Please Be A Traitor || Novel Çeviri

-4-

Yaşlı rahip gelir gelmez babası ona biran kibarca davranması için ona tatlı sözler söyledi.

Önündeki çekişmeden öylesine stresliydi ya durumu kötüleşmiş gibiydi.

Rahibin Ayrıca imparatorluğun en yüksek soylulardan olan babasını İnkar Etme gücü yoktu.

"O zaman prensesin durumuna bakalım."

Kargaşayı temizlemeyi başardı, Böylece onu iyileştirmeye devam edebildi.

İçini çekti ve babasına baktı.

Ağzı kapalı ve kolları kavuşturulmuş, mavi gözleri sanki hala güvenmiyormuş gibi rahibe bakıyordu. babası o şekilde durduğunda mükemmel bir heykele benziyordu.

Bakışlarını ona çevirdiği an Uyuyormuş gibi yaparak gözlerini kapattı.

Rahip şaşkınlıkla babasına baktı.

Maalesef yanılmadı.

Rahibin elini alnına koyduğunu görünce babası dişlerini gıcırdattı sonra avucunda tıpkı bir mercedes-benz'in ön camında olduğu gibi bir soğuma hissi hissetti soğuk his aynanın önünde dalgalandı kutsal olabilir.

Yani bu sihrin var olduğu bir dünyaydı. Geçmiş yaşamının değerleri ile anlaşılmayan şeyleri ona yönelmeye başlamıştı.

Enerjinin vücuduna emildiğini hissedebiliyordu bu yeryüzünün 100 metre altında çekilen saf doğal suyu içen kişinin yaşayacağı ferahlatıcı bir duyguydu.

Sonunda ateşi ve zonklayan Ağrısı azaldı tedavisine yeni bitiren rahip merakla baktı.

"Prenses.."

"Ina'da sorun mu var ?"

Babası onlara yaklaştı.

Her nasılsa bıçaklanmış hissetti inanın kötü ruhlar tarafından ele geçirildiğini belirten önceki hayatının anısını silmek zordu.

'Ne yapmalıyım? bir yere yazmalıydım.'

Rahibe Endişe ile baktı başını babasına salladı ve dedi ki:

"Sanırım bir sebepten dolayı zihinsel olarak şok oldu bununla başa çıkma yeterli olmadığından günün geri kalanında dinlenmesini istiyorum"

"Zihinsel şok mu?"

Babasının bakışları ona Keskin bir şekilde endişeliydi.

"Sevgilim çay saatinde kendini mutsuz hissetmendan sorumlu olan çocuk hakkında bana bilgi vermeliydiniz imparatorluk ziyafetine katılmasını izin vermeyeceğim Bu yüzden endişelenmenize gerek yok."

"Oh.. ne demek istiyorsun baba?kimi kasdetiyorsun?"

"Sana kaba davranan çocuk asla saraya davet edilmeyecek Bu yüzden rahat ol sevgilim"

Sanki Babası kızının korkunç sofra davranışlarına karşı hep safmış gibi görünüyordu. Ancak şimdi söylediklerinin ona iltifat olmadığını hissetti.

Bu düşünce ile ellere titremeye başladı.

İmparatorluğun en  güzellerinden biriydi.

Genç kızların sevdiği değer koli liderleri ve aktörlere benzemiyordu.

Genellikle hizmetçiler ona her seferinde etmek zorundalardı. ve ona itaat etmezlerse toplumdan dışlanıyorlardı. Babasının desteğiyle Sarayı'nın yöneten 13 yaşında bir çocuktu.

Sadece çocuklar dışarıda takılsa bile babası, lehine onları ödüllendirildi ve ona karşı gelenleri cezalandırdı. Dün çay saatinde önceki hayatını hatırlayınca çocukları kovdu ve dalgınlaştı.

Babasının onları sorumlu tuttuğunu inanamıyordu.

"B-bekle baba bunu yapmak zorunda değilsin bu benim seçimimdi.. ..!"

