1| En büyük hayalim sensin Bay Jeon

513 54 35
                                    

Bay Park konferans salonunda gelecek kaygısı hakkında konuşurken, elimi çeneme koymuş, hayranlıkla onu izliyordum. Anlattığı şeyleri dinlemiyordum. Sadece mikrofonu tutan şekilli parmaklarını, güldükçe kısılan gözlerini, arada elleriyle dağıttığı saçlarını izliyordum.

Bay Park 30 yaşında, ünlü bir iş adamıydı. Bugün burada konuşma yapması için onu ben çağırmıştım. Konuşmanın konusu, tavsiyeler, fikirler umurumda dahi değildi. Onu çağırmıştım çünkü Bay Park inanılmaz bir şekilde dikkatimi çekiyordu.

Bay Park'ın bunu kabul etmesinin tek sebebi ise bendim.

Bay Park ile holdinginde tanışmıştık. Kendisi babamın patronuydu ve ben de babama unuttuğu dosyalarını götürdüğüm bir gün karşılaşmıştık. O gün Bay Park'ın uzun uzun bana baktığına şahit olmuştum. Ben ona bakmadığımda dahi gözlerini üzerimde hissetmiştim.

Benden hoşlandığı kesindi ve kendisi de benim ilgimi çekiyordu fakat ondan olabildiğince kaçıyordum. Birincisi benden 11 yaş büyüktü. İkincisi sevgilisi vardı. Bu en önemli kısımdı benim için. Onu sevip sevmediğini bilmiyordum fakat kızla çift yüzüğü takıyorlardı. Bir nevi nişanlı sayılırlardı. Ve üçüncüsü ise babamın patronuydu. Babam fazlasıyla katı biriydi ve Bay Park ile bir ilişkim olursa beni silerdi.

"Şu adama ağzının suyunu akıtarak bakmayı kes."

Bakışlarımı Bay Park'tan zorla ayırıp Yoongi'ye çevirdim ve gözlerimi kısarak ona baktım. "Bana bak dikkatimi dağıtma. Görmüyor musun ne kadar önemli bir iş üzerindeyim."

"Adamdan köşe bucak kaçıyorsun ama onsuz da yapamıyorsun. Onunla ilişki kuramam diyorsun ama onu hayran hayran izliyorsun. Bir karar ver amına koyayım."

Kollarımı göğsümde birleştirip ofladım. Bay Park'ın benden hoşlandığını biliyordum. Ben onu kabul etsem nişanlısından hemen ayrılıp, benimle evlenecekti. O kızla ailesinin zoruyla birlikte olduğunu kendisi itiraf etmişti zaten. Bay Park biz olmamızı istiyordu.

Fakat ben bundan o kadar da emin değildim.

Dikkatimi fazlasıyla çektiği inkar edilemez bir gerçekti fakat kendimce sebeplerim vardı işte. Bay Park tek gecelik ilişkilerin adamı olarak bilinirdi. Kendinden küçük kişilerle yatıp kalktığı konuşulurdu magazinlerde. Ya beni de o yüzden istiyorsa? Beni seni seviyorum ve seninle evlenmek istiyorum cümleleriyle kandırmadığını nereden bilecektim ki?

Ona kesinlikle güvenmiyordum. Tabi bu sadece ondan uzak olduğum zamanlarda geçerliydi. Onunla aynı ortamda olduğumda yada onu televizyonda gördüğümde elim ayağım birbirine karışıyor, kendimi onu izlerken buluyordum. Tıpkı şu an olduğu gibi.

Bay Park bize gelecek hayallerimizi sorup gönüllülere söz vermeye başladığında gülümsedim. Dürüst olmak gerekirse gelecek hayalim yoktu. Kendimi tamamen işe yaramaz ve ailemin yüz karası birisi olarak görürdüm. Şu ana kadar ailemi gururlandıracak tek bir şey başarmamıştım. Geleceğe dair hayal da kurmuyordum çünkü gerçekleştiremeyecektim. Bu durum yüzünden depresif, mutsuz, kaygılı birine dönüşmüştüm. Üniversiteyi kazanmak benim için mucizeydi fakat yine de burada olmaktan mutluydum.

Bay Park ile göz göze geldiğimizde gülümsedim. O da bana aynı şekilde karşılık verip söz hakkı verdiği öğrenciye geri döndü.

"Bay Park'ın teklifini kabul edersem ne olur?" diye mırıldandım Yoongi'ye ithafen.

"Aklından ne geçirdiğini çok iyi biliyorum. Park Jimin ile birlikte olmak hayatının en doğru kararı olacak Jungkook. Düşüncelerini, kaygılarını biliyorum. Fakat Park Jimin seni bu bataklıktan kurtaracak tek kişi. Aranızda büyük bir yaş farkı olabilir fakat kafa yapısı bizimle aynı. Düşünsene sana birçok şeyi öğretiyor, seni iş hayatına sokuyor ve ona aşık oluyorsun. Daha ne isteyebilirsin ki?"

Sinner | JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin