KARANLIĞIN GÜZELİ

1. BÖLÜM

Medya: Gizem'in dışarı çıkarken giydikleri

ECEM'DEN

Gizem yine telefon da biri ile konuşuyordu. Bazen bu kız telefon konuşmalarından bıkmıyor mu diye düşünmüyor değilim. Telefonu kapatınca mutfaktan aldığım elma ile yanına gittim.

"Yine kim aradı seni?"

"Buse ile konuşuyordum. Bizi özlemişler. "Ne zaman gelirsiniz?"dedi."

"Hmm anladım. Dışarı çıkalım mı?"

"Neden?"

"Çok canım sıkıldı. Ayrıca o bakış ne öyle."

"Ne varmış be bakışımda."

"Aman be tamam. Dışarı çıkacak mıyız çıkmıyacak mıyız?"

"Tamam hadi çıkalım. Yoksa seni tutamıyorum sonra."

Gizem'in bu deyişiyle resmen üstüne uçtum. Tabi o ne olduğunu anlayamadığı için ikimizde koltuktan yere düştük.

"Kızım sen mal mısın?"

"Neden ki?"

"Üstüme atladın lan daha ne olsun."

"Öff tamam be gel hadi."

Gizem'in üstünden kalktım ve Gizem'i de yerden kaldırdım.

"Hadi bu kadar eğlence yeter hazırlanalım da gidelim."

"Tamam kanka."

Böylece ikimizde odalarımıza gidip hazırlanmaya başladık.

~YARIM SAAT SONRA~

"Hadi be kızım ağaç oldum burada."

"Geldim be ne bağırıyorsun."

Aşağı indiğim de Gizem yine siyahlar içindeydi.

"Sayende yine içim karardı."

"Ne var be. Ben siyah seviyorum."

"Belli oluyor. Neyse hadi çıkalım da biraz İtalya'da gezelim."

"Tamam."

Dışarı çıktık ve araba ile biraz İtalya'yı dolaşmaya başladık. Tabi aradan 1 saat geçmişti. Sonra Gizem arabayı alışveriş merkezine sürdü. Arabayı park etti ve alışveriş merkezine girdik.

ATEŞ'TEN

Saat 12 gibi kalktım. Rutin işlerimi yaptım ve dolabımdan kıyafetlerimi alıp hazırlandım. Mutfakta kendime kahve yapıp içtim. Bu sırada Ayaz aradı.

" Naber Ateş?"

"İyi, senden naber?"

" İyiyim ben de. Bugün toplantı var biliyorsun değil mi?"

" Malesef unutmak ne mümkün. Birazdan çıkıyorum şirkete geçeceğim sen nerdesin?"

"Bende şimdi çıktım şirkete geçeceğim."

" Tamam. Şirkette görüşürüz."

"Görüşürüz."

Ayaz ile konuştuktan sonra bardağı bulaşık makinesine attım ve evden çıktım. Arabaya binip şirkete doğru sürdüm. Vardığımda toplantı daha başlamamıştı. Odama geçip masamdaki dosyalarıma baktım. Bu sırada Ayaz, Edis ve Ege geldi.

"Ateş hazırsan çıkalım ve şu toplantıyı yapalım."

"Aynen kanka. Hadi."

"Tamam."

Böylece bütün ekip odadan çıkıp toplantı salonuna gittik. Toplantı salonuna girdiğimizde toplantı yapacağımız şirkette gelmişti. Herkesi selamladık ve yerlerimize oturduk. Böylece toplantı başlamış oldu.

~5 SAAT SONRA~

GİZEM'DEN

Ecem ile sinemaya girdik ve bir çok mağazayı gezmiştik. Tabi bu mağaza gezme sırasında Ecem yüzünden ellerimiz kopmuş ve çok yorulmuştuk. Şimdi ise yemek bekliyorduk ve ben çok açtım.

"Kanka ben çooooook açım."

"Bende açım. Sayende."

"Aaaaa ben ne yaptım. Altı üstü birkaç mağazaya girdim."

"Birkaç öyle mi?"

"Şey.. Aa bak sıramız geldi. Yemeklerimizi alıp yiyelim."