" Hayır sevgilim seni hasta etmeye cüret ettiler başkente ulaşmalarını izin vermeyeceğim Bu yüzden artık üzülme canım."

" Hayır bu doğru değil baba..."

"Anlıyorum benim küçük çileğimin kalbi çok güzel."

Ina babasının gülümsemesini izlerken beceriksizce güldü.

Yanlarında duran rahip şasırmıştı. Döküm kendi kızına takıntılı olduğunu bilmesine rağmen bunu şahsen görmek oldukça şok edici görünüyordu.

'Ama çocukların Saray Zira affetme katılmalarını yasaklamak için ne yapardı?'

"Bu durumda daha iyi bir insan olmak için büyümem gerekecek"

***

Konak son birkaç gün Perili Ev kadar sessizdi

Ina yüzünden oldu.

Babasının ve karpel'in önünde nazik mis gibi davrandı ve tüm Öfkesini sakladı.

Karpel ona cevap vermediğinde hizmetçilere kıyafetlerini değiştirmelerini ve makyaj yapmalarını emrederdi ve eğer onu tatmin etmezse yeni hizmetçi talep ederdi.

Ama şimdi rutini değişmiş gibiydi odasına oturdu Ve bir kağıda karaladı henüz patlamamış bir bomba kadar hareketsiz.

Herkesin bir mayın tarlasında yürüyormuş gibi nefes tutmasına ihtiyacı var mıydı.

"Ama geçen gün"

Bir keresinde kitaplarına sessizce bakan bir hizmetçi gördü.Tüyleri diken diken oldu.

'Dikkatli olmalıyım nefes al Ina nefes al'

Roma'nın olay örgüsünü ve olaylarını kronolojik olarak yazdı.

Bu birisinin her sabah kitaplarının açılması ile ilgili ani davranış değişikliği konusunda şüphelenmesine neden olabilir.

Ancak her olay için not almak bir zorunluluktu.

'Shabel the whiteflake romanında bahsedilen olayları hatırlıyordu. Aklına sadece olay değil aynı zamanda yerin kültürün ve diğer her şeyin arka planı geldi romanda olan ve hayatında öğrendiği bazı şeyler olmasına rağmen okuduğunda oldukça kafası karışmıştı ama şimdi buradaki gerçekle bir anlam ifade ettiğine göre bildiği her şeyi Not etti sonra anladı.

Yazarın hatası.

Okuyucuyu hayal kırıklığına uğratmanın iyi bir şey olduğunu mu düşünüyor?

Bundan 2 yıl sonra krenberya bölgesi heterojen bir kabile tarafından işgal edilecek bunu Not etti ve içini çekti.

"Ne yapıyorsun küçük çileğim?"

"Ba -baba"

Ilk başta yüzü ciddiydi ama kız ona baba dediği anda normale döndü.

'Bu düşündüğümden daha da zorlaşıyor.'

"Hala Kendini iyi hissetmiyor musun canım?"

"Hayır baba bugün saraya gitmen gerekmiyor mu?"

Şimdi genellikle saraydaki ihtiyaçlara bakma zamanıydı.

"Sevgilim çay vaktinin yine iptal ettiğini duydum bu yüzden buraya sağlığınız için endişelendiğim için geldim"

Hiçbir şey söylemediği için endişeli yüzüne boş boş baktı.

Onu bilgilendiren bayan mo olmalıydı.

Ç.N-mo diye isim mi olur ya..

"Ha,çünkü yapacak başka bir işim var baba."

"Evet, meşgul görünmüyorsun. Ne oldu?"

Yazdığı şeyler arasında sadece gelecekteki olaylar değil  grafitilerde vardı.kimsenin okuyamaması için Korece Yazdığından bile emin oldu.

Babasının grafitilerinden birini alırken onu alma için acele etti.

"Bu bir nakış tasarımı başarısız oldu!"

Acaba hayal kırıklığına dayanamıyordu.

Notlarını saklamak için Acele ederken babası ona Şaşkın gözlerle baktı ve pırıl pırıl gülümsedi.

Tatlım Bu yeteneğe sahip olmana şaşırdım.