.

Mark bana dönerek,"Edward nerede?" diye sordu.

"Uyuyor"

"Derse gelmeyecekmiymiş?"

"Uyandırdım ama geri yattı geç kalmayacağını söyledi, bende beklemeden geldim"

"Aynen şu an hiç de geç kalmıyor"

Biraz sonra sınıfa bir kaç kişi daha geldi. Herkes sıralarına oturdu ve çok geçmeden hocada geldi.

Ders başlayalı 15 dakika geçmişti ama Edward hâlâ ortada yoktu belli ki uyuya kalmıştı.

Ders biter

Herkes sınıftan çıktı ve yine Olivia Mark ve ben kalmıştık.

Mark "Nerde kaldı bu kendine güveni tam olan gerizekalı" dedi.

Gerizekalı demesine Olivia ve ben sesli olarak güldük, Mark da bize bakıp güldü.

O sırada Edward sınıfa girdi, Saçı başı dağınık ve hâlâ uykusuz haldeydi.

Tekrardan gülmeye başladık.

Edward "Bir ders geç kalmışım olabilir böyle şeyler."

Kesintisiz gülüyorduk. Ama artık yanaklarımız ağrımaya başladı.

İçeri zili çalar.

Sınıfa girmeye başladılar. En sonunda hoca da girdi. Konuşan sınıfı susturup içeriye birisini aldı.

Ama bu..
Alexander...

Yüzümü saklamaya çalışıp kafamı masaya koydum.

Olivia "Birşey mi oldu?" diye sordu.

Hayır anlamında kafamı salladım.

Biraz sonra kafamı kaldırıp baktığımda, Alexander'ın bir sıraya oturduğunu ve bu tarafa baktığını gördüm, hemen kafamı geri sıraya koydum. Ve dersin bitmesini bekledim.

Ders bitti.

Yemek almak için yemekhaneye gelmiştik, sıraya girdik.
Yemeklerimizi aldık ve bir sıraya oturduk.
Yemek alınan tarafa sırtımı dönerek oturdum.

Yemekleri yiyip masadan kalktık geri sınıfa gittik aslında dahaca dersin başlamasına çok vardı, yinede sınıfa geldik.
Olivia, Mark ve Edward konuşuyorlardı, bende Alexander'dan tüm okul boyunca kendimi nasıl göstermeyeceğimi, ondan nasıl kaçacağımı düşünüyordum.

Durgun bir halimin olmasından Olivia beni fark etti. Ve

"Araminta sana ne oldu?, sanki birisinden kaçmaya çalışıyormuşsun gibi veya birşey olmuş gibi." dedi

"Hayır, birşey olmadı."

"Buna kendin inanıyormusun?, hadi anlat ne olduğunu."

"Off tamam" dedim.

3'ü de dikkatini bana verdi.

"Yeni gelen Alexander adındaki çocuk var ya..."

"Evet ne olmuş" dedi Edward.

"Onunla kötü bir geçmişim var."

"Nasıl?, anlat" dedi hepsi bir anda.

Anlatmaya başladım.

"Alexander benim ilk sevgilimdi, çok iyiydik. Ama beni seven başka birisinin peşime düşmesine başladığı zamana kadar. Peşime düşen çocuk bir mafyaydı ve Alexander ile birlikte olduğumu öğrenince onu öldürmeye çalıştı. Her gün onu dövmesi için adamlar gönderiyormuş, bir keresinde bir depoya getirtirip ölesiye dövmüş ve 2 ay hastanede yattı. Ondan ayrılmak zorunda kaldım mafya çocuğun Alexander'in peşini salması için. Ve şu anda utanmaktan onun yüzüne bakamam, hepsi benim yüzüme oldu sonuçta..."

Olivia teselli edercesine bana sarıldı.

Ağlamıyor, ağlamak ta istemiyordum.

"Şimdi ise ona gözükmek istemiyorum"

"Sana yardım ederiz"

"Cidden mi?"

"Evet biz arkadaş değilmiyiz?"

"Öyleyiz"

Gülümsedim.

Konuşarak öğle arasını da bitirdik, ve ders başladı.

Tüm dersler biter.

Hiç bir ders boyunca kafamı sıradan kaldırmadım, ve tenefüslerde de dışarı çıkmadık yani beni fark etmemiş olmalı.

Olivia ve Mark odalarına girdi, ben ve Edward da odalarımıza girdik. Biraz konuştuktan sonra, yataklarımıza yatıp uyuduk.