"Sen yok musun sen çok fenasın."

Ecem bana öpücük atmıştı. Sonra yemeklerimiz almış ve bir masaya oturmuştuk. Etrafa bakındığım da biri ile göz göze geldim. Hakkını vermeliyim yakışıklıydı. Sonra kendime geldim ve Ecem'in sorusuna odaklandım.

"Haa efendim kanka."

"Sen nereye bakıyorsun öyle "

"Hiiiç. Öylesine dalmışım."

"Öyle mi?"

"Evet."

"Neyse sende var bir şeyler yakında öğreniriz ne de olsa."

Ecem'in bu değişine kafamı sallayıp geçtim.Böylece sessizce kalan yemeklerimizi yedik ve elimizde onca poşetle otoparka gittik. Aldıklarımızı arabaya koyduk ve 1 saatlik eve dönüş yolculuğuna başladık. Eve geldik ve poşetleri dolaplara yerleştirdik. Sonra ise yatağıma uzandım ve üzerimdekiler ile uyuyakaldım.

ATEŞ'TEN

Toplantıyı bitirmiş ve masamdaki dosyalara da bakmıştım. Sonra çocuklar odama geldi ve yemek yemek için yakınlardaki alışveriş merkezine gittik. Yemek katına varınca gözüme bir kız çarptı. Çok güzeldi ve gözlerimi ondan alamadım. Simsiyah giyinmişti. Bu yüzden ona olan ilgim bir anda arttı. Nedensiz bir şekilde onu tanımak istiyordum. Sonra ise çocuklar bana seslendi ve yemeklerimizi sipariş verdik. Bu sırada o tarafa döndüğümde baktığım kız arkadaşına bir şeyler söyledi ve hızlıca yemeklerini yiyip kalktılar. Bizde yemeklerimizi alıp bir masaya geçtik. Yemekte toplantı hakkında biraz konuştuk ve sonra konuyu değiştirdik. Yemekten sonra ise alışveriş merkezinden çıktık ve herkes evlerine dağıldı. Bende eve gelince duş aldım ve yorgunluğumu atmak için yattım.

GİZEM'DEN

Ecem'in bağırması ile uykumdan sıçrayarak uyandım. Saate baktığımda akşam 10 olmuştu. Ama Ecem'in bitmeyen çığlıkları yüzünden korkup hızla aşağı indim. Etrafa baktığımda ise Ecem'in deliler gibi hoplayıp zıpladığını gördüm.

"Ne bağırıyorsun kız?"

"Kankaaaa seni çok seviyorum biliyorsun değil mi?"

"Hayır."

"Ne demek hayır."

"Hayır ne demekse o kanka. Ayrıca ne oldu da sen bana böyle söyledin."

"En sevdiğim filmin DVD sini almışsın."

"Yapmışımdır öyle bir hata."

"Neyse ne hadi izleyelim."

"Tamam televizyonu aç da bakalım."

"Tamam. Sende mutfaktakileri getir."

Kafa sallayarak yerimden kalktım ve mutfağa gittim. Masanın üstündekilerle donakalmıştım. 5 tabak cips ve bir sürü çikolata vardı. Ecem sayesinde şeker hastası veya obez olacağımız belliydi. Masadaki tabakları ve çikolataları tepsiye koyup salona gittim. Ecem her şeyi ayarlamış beni bekliyordu. Ben de elimdekileri ortadaki sehpaya koydum ve Ecem filmi başlattı. Filme o kadar odaklanmıştık ne ara filmi bitirip başka filme geçtiğimizi anlamadım.

"Saat kaç kanka?"

"Bakayım. Saat 3 olmuş."

"Tamam. Hadi gidip yatalım. Sabah etrafı toplarız."

"Tamam."

İkimizde esneyince odalarımıza gittik. Üstümdekileri çıkarıp pijamalarımı giydim ve yatağımı açıp uzandım. Biraz bugünü düşündüm ve tabi yine uyuyakaldım.

Bu benim ilk kitabım arkadaşlar. Yorum yapıp yıldız atarsanız memnun olurum.