Sen Kimsin?

30 0 0
                                    

"Komiksin gerçekten, artık kimliğimi alabilir miyim?"

"Şaka değil" derken gayet ciddi görünüyordu.

"Bir insan nasıl yanlışlıkla evlenebilir ki, bir kere imzam bile olmadan, evet bile demeden."

"Karşında kimin durduğunun farkında değilsin sanırım." Dedi sertçe. Tam bir egoist var demek için can atsam da daha da kızdırmak pek işime yaramaz diye düşündüm. Bu yüzden boş boş baktım.

"Ben Mert Kayader" dedi.

"Ee ne olmuş yani" dedim. O an ki yüz ifadesini birinin çekmesini çok isterdim. Sert bir bakış atarak kimliğimi uzattı.

"Al" dedi. Kimliğimi elime aldım ve arkamı dönüp gitmek için hamle yapacağım sırada "Arya Kayader" dedi. Çarpışma sırasında kafasını bir yere çarpıp çarpmadığını merak ediyordum. Gördüğüm kadarıyla çarpmamıştı. Gülümseyerek kimliğime baktım. Böyle bir şey imkansızdı sonuçta. 'Bir .. bir saniye burda'

"Arya Kayader yazıyor." Dedim dehşetle.

"Jetonun sesi duyuldu" dedi.

"Bu imkansız, bu sahte kimlik olmalı. Kimliğim nerde?"

"Elinde" dedi.

"Bu imkansız tamam mı? Bir ton evrağa ihtiyacın var. Onayıma ihtiyacın var , evet demem lazım , imza atmam lazım, orda bulunmam lazım." Dedim.

"Eğer dinlersen an..."

"Seni polise şikayet edeceğim" dedim. Sinirden köpürüyordum. Gülümsedi.

"Hayır etmeyeceksin." Dedi.

"Yasal olmayan bir şey bu. Bu evliliğin iptalini isteyeceğim ve daha sonra da seni şikayet edeceğim"

"İkisini de yapmayacaksın." Dedi.

"Görürsün" dedim. Kolumu sertçe sıktı.

"Etmeyeceksin" dedi. Acıdan gözlerim yaşarmıştı.

"Bıraak" diye bağırdım. Farkına vararak birden bıraktı. Arkamı dönüp koşmaya başladım. Lanet olası topuklular. Topukluyu bulan kişiye tonlarca küfür yağdırırken koşmaya devam ettim. Arkama baktığımda hala yerinde duruyordu. Koşmaya devam ettim. Bir taksi çevirmeli ya da polise gitmeliyim diye düşünürken tekrar arkama baktım. Geliyordu, panikledim ve daha hızlı koşmak için hamle yaptım.

"Lanet olmasın" diyerek yere düşerken sert bir el beni tutarak çekti. Ayağım burkulmuştu, hayır kırılmıştı muhtemelen. Beni bıraktığında dengemi sağlayamayarak ona tutundum.

"Kırılmış olmalı" dedi. Suratına bir yavru köpek gibi bakıyordum.

"Annemi arayıp beni burdan almasını söylemeliyim."

"Sonra da polise gidersin" dedi.

"Evet öyle yaparım" dedim. Sonra bir an kendime gelerek benimle dalga geçtiğinin farkına vardım. Telefonumu aldım annemin numarasını buldum , ara tuşuna basacakken telefonu elimden çekti.

"Ne yaptığını sanıyorsun?" dedim bağırarak.

"Yapmamam gereken bir şeyi" dedi. Telefonumu cebine attı ve beni sırtına alarak yürümeye başladı.

"Nereye götürüyorsun beni?" dedim. Cevap vermedi.

"Ayağımı kırmış olabilirim ama ellerim sağlam ve kafanı kırabilirim beni serbest bırak." Diyerek ellerimi omzuna vurmaya başladım.

EN MÜKEMMEL MİSAFİRİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